THESE VIOLENT DELIGHTS | Taekook +18 |

11. THE EYE OF GOD

"Beni kilitle ve anahtarı at. Benden en iyi şekilde nasıl yararlanacağını biliyor.
Dünyanın görmesi için bir güç değilim.
Dünyanın zirvesindeyim ama hâlâ özgür değilim."

Bölüm Şarkısı | The weeknd & Jennie & Lilly Depp - One of the girls

İyi Okumalar :)

***

Aptaldım. Hem de dibine kadar. İki yıl boyunca sünepe ahmak bir herifin ağlamaları, intiharlarına acıdığım ve bu oyunu sürdürmeye devam ettiğim için kendimi yumruklamak istiyordum. Göz yumduğumu sanarken pislik herifin tek derdi bir ev, bir de seksten ibaretti. Dayalı, döşeli ev isterken kendisi de eksik kalmak istemediği için bana döşemek istemişti. Göz yaşartıcı derecede düşünceliydi.

Önümde kristal bardaklara içki doldurup, dikilen yapılı uzun herife baktığımda neden şu an onun evinde olduğumu sorguluyordum. Bir hışımla evden ayrıldığımda arabamı beklerken, peşimden gelerek beni yalnız bırakmak istemediğini söyleyip evine davet etmişti. Ben de yalnız kalıp tüm gece sinir krizleri geçirerek, kendimi suçlamaktansa davetini kabul etmiştim. Teklifi o an gözüme mantıklı gelmişti. Tek ihtiyacım olan şey kafamı boşaltmaktı.

Salonundaki beyaz koltuğunda otururken; yanan şömineden yayılan odun çıtırtıları salonu dolduruyordu.

Doldurduğu kristal bardaktaki viskiyi uzun ince kemikli elleriyle bana uzattı. Elleri tapılasıydı. Bembeyaz teni parıldayarak gözlerimi alıyordu. Karşımda kusursuz bir yan profile sahip bir adam dikiliyordu.

Elindeki kristal bardağından sarı sıvıyı ince dolgun dudaklarıyla yudumlayan bir adam...

Aslında yemekteki bakışlarını fark etmiştim. Fakat pek ilgimi çekmemişti. Ta ki inanılmaz bir yapıya sahip olan keskin çehresini bu kadar yakından görene dek.

Genelde mesleğimin verdiği özgüvenden olsa gerek oldukça rahat bir insan olmuştum. İşin aslı utanma duygum yoktu, söylediklerimi esirgemezdim. Gerektiğinde kendi konfor alanımın dışına çıkan her şeye, her yere adaptasyon sağlayabilen biriydim.

Ancak doğuştan veya sonradan olsa bile bu tavrımı sarsacak kadar büyük bir ateşe sahipti karşımdaki afet... Kendi konfor alanımın dışına zevkle çıkmamı sağlayacak kadar, bu gece ihtiyacım olan o kafa dağıtmanın mislini fazlasıyla gerçekleştirecektim. Oldukça zevkli olacaktı...

Her zamanki sakinliğimle arkama yaslanıp sağ bacağımı sol bacağımın üstüne atarak çaprazladım. Dik bir şekilde arkama yaslandım. Elimi uzatarak elinden bardağı alırken bilinçli bir hareketle parmaklarımı ucundan parmaklarına dokundurdum. Ancak bunu fark etmemiş gibi devam ettim. Bardağı aldım ve dolgun dudaklarımın arasına yaslayarak tek dikişte içtim. Genzimi yakan acımsı hisle yüzümü buruşturmamak için kendimi zorladım. Rahatlamaya ihtiyacım vardı.

Giydiği siyah takım elbise ve kumaş pantolonun cebine koyduğu bir eliyle içkisini yudumlarken yukarıdan bana doğru attığı bakışla, içkinin soğukluğu ile ferahlayan dilimi dudaklarımda gezdirdim. "Bütün gece öylece dikilecek misin?"

"Başka planlarım da var."

Duyduğum cevapla tek kaşım havalanırken, bardağın içindeki buzları izleyen bakışlarımı yavaşça önümdeki adama kaydırıp, "Ne gibi planlar?" dediğimde, bu sefer de bakışlarım sevgili avukatın dudaklarında beliren o hafif sırıtmasına kaymıştı.

Bir süre sorumu yanıtlamadı. Alamadığım cevap ile çatık kaşlarımla beklenti içerisinde suratına bakarken, bu sırada cam masanın üstündeki şişeyi alıp, bardağımı tekrar doldururken bir anda göz göze geldik.