9

230 23 26
                                    

Yoongi ön sıram da flörtü ile otururken oyun oynuyordu, jimin, taehyung ve jin randevuyu değerlendirirken ben sadece onlara odaklanmıştım.

Kız elini tuttuğunda yoongi tutarak geri çekti eli ve bırakarak geri telefonu tuttuğunda güldüm ve jin'e döndüm, namjoon ve jungkook sınıfa döndüğünde sustular.

Namjoon elinde su ile yanımıza geldi, jimin kalktığında namjoon oturdu ve elindeki suyu uzattı, jin gülerek aldığında  yanağını da öpmüştü.

Jungkook elini jimin'in eline elini koyduğunda jimin utanarak güldü, taehyung hepsinin fotoğrafını çektiği için sürekli kıpırdanıyordu, yoongi'ye döndüğümde kızı göndermişti.

Yoongi de kalkarak yanıma geldi, eğilerek

"Ne kaçırdım"

"Jin ve namjoon flört olmuşlar, jungkook ve jimin ise, onları bilmiyorum, taehyung da fotoğraf çekiyor işte"

"Sen ne yapıyorsun?"

"İzliyorum"

Kafasını salladı ve o da izlemeye başladı, kalbim çok kötü atıyordu, dün akşamı hatırlamıyordu ki en iyisi hatırlamamasıydı galiba.

Ders son ders olduğu için ve hoca geldiği için yerlerimize geçtik.

Odamıza geldiğimizde üstümüzü değiştirip oturduk, o yine oyun oynarken yanına oturdum, telefona baktım, oyunlardan anlamıyordum.

Bir kaç dakika sonra sıkılmıştım, koluna yaslandığımda bir şey demedi, elimi elinin yanına getirdiğimde tutarak geri telefonu tuttu, gülerek kafamı salladığımda o da yandan sırıttı.

"Elimi tut demedim"

"Ben tutmak istedim"

"Git sevgilinin elini tut"

"Sevgilim yok"

"O kızda oyuncaktı zaten"

"Öylesine takıldığım biri"

"Hı hım"

Telefonu kaldırarak burnunu saçlarıma dayadığında hala elimi tutuyordu, çekmeye çalıştığımda sıktı, boştaki elini yanağıma koyduğunda yutkundum

"Bırak beni"

"Seni özledim"

"Ne"

"Eski seni özledim"

"Daha çok özlersin şerefsiz"

"Eskiye dönseydik her şeyi telafi ederdim, sana kötü davranmazdım, özür dilerim"

"Eskiye dönemiyorsun, bırak artık beni"

"Lütfen böyle kalalım, yalvarırım"

Sesi okadar pişman çıkmıştı ki, kıpırdamayı bıraktım, dudaklarını yanağıma bastırdı

"Özür dilerim, sana vurduğum için özür dilerim'

Boynuma inerek öptü

"boynunu sıktığım için özür dilerim"

Elimi öptü

"Elini acıttığım özür dilerim, biliyorum geri alamam, özür dilemek bir şey yapmıyor ama pişmanım, çok pişmanım, kahve gözlerin beni eziyor, varlığın altında eziliyorum, bana her iyi davranışında kendimi iğrenç hissediyorum, o kadar şeye rağmen hala bana iyi davranıyorsun, değmeyen birine yine de sevgi veriyorsun"

Konuşmadım, elini sırtıma çıkartarak okşadı

"Özür dilerim, o iğrençlikleri neden, nasıl yaptım bilmiyorum bile"

Kollarını belime sardığında kollarımı boynuna sarıp, kafamı omuzuna yasladım, sadece her şeyi bırakıp onun ile bir gelecek istiyordum ama bu mümkün değildi.

Bir saate yakın sarılmış duruyorduk, burnunu saçlarıma dayamış derin nefler alıyordu, bende onun kokusunu derince içime çekiyordum.

Geri çekildiğinde yutkundum, çenemi tutarak yüzümü kaldırdı, gözlerimi kaçırdığımda anlıma sıkıca dudaklarını bastırdı.

Kalkmak için kıpırdan dığımda belimi tutarak yanına oturttu, t-shirtü mün etkelerinden tuttuğunda ellerini tuttum

"Ne-"

"Bakmak istiyorum"

İzlerden bahsettiğini anladığımda yutkundum, ellerimi çektiğimde çıkarttı, sanırım kalp krizinden ölücektim.

Göğüs bölgemde ve aşşağılarda hala geçmeyen kararmış bir kaç iz vardı, ellerini üstlerine bastırdı

"Özür dilerim"

Sıcak dudaklarını bastırdığında karnım kasılmıştı ve ağrıyordu, arkama geçtiğinde ellerimi birleştirip sıktım, dudakkarını hissettiğimde kasılmıştım, geri çekildiğinde yeniden önüme geçti, gözleri dolmuştu ve konuşamıyordu.

Sarılarak uzandığında eli sırtımı okşuyordu, bende sessizce öylece kalmıştım.

/

Geldiğim içiiin yb🤭

Nasılsınız? Ne yapıyorsunuz?
Gününüz güzel geçsiiinn 💜💜💜

sope : mikaWhere stories live. Discover now