Karanlığın Altındaki Parlak Gül

İŞKENCE

Herşey bitmiş miydi hayatım sona mı ermişti? Bunları yaşamak zorunda mıydım neden hep kötü gidiyor hayatım mükemmel bi adam var yanımda onu kaybettim mi son olan şeyler ah, onlar çok zordu ama onu yapan kişiyi bulmadan ölürsem kendimi asla affetmem beni bu duruma sokan kişi yerin dibine girmiş olsa bile onu çıkartırım...

!duyuru!

Bu bölümde aşırı çok küfür içeriyor ve künefeci kafayı baya bi yiyor bu Gökhan ne falan demeyin sevdiği kadın bir sürü şey yaşadı ölmek üzereydi neredeyse ölmek üzere yani rahatsız olan kişilerden şimdiden çok özür dilerim keyifli okumalar diliyorum...~

|Gökhan dan|

Açelya ameliyathaneye gireli tam olarak 4 saat olmuştu bunu hayatımın anlamı olan kadına kim yaptıysa onu bu hallere kendi ellerimle komaya sokup sokup çıkartıcam.

En güvendiğim dostum olan Atakan'ı aradım bunu yapan kişiyi beraber bulmak istediğimi söylediğimde hiç düşünmeden kabul etti,ama bazı arkadaşlarının da yardım etmesi şartıyla daha fazla kişi olursak mantıklarımızı birleştirip hızlı yaparız dedi

Bana hep yardım etti arkamda olduğu için banada kabul etmek düştü.Ameliyathane kapısından sürekli olarak kan kaybı çok olduğu söyleniyordu bunları duydukça göz yaşlarıma hakim olamayıp ağlıyordum

Kısa süre sonra Atakan 2 kişi ile gelmişti ikiside çok iri yarılı kişilerdi ama övünmek gibi olmasın aralarından en uzun,kaslı bendim şuan konu ile olan alakasını sorgulamam çok saçma olur o yüzden susmak en iyisi

"Atakan kardeşim can kardeşim hoşgeldin" diyerek yanına gidip sarıldım en içten şekilde

"Hoşbuldum kardeşim durumunu duyar duymaz geldim çok geçmiş olsun yenge umarım en kısa süre içinde iyi olur.Şimdi asıl konuya gelelim çok vakit kaybetmeden" Atakan derin nefes çekip yüzü biraz düştü

"Kardeşim çok kötü bişi galiba söylede bileyim" dedim Atakan'ın yüzüne bakarak

"Gökhan bunu yapan kişi... Yengenin amcası ile Ersin Semih yani es adlı kişinin iş birliği içinde yapılmış bir plan" Atakan'ın dediği şeyden sonra yüzüne kitlenmiş bakıyordum açelya in en çok güvendiği kişi bunu ona yapmıştı duysa ne kadar üzülürdü tahmin edemiyorum bile

"O adamın kafasının içindeki tüm hücreli s*kerim! o puştu hemen bulmamız gerek onun kafasını dağıtıcam!" Bağırarak hastanenin kapısına sert adımlarla yürümeye başladım

Atakan ve arkadaşları arkadan bişi konuşuyorlardı ama açıkçası pek umrumda değildi şuan tek düşündüğüm şey o şerefini s*ktigimin herifiini bulmaktı

Arabanin kapısını açtığım sırada Atakan'ın arkadaşından birisi kolumu tutup beni kendine çevirdi ciddi yüz ifadesi ile bana bakıyordu

"Gökhan abi işine karışmak gibi olmasın ama şuan bunu yapmanın pek zamanı değil yenge ilk bi iyi olsun öyle yapalım ama es adlı kişiye bugün ulaşmamız gerek amcasına ulaşmak zor olur çünkü öğrendik ve haber direkt olarak kulağına gitmiş adamın şimdi hazırlıksız gidersek hiç iyi şeyler olmaz biraz bekleyelim ama Ersin Semihi sonuna kadar arayıp araştırıp buluruz"

"Dediklerinde sanırım büyük derecede haklısın ama bu ersin s*kim adlı kişiyi nerde bulucaz?" Diyerek soruyu hemen ortaya atmıştım herkes biraz düşünüp Atakan'ın arkasında olan öbürü bana bi siyah kart uzattı oldukça kalın bi karttı