48. ✔ ꙳Gitme hyung꙳

191 38 6
                                    

2 hafta sonra

Kim Taehyung işlerinden dolayı, kliniğe tamemen diyecek şekilde tekrar dönmüştü. Dört aylık ev de geçen boşluk baş hekimin, kendisini kliniğe çağırmasıyla istemese de son bulmuştu.

Kendisi hastane de iken eşine, evde tek dururken bir şey olmaması için güzelce ilgilenmesini temenni etmek adına Jimin'ine, oldukça iyi bir düzey de yardımcı işe almıştı.

Jimin zaten günün yarısında uyuduğu için Taehyung'suz, geçirdiği pek saati olmayacaktı. Olsaydı da zaten hatılamıyordu. Sadece güzel hareleriyle bakıyordu, kısıtlı günler geçip gidiyor, iki bedene de acımıyordu.

Bu zaman da Jimin'in, çevresi oldukça sakindi. Sanki babası vazgeçmişti, zaten vazgeçmeliydi de. Kim Jimin'i, Kim Taehyung'tan koparmak kolay değildi. Kim Jimin, Kim Taehyung'un bağımlılığıydı, asla kopamayacağı uyuşturucusuydu. Bunu günler geçtikçe daha iyi anlamıştı. Bağımlı olduğu adamı almaları için ise esmer bedenin ölmesi gerekiyordu.

En azından Kim Taehyung, şuan öyle sanıyordu...

Olacakları bilmeden, karşısında oturan hastasıyla bir arkadaş gibi dertleşiyordu. Kalbi aşkında, aklı, dili gözleri karşısında ağlayan kadındaydı. Kadını inceliyordu derdini anlattıkça çözmeye çalışıyordu.

Yüzünde ki her morluğun, anlattıkça çatlayan ses tellerinden acısını hissediyordu. Yıllarca süren bir şiddetin izlerini taşıyan vücudunun acısını kendisinden çıkarmaya başlayan bir kadın vardı karşısında.

En azından kadın böyle söylüyordu. Peki ya ne kadar gerçekti? Taehyung şüphelerini çözmeye çalışıyordu. Sanki bir karışıklık vardı. Karşısında oturan kadında bu güne dek anlattıklarına göre fazlasıyla tutarsızlık vardı.

"Bana sizde zarar vermeye çalısıyorsunuz değil mi?" kadının konuşurken sorduğu ani soru karşısında ise Taehyung, tek kaşını havalandırıp, elinde çevirdiği kalemi aniden durdurmuştu.

Oturuyordu, bazı düşündükleri yerine.

İşte bu dedi Taehyung. Hadi ama anlatılanların hepsinin bir yalandan ibaret olması, gerçekleri hafifletir miydi? Hafifletmezdi ama her şeyi sıralardı. Ailesinin takındığı gerçek tek bir cümleyle ve el izleriyle kanıtlanmıştı. Taehyung ise sadece anlattıklarına inanır gibi yapmaya devam etmişti.

Yalanlar, gün yüzüne çıkıyor, yavaş yavaş çözülüyordu. Belirtiler doğru hastalığın kapısını aralıyordu.

Karşısında ki kadın bir Dissosiyatif/ paranoid kişilik bozukluğu taşıyordu. Kendine özel arter karekter yaratmıştı. Anlattığı şiddet geçmişten gelen ve arter karakterinin odaklandığı travmasıydı.

Parmak boğumlarında ki beyazlıklar, tendonlarının üzerinde ki sıyrıklar kendisine yaptığı şiddetten kaynaklıydı. Ona şiddet gösteren birisi yoktu arter karakteri, bunu böyle gösteriyor bir anlık bilinç kapanması sonucu kendisine şiddet gösteriyordu.

Kendisine geldiği an ise bunu başkası yapmış gibi gösteriyor, yardım istiyordu. Paranoid yani paronaya, tıpkı şuan ona zarar vereceğimi düşünerek amansız şüphe duyması sebebiydi.

Öyle ki ciddileşerek suratının aldığı ruh hali tıpkı onu bana getirenlerin anlattığı olayları doğruluyordu. Belki bir doktor olmasam onun gerçekten şiddet gördüğünü sanırdım ama tepkiler, izlemeler bunun sadece bir kandırmaca olduğunu açık açık belli etmişti.

"Size neden zarar vereyim bayan eun? Bu şüphe sizin kurgunuz/paronayanız." Taehyung kadının sorusuna karşılık netçe konuşurken, kadın derin bir nefes verdi. Ardından kulağının arkasını kaşıyarak, çekingence doktoruna baktı. Taehyung'un gözleri ise kadının kulağının arkasını kaşıdığı elinde ki yaralar da gezindi.

⚜︎You Are My Home⚜︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin