15

1.5K 97 6
                                    

Taehyung'dan

"T-teyung... n-nolur. T-teyung b-bir ş-şey y-yap y-yalvarırım!"

"Bebeğim ağlama lütfen. Lütfen ağlama güzelim benim. Ne yapayım? Yastık koyayım mı? Uzanmak ister misin? Kucağıma oturmak ister misin güzelim? Güzelim ağlama ama beni de üzüyorsun."

"A-ama t-teyung.. ç-çok a-acıyor!"

"Bebeğim ne yapalım? Krem de sürdük. Hafifletmesi gerekiyordu."

"T-teyung k-kucağına o-oturmak i-istiyorum."

"Bebeğim daha çok acımasın deliğin?"

"T-teyung k-kucakla beni l-lütfen."

Jungkook'u kucağıma alıp oturması için hafifçe tutmuştum belinden.

Kucağımda kasıklarına doğru yayılarak, kalçasını yukarda bırakmış ve kollarını belime sararak yanağını göğsüme yaslamıştı.

Öylece bedenime sarılmış, kucağımda otururken minik minik iç çekiyor ve arada ise hıçkırık kaçıyordu o taptığım minik dudaklarından.

"Daha iyi misin güzelim?"

"Hm- h-hm."

"Uyumak ister misin güzelim?"

"T-teyung. S-sen z-zaten d-dün b-bana ş-şeker d-de y-yedirtmedin!"

"Ama bebeğim gece 5 buçuğa kadar durmadın ben ne yap-"

"Teyung! S-sussana."

"Ama güz-"

"T-teyung! P-pizza istiyorum."

"Pizza mı istiyormuş benim bebeğim?"

"Hm hm. Sipariş et şimdi."

"İstemen yeter bebeğim."

Elim bebeğimin ince belinde yerini bulduğunda bana uzattığı telefonum ile hemen sipariş etmiştim.

"Nereden biliyorsun neli yediğimi?"

"Çünkü bebeğim ben senin hakkında her şeyi biliyorum. Çünkü bebeğimsin."

"Hm sadece bebeğin miyim yani?"

"Bebeğimsin, güzelimsin, miniğimsin, meleğimsin, güzel bebeğimsin, güzel meleğimsin, biriciğimsin, um... başka ne olmak istiyorsun bebeğim?"

" 'Sevgilin' olmak istiyorum Teyung."

Siktir... yine o konu. Bana her 'sevgilim' dediğinde ağzını yüzünü, minik burnunu ısırmak istiyordum.

"Zaten öylesin güzelim."

"Ama bunu senden duymak istiyorum."

"Sevgilim benim. Güzel sevgilim benim."

"Teyung. Tamam. Bir daha bana 'sevgilim' deme. Seni içime sokmak istiyorum, ya da her yerini öpmek istiyorum. Deme bir daha bana sevgilim. Biliyorum ben öyle olduğumu tamam."

Çok tatlıydı. Yemin ederim çok güzeldi. Minicikti.

"Jungkook. O hisleri ben de sana karşı hissediyorum güzelim. Hadi öp beni biraz."

Kucağımda doğrulmuş ve dudaklarıma atılarak alt dudağımı emmeye çalışmıştı.

Ellerim kalçalarına gittiğinde kucağımda kıpırdanmış ve öpmeye devam etmişti beni. Acemice...

Derken kapı çalmış ve Jungkook resmen benden hızla ayrılıp (böylelikle dudaklarımızın birbirinden ayrılırken ses çıkarmasına sebep olmuştu.) Kapıya koşmuştu.

Tabii ben onu tutmasaydım koşmaya devam edebilirdi.

"Teyung! Ya Teyung! Bıraksana! Pizzalar gidicek!"

"Güzelim. Kuryecinin eve gidebilmesi gerek değil mi?"

"Ne?"

"Boynun diyorum. İzlerimle kaplı diyorum. Üzerindeki beyaz tişört diyorum. İçini gösteriyor diyorum. Altındaki eşofman diyorum. Kalçanı sarıyor diyorum. Yeni öpüştük diyorum. Dudakların diyorum. Şiş ve kırmızılar diyorum. Geç içeri beni bekle güzelim diyorum."

Jungkook öylece bana baktığında kapı tekrar çalmış ve Jungkook yerinden sıçrayarak tekrar salona koşmuştu.

"Ah... delirtiyorsun beni."

MY BABY |+18|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin