Yirmi Dört|FİNAL

1.6K 78 12
                                    

🌼



"Allahım çok şükür" babamın ellerini açıp lafını söyledikten sonra yüzüne sürmesi bizi güldürürken annem hiç bir şey demeden Bengü teyzenin kucağına düşer gibi oldu ama tabii hemen kolonya ile falan düzenledik tabi bu abimin,

"bu cumartesiye nikah tarihi aldık" demesine kadardı çünkü bugün günlerden çarşamba idi.

Annemi ayılttıktan sonra hemen acele ile hazırlanarak kendimizi avmnin ortasında bulduk. Elif abla da bizimle olduğundan kadro tam idi. Elif abla zaten gelinlik olarak sade bir beyaz elbise istediğini belirttiğinde Ayşe teyze ısrar edecek olsada annem ve Bengü teyze "gençlerin gönlünden nasıl geçiyorsa öyle olmalı" diyerek onu durdurmuşladı. 

Biz kendimize de elbise baktıktan sonra sıra ev eşyalarına gelmişti. Tabii annem enerjisi hiç bitmeden ona da yetişerek çeyizlikleri de halletti. 

Abimler de yarın takı işini çözecekti bu yüzden bütün günün yorgunluğu ile eve geri döndük. 

🌼




Sabah gözlerimi başımda Aselin zıplaması ile açtım. "Berfinciim,kahvaltı hazırlanıyor hadi" onun tatlılığına gülüp yanağını sulu bir şekilde öptüm. "Sanada günaydın Aselciim" o da güldüğünde onu gıdıklamaya başladım. küçük kahkahası ile kafasını geriye attığında dayanamayarak boynundan da sertçe öptüm. 

Yataktan çıkarak aşağıya indiğimde kahvaltıyı hazırlamaya yardım ettim. Herkes teker teker gelmeye başladığında Barın ve Naz ortalarda görünmüyordu. Naz odada da yoktu sabah,ben kaşlarımı çatarken arkamdan gelen Karan saclarımı karıştırarak kolunu omzuma atmış ve "Günaydın sabah şekeri" demişti. 

"Ya çocuk!" sinir ile saçımı düzelttiğimde o benim ani çıkışıma kaşlarını çatarak "Hayırdır halan mı geliyor senin?" demişti. bende anlamazca omuz silktim. Reglim yaklaşıyor olabilirdi. O genelde her sabah bunu yapardı ama böyle tepki vermezdim. 

Bunu es geçip "Barın ve Naz nerede?" diye sordum. 

Omuz silktiğinde galiba ikimizin aklına da aynı şey gelmiş olacak ki beraber merdivenlere yöneldik. "Aynı şeyi mi düşünüyoruz?" diye sordum.

Dediğime güldüğünde "DNA testine gerek yoktu bence hiç" dedi. dediğine gülerken karşımızdan inen Poyraz ile ikimizde durduk. O bize baktığında her zamanki normal ifadesinden ayrı uyanamamış gibiydi. Yüzümdeki gülümseme büyürken "Günaydın!" dedim.

Bakışları gülümsememden saliselik gözlerime kaydığında ilk yüz ifadesinden uzak bir şekilde gülümsedi "Günaydın" 

Ben gülümserken hala bakışıyorduk ve bunu Karan bozarak beni yukarıyaçekiştirirken sıkıntılı bir ifade ile geriye dönüp Poyraz'a "Sanada günaydın Poyraz bey" demişti. Ben onun bu haline gülerken o başını iki yana sallayıp saçımı çekti. "Gülme kız!" dedi.

Bende ona inat gülerek karnına vurdum. Beraber Barın'ın odasının kapısı ile bakıştığımızda ilk başta birbirimize baktık. Sonra aynı anda kulağımızı kapıya yasladık. İçeriden bi cisim düşme sesi ve Naz'ın hafif çığlığı geldiğinde Karan kapıyı açtı ve aynı anda içeriye daldık.

Dördüzler |TAMAMLANDI|Där berättelser lever. Upptäck nu