Film Gecesi

356 52 39
                                    

Seungmin'in söylediği şey üstüne Changbin yastıkla ona vurmaya başlarken Seungmin gülerek kendini korumak adına ellerini kaldırdı, Changbin'i sinir etmeyi sevmişti.

"Seni lanet pislik... Hayır dövsem Chan hyung beni siker falan ama Chan hyung bu boru değil, dayak yiyeceksin gel buraya." Changbin'in gazabından kurtulmak için ayağa kalkıp tek elini omzundaki yaraya koyarak geriledi.

"Uzak dur benden, sadece şakaydı." Changbin de elindeki yastıkla ayağa kalkmıştı ki odanın kapısı tıklatıldı ve sonrasında Chan kapıyı açıp başını içeri uzattı.

"İyi anlaşmış gibisiniz? İkiniz de kıpkırmızı olmuşsunuz, hasta olacaksınız." Chan yavaşça içeri girerken Changbin son kez elindeki yastıkla Seungmin'e vurup sonra yastığı Chan'a fırlattı.

"Bana domuz dedi." Seungmin koşup yastığı havada tutmuş olan Chan'ın arkasına saklandı.

"Demedim, ima ettim. Anlamak senin suçun." Changbin onun üstüne atlayacak gibi olsa da Chan onu tuttu.

"Kavga etmeyin."

"Etmiyoruz ki..." Seungmin güvende olduğuna karar verince Chan'ın arkasından çekilip tekrar Changbin'e yaklaştı ve dirseğini kafasına yerleştirdi. "Sadece arkadaşın fazla kısa o kadar." Changbin Seungmin'in omzuna yumruk atamadan Chan onu çekerek Seungmin'den uzaklaştırdı.

"Baş belasından başka bir şey değilsin."

"Senin baş belanım, wattpad hikayelerindeki gibi. Ay hyung ileride sen de bana 'Sen benimsin, sana benden başka kimse dokunamaz!' yapacak mısınnn~" Changbin tatlı bir tonla söylediği şeyler üstüne Seungmin kıkırdarken Chan iç çekti.

"Sana yakında 'Elimden bir kaza çıkıp kuyruğunu koparmadan koşman lazım!' yapacağım." Changbin de Seungmin'e katılıp kıkırdadı.

"Neyse, ben de Seungmin'in bad boyu olurum. Tatlış zaten." yanaklarını sıkmak için elini uzattığında Seungmin Chan'ın öbür tarafına saklandı.

"Hayır dedim hyung, yanaklarımı sıkamazsın." Changbin iç çekip üzgün bir sesle mırıldandı.

"Bir gün yanaklarını öyle bir sıkacağım ki moraracaklar." Seungmin korkuyla Chan'a bakınca Chan da ona döndü.

"Şaka yapıyor."

"Ciddi misin? Nerden anladın?" Seungmin'in saçlarını karıştırıp Changbin'e döndü.

"Bizimle mi yiyeceksin?"

"Kovduysan gidebilirim?"

"Kovsam da gitmiyorsun ki..." Changbin ona yumruk atmak için elini kaldırınca Chan gülerek onun bileğini hafifçe tuttu ve indirmesini sağladı. "Pizza aldım, seni de saymıştım. Gelince dört yüz yıl gitmesiğini biliyorum." Changbin yerinde zıplayıp ona sıkıca sarıldı.

"Kocam resmen ya... Aşığım sana, çok hem de." Chan da ona sarılırken Seungmin hafifçe geriledi.

"Ben mutfağa geçeyim o zaman." Chan'ın başını sallaması üstüne odadan çıktığında Changbin birden Chan'a küçük yumruklar atmaya başladı.

"Lanet olsun hyung, bu çocuk tam senin tipin!" Chan anlam veremeyerek onun bileklerini tuttu.

"Ne sikimden bahsediyorsun?" Changbin duraksayıp ona baktı, gözleri parlıyordu.

"Uzunca bir süre konuştuk, ve hyung... Çok nazik, tatlı, mizah seviyesi yüksek ve... Açıklayamıyorum, senin tipin işte. Demedi deme siz bu sene evlenirsiniz." Chan onun bileklerini bıraktı.

"Öyle bir şey olacağını sanmıyorum." Changbin bir süre ciddi mi diye ona baktı, ciddi olduğunu görünce de kahkaha atmaya başladı.

"Ay hyung..." omzuna hafif bir yumruk atıp gülmekten ağrıyan yanaklarına ellerini koydu. "Bu hayatımda duyduğum en komik şeydi, artık daha komik bir hyung oluyorsun ve şu ciddi yüz ifadesi..." Changbin ona kısa bir sarılma verdi. "Biraz Seungmin ile vakit geçirsen zaten ne kadar samimi ve tatlı olduğunu görürsün, sadece muhabbet etmeniz yeterli. Pek temas sevmediğini söyledi ama Felix'in onu alıştıracağından eminim, ayrıca..." Changbin bir anda ciddileşip derin bir nefes aldı. "İçine atıyor, fazlaca içine atıyor. Ona iyi gelmek istiyorsan sana güvenmesini ve yanında rahat hissetmesini sağlaman lazım ki yavaş yavaş korkuları açığa çıksın ve Seungmin onlarla yüzleşebilsin. Yoksa ileride, cidden artık tutamadığında onun için kötü bir his olacak." Chan sessizce başını salladı.

Pyromania\ChanminWhere stories live. Discover now