23. BÖLÜM

14.2K 1.3K 216
                                    

23. BÖLÜM

Kelimelerinde canı vardır...

Bazen bir kelime gelir yüreğinizden vurur sizi. Bazen bir kelime dünyanızı başınıza yıkabilir, bazen ise dünyaları size verebilirdi.

Atilla ve Bahar tam da böyle bir anda birbirlerine bakıyorlardı. Kızları onları kabul etmişti. Yıllar boyunca çaresizce aradıkları küçük kızlarını yıllar sonra büyümüş genç bir kadın olarak bulduklarında birşeylerin normal olmayacağını biliyorlardı.

Ama işte şimdi kızları onları kabul etmişti.

"Duydun değil mi?" Diye sordu Bahar. Yüzünde hala şaşkın bir ifade vardı.

Atilla karısına yılların yorgunluğunu atarcasına gülümsedi. "Duydum Bahar'ım."

Bahar kocasından da onaylama alınca derin bir nefes aldı. Kızı olmadan aldığı yıllarda çektiği yarım yamalak nefeslere inat derin bir nefes...

Bundan sonra konuşmadılar. Çünkü nasıl bazı acılar sessizce yaşanıyorsa bazı mutluluklar da sessizce yaşanırdı. Derinden gelen bir mutluluk bazen sadece sessizleştirirdi.

Bahar ve Atilla kıyafetlerini değiştirdikten sonra tekrar salona geçerken Mehir odasında yatağın üstüne oturmuş bekliyordu. Bir sürü operasyona çıkmıştı. Ama hiçbirinde kalbi böyle atmamıştı. Bazen kurşun yağmuruna tutulurlardı ama hiçbirinde böyle gergin hissetmemişti.

Anlık içinden gelmesiyle söylediği kelimeler onu pişman etmemişti. Sadece o da olayın şokundaydı. Bundan sonra hiçbirşey eskisi gibi olmayacaktı o da bunun farkındaydı.

Daha fazla odada kalamayacağını biliyordu. Salona geçmeli ve korkmadan devam etmeliydi. Yatağından kalkarak dolabını açtı. Geçen gün baktığı eşyalar hala duruyordu. Fakat en üst rafında yeni alındığı belli kıyafetler de vardı. Eline ilk gelenleri alarak üstünü değiştirdi. Dolabı tekrar kapatırken içinden bir ses bu dolaptan giyinmesinin son olmayacağını söylüyordu.

Biraz daha vakit kaybetmemek için hızla çıktı odadan. Salona geçerken ilk baktığı yer masaydı. Herkes oturmuş onu bekliyorlardı.

"Kusura bakmayın." Dedi mahçupca."Sizi beklettim."

"Ne kusuru kızım." Dedi Altuğ ayıp birşey duymuş gibi.

Atilla arkadaşının cümlesinden onu rahatsız edecek bir kelime duymasından dolayı arkadaşına baktı sinirlenerek."Kızım derken? O benim kızım. Senin kızın bak orda oturuyor." Dedi bir eliyle Derya'yı göstererek.

Altuğ arkadaşına yandan suratını ekşilterek baktı. "Gerçekten mi?"

Mehir bu hallerine gülümserken daha rahat bir şekilde masaya oturdu.

"Evet gerçekten. Sen sadece benim kızımsın değil mi Mehir?" Diye sordu Atilla tatlı tatlı.

Mehir soruya birkaç saniye cevap vermezken kalbi anında onaylamıştı. "Evet baba."

Mehir'in cevabını duyan Altuğ,Ceylan ve Derya şaşkınca Mehir'e bakarken istediğini almış şekilde güldü Atilla. "Bak gördün mü?"

Altuğ arkadaşının bu mutlu anını bozmamak için sustu. Sadece başıyla Atilla'yı onaylarken "Hadi o zaman." Dedi konuyu değiştirmek için. "Yemeğe başlayalım."

Yemek yerken sohbetleri devam ediyordu. Havadan, sudan bir çok konuşan konuşuldu. Sıra işe gelince Mehir aklına gelen şeyle Altuğ'ya baktı.

"Altuğ amca sen emekliye ayrılmak için dilekçe vermişsin sanırım?"

"Doğru." Dedi Altuğ elindeki kaşığı tabağın kenarına koyarak. "Sağlık problemleri ortaya çıkınca Ceylan teyzen öyle istedi."

"Sen çok istememiş gibisin?"

HİCRAN (Aile+ Askeri Hikaye)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin