Annem hep bana büyüyünce
unutursun derdi.
Sahi mutluluk neydi?yaşamak neydi? sevgi neydi? bu duygulara çok yabancıydım.Bildiğim tek bir şey vardı oda çok yorgun olduğum...
Başlangıç:28haziran 2023
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Tarafsız bölgenin 680 metre Güneyi.
"Silahlı üç Kuzey Kore özel kuvvet mensubu saat 1. 20civarında..
(Askeri komuta merkezi)
Tarafsız bölgenin Askeri sınırını geçerek.Sınırdaki 301 numaralı bekçi kulübemize girerek.Nöbetçi 2askerimizi rehin aldılar."
"Ve oturma eylemlerine hala devam ediyorlar."
"Oturma eylemi mi?savaş başlatmak için üç özel kuvvetler askeri mi göndermişler?."
"Kışkırtmak için yapılmış bir eylem."
"Tarafsız bölgede ilk ateş eden her kimse ateşkes antlaşmasını ihlal etmiş olur.Amaçları ordumuzu kışkırtıp güç kullanan ilk taraf yapmak,böylece altı taraflı görüşmelerde üstünlük kazanacaklar."
"Ne yapacağız peki?"
"Kışkırtmalarına kanıp saldırmalıyız.Ama askerimiz rehin alınmışken bir şeyi yapmadan durmayız da."
"Onları sessizce geri göndereceğiz.Özel kuvvetler Alfa Timini gönderdik."
Namjoon ile başımızdaki kaskları ve silahları yere koyduk.
"Ne yapiyorsun Yüzbaşı?"
"Burası tarafsız bölge,sorunu konuşarak çözeceğiz."deyip hafifçe gülümsedim.Şaşkın gibiydiler.Namjoon ile teslim olmuş gibi ellerimiz havada kapıya doğru ilerliyorduk.
"Ben harekat komutanı!İçerideki askerlerimiz iyi mi?buna bir son verelim.Sizi evinize göndereceğiz."
"Kolay kolay gitmeyecekler gibi.İçeri girelim" dedi Namjoon.Başımı olumlu sallayıp elimi kulaklığıma götürdüm.
"Büyük patron konuşuyor. Kurtla içeri giriyoruz."kulaklığımdan gelen seslerle eve dahada yakınlaştık.
"Pikolo konuşuyor.Pozisyon güvenli."
"Snoopy konuşuyor. Patlayıcılar yerleştirildi."
Ellerimiz havada eve doğru ilerliyorduk.
"Jack ile hazır bekliyoruz."
"Kapıyı açın.Buna bir son verip gidin." dedi Namjoon.
"Sabah durum daha da karışır.Size müssade ediyorken gidin."dedim
Kapı açılmıştı ve silah görüş açımıza girmişti.Adam kapıyı tam açıp silahıyla girmemizi söylediğinde ikiletmeden girmiştik.
İçeride yere çökmüş askerlerimize silah doğrultmuşlardı.Karşımızdaki adam Polimer kılıfından silahını çıkardı.
"Durun bakalım."
Silahını arkadaki adamına verip eline bıçağını almıştı.
"Cumhuriyetin savaşçıları olarak, Güney Koreli birkaç askeri hırpalamadan dönemeyiz."
Yandan gıcıkça gülümsemişti.
"Peki."
Bıçakla bana atak yaptığında.Kendimi savunmaya başlamıştım.Sırtını duvara yaslayıp bıçağı boğazına dayadığımda tekme atıp beni yere savurmuştu.Hızla bana yaklaştığında bıçağım ile bacağını sıyırdım.
"Bıçağı doğal olarak sol elinde tutuyorsun değil mi?"
İçeriden gelen hafif ışık ile içerisi yarım yamalak aydındı.Alarm sesi geliyordu.Ben anlamaz bir şekilde ona bakarken beni duvara yasladı.
Bıçağı boğazıma dayamış saplayacakken kolunu ters çevirip büktüğümde acıyla inlemeye başladı.Yere düşen bıçağı alacağın sırada beni masaya itekleyip boğazıma bıçağı tuttu.
Bıçağı omuzuna batırmam ile geriye doğru adımladı.Yakasından tutup pencereye yapıştırdığım sırada camlar kırılmaya başlamıştı.
Ben ve Namjoon dövüşerek dışarı çıktığımız sırada adamlarından biri kullansın diye beze sarılı bıçağı fırlatmıştı.
karnıma gelen bıçak darbesi ile adam gözüme baktı.
Boğazına dayadığım bıçağı daha sıkı tuttum.Gözlerime bakmaya başladı.
"Dostum,beni öldüremezsin.Güney Kore üzerimdekileri gözleri o kadar önemsiyor ki.İlk ateş eden olmaz.Biz farklıyız,yani Cumhuriyet farklı."
Arkamdan adamlarından biri başıma silah doğrultmasını umursamadan konuşmaya devam ettim.
"Bölünmeden beri 70yıl geçti.Ama hala yanlış anlamalar oluyor.Barış korumak içinse... Her zaman,Her yerde ateş edebiliriz."
Bana silah doğrultanın başında beliren kırmızı nokta ile adam etrafa baktı.
"Başka hata yapmayalım.Düşman hata yaptığında müdahale etmem."
"Savaşçı olarak gelip zayiat olarak dönemem."
Yandan dişlerimi göstererek gülümsedim.Kaşlarını kaldırarak silahı işaret etti.
"İndir."
Adam başımdan silahı indirdi.
"Seninle tanışmak güzeldi Yüzbaşı Jeon Jungkook."
"Seninlede.Ama bunu her yıl yapmayalım Üsteğmen An Jeong-Jun."
Kanlı bıçağını yere attığında boğazına tuttuğum bıçağı boğazından çektim.
