2.Bölüm

373 42 3
                                    

Bastığın yerleri toprak!diyerek geçme, tanı:
Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

                  Mehmet Akif Ersoy

   

Liva Hastanenin kapısına geldiğinde her yerde askerler vardı.Hastanenin kapısında onu bekleyen amcasını gördü, amcasını yanına gittiğinde ağzından sadece BABA kelimesi çıkmıştı.

Amcasını denizi andıran mavi gözleri kırmızılaşmıştı.Oysa ki amcası Turan kolay kolay ağlayan bir adam değildi.Turan ağlasa şehit vardı demekti.
Liva tutamadığı göz yaşlarının kaçıncı silişiydi,tam mutlu oldum derken bir acı daha yüreğine sığdıramazdı.Annesinin ölümünü zar zor atlatmışken babasını ölümünü nasıl atlatırdı.Turan Liva'yı kendine çekip sarılmıştı,oda biliyordu Liva ikincisini kaldıramayacağını.

"Amca babam.Bu sefer olmaz Amca ben yaşayamam Annemden sonra olmaz."Turan hem sarılıp hemde Liva'nın 
Kahverengi kaçan saçlarını okşuyordu."Benim babamı görmem lazım amaca ne olur.Beni ona götürmüsün?"Liva'nın çocuk gibi söyleyişi Turan'ın gözlerinden bir damla yaşın gelmesine sebep olmuştu.Ne diyebilirdiki,senin baban hayin 4 kurşunla vuruldu ama yıkılmadı.

Turan Abisini göz bebeği olan Liva'yı yüzünü avuçlarının arasına aldı."Sen yaşlı kurtu bilimiyor musun?Kalkacak ayağa, dimdik duracak" Turan Liva'nın elinden tutup yoğun bakım ünitesine gittiler.
Yoğun bakım ünitesine geldiğinde pencereden babasına bakmıştı.Dağ gibi duran babası şimdi her tarafında kablolarla doluydu.Liva yıkılmaz dağ gibi  gördüğü babası şimdi ne haldeydi.

Gözlerinde bir yaş daha düştü,ellerini pencereye koydu."Babalar yıkılmaz ki bunu bana sen öğretin baba şimdide bana bu sözünün doğru olduğunu kanıtla baba"bu söze ne diye bilirdi ki insan.Babanın yeri ayrıdır kızlarda.Tek kelimesinde yıkılabilir,bir sevgi sözcüğüyle gönlünü alabilirdi.

"Liva seni yanlız bırakmak istemiyorum ama bunu yapanları bulmam lazım babanın kanı yerde kalmayacak.Burda bir tim olacak oluşabilecek bir saldırıya karşı müdahale edecekler."demişti Turan.Livaya sarılıp gitmişti.

Liva hâla bir umut babasının kalkıp ona sarılıp tokmak kafa demesini,her Saba babasını onu saat beşte kaldırıp koşuya istemeye istemeye gitmesini istiyordu.Bunların bir rüya olmasını istiyordu.Ama bunlar rüya olmayacak kadar gerçekti.

                                    ***

Amcasını gidişi üzerine bir saat geçmişti,Liva oturduğu yerde gözleri bir çift askeri botla karşılaştı.Başını kaldırdığında üstünde üniformalı, kalıplı bir adam durdu.Liva hemen ayağa kalktığı gibi adam konuştu."Haberiniz vardır.Turan yarbay bizi gönderdi bir ihtiyacınız olursa burda askerle olacaktır." Liva sadece başını salamıştı.

Kaç saat geçti hâla babası uyanmamıştı.
Liva artık daha fazla dayanamıyorum. Kaç saat olmuştu babası uyanmıyordu.Oturduğu yerde kalkıp sağa sola gelmeye başladı. Yoğun bakım Penceresinden babasına bakmıştı monitöre baktığında düzensiz kalp atışlarını gördü.Hemen ardından bağırmıştı.

"Baba.Doktor çağırın.Hayır hayır baba beni bırakma baba"Liva'nın çığlıkları hastaneyi dolduruyordu.Liva cama vurmaya başladı, göz yaşları dur durak bilmeden akıyordu.Yanına gelen asker Liva'yı ordan götürmek istemişti.Liva artık sinir krizi geçiriyordu saçlarını yolmaya başlamıştı.Adam ne yapacağını bilmeden Liva'yı sarılmıştı.

"Geçecek sakin ol.Bir şey olmayacak"Adam sım sıkı Liva'ya sarılıyor.Liva ne yapacağını bilmiyordu annesi gibi bırakıp gitmesin istemiyordu.

Adam sert sesiyle konuşmaya başladı "Hemen doktoru çağırın"demişti.Liva annesinin nasıl öldüğünü gözlerini önünde bir kez daha geldi.

14 Ekim 2012

"Anne anne ben geldim" Liva daha okuldan yeni geliyordu.Bugün annesinin izin günüydü.Evde olması gerekiyordur.Liva oturma odasına yöneldiğinde Annesinin iki kolundan tutmuş adamları gördü.Annesi Süheyla sağ taraftaki adamın ayağına vurmuştu.Diğer adam tam Süheyla vuracaktı ki Süheyla çevik bir hareketle adamdan önce davranıp yüzünü yumruklamıştı.

"Kaç Liva"demişti annesi ama Liva donmuş gibi annesine bakıyordu.Annesini kolunu tutup sarmasıyla kendine gelmişti."Liva ka-"annesi sözünü tamamlayamadan silah sesi duyulmuştu.İkinci silah sesi duyulduğunda annesi yer düşmüştü.Liva annesiyle birlikte yere düşmüştü.Adam Liva'yı vuracakken kapı bir anda açılmıştı içeri polisler,askerler dolmaya başlamıştı.

Liva annesinin açık gözlerine bakıyordu.
Annesinin kendine çekip sarılmıştı.
"Anne.Anne hadi kalk.Hadi anne babam gelecek seni böyle görmesin.Babam sonra üzülür.Babamın üzülmesini istemesin ki sen hadi anne uyan."Liva aklını kaçırmış gibiydi polisler ne kadar denese de Liva'yı annesinden ayıramıyorlardı.

Bir diğer yandan Cihangir göğüsünde anlamadığı bir sızı hissetmişti.Görevden yeni dönmüştü.Eşini ve kızını çok özlemişti bir haftadır onları görmüyordu.
Cihangir Albayın odasına gittiğinde Albay yüzüne bakamıyordu nasıl söylenirdi ki.
Alabyın söylemesine gerek kalmadan telsizden gelen sesle Cihangir kala kalmıştı.

Saldırıya uğrayan ÜSTEĞMEN SÜHEYLA YÜZBAŞIOĞLU ŞEHİT OLDU

‼️‼️‼️Çiçeklerim şimdi parlamayan yıldızımızı parlatalım diyorum siz nediyorsunuz.

Satır aralarına yorum yaparsakta
Çok sevinirim lütfen.

Size güveniyorum güvenimi boşa çıkarmayın çiçeklerim.

Size güveniyorum güvenimi boşa çıkarmayın çiçeklerim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
SON MEKTUP Where stories live. Discover now