"Şu Park Jimin değil mi?"
Jungkook arabayı park ederken kardeşinden duyduğu isimle hemen o tarafa bakmıştı.
Gerçekten de oydu. Bir banka oturmuş bir eliyle kucağında oturan kediyi diğer eliyle ise yanında uzanan kediyi seviyordu. Onun yanında dikilen Jungkook'un Namjoon olduğunu bildiği adam Jimin'e bir şeyler söylemiş ardından yanında uzaklaşmıştı.
"İyileşmiş gibi duruyor."
Jungkook başını sallamıştı ancak hâlâ banktaki bedenden gözlerini ayıramıyordu.
"Ama burada olmaması gerekiyor. Yatağından bu kadar ayrı kalmamalı."
Yuri başını sallamıştı ancak ardından aklına gelen şeyle hemen abisine döndü.
"Birisi görüp onu tanırsa fotoğrafı yayılabilir.
Henüz açıklama yapmak istemediğini söylemiştin bu seferde bunun hakkında haber yapılırsa kötü olur."Jungkook kardeşini onaylamıştı.
Gerçekten de şuan kimsenin Park Jimin hakkında haber yapmaması gerekiyordu.
Jungkook arabadan kardeşiyle birlikte çıkıp kilitlemişti.Jungkook hastanenin giriş kapısının yanındaki bankta oturan Jimin'in yanına ilerlerken Yuri de hemen abisinin yanında duruyordu.
Jungkook kendisini gördükten sonra Jimin'in el sallamsına karşı gülmüş başını sallamıştı.
"Gerçekten çok güzel biri."
Yuri şaşkınca konuştuğunda Jungkook ona dönüp gülümsedi. Yuri ise abisinin tatlı ama aynı zamanda şapşal halini hoş bulsa da yüzünü buruşturdu.
Daha sonrasında giriş kapısına ulaştıkları için Jungkook kısaca kardeşinin kolunu okşamış ona veda etmişti. Yuri hastaneye girerken Jungkook da banka ilerlemişti.
"Yürümen gerekiyor derken hastane sınırları içerisinde demiştim."
Jimin yanına gelir gelmez öğüt sıralayan doktoruna güldü.
"Zaten hastane sınırları içindeyim."
Jungkook gözlerini devirmişti.
" 'hastane binası' sınırları içerisinden bahsediyorum. Hatta mümkünse odanın olduğu kattan bile ayrılmaman gerek. Dikkat etmen gerekiyor."
Jimin başını sallamış ama dudaklarını büzmüştü.
"Ama bugün hava çok güzeldi. Ve kedilerime bak."
Jungkook onun çocuksu hâline gülmeden edememişti.
"Kedilerin çok güzeller ancak kedi tüyüne alerjin olduğu yazıyordu bilgilerinde. Dikkat etmelisin."
Bu seferde göz deviren Jimin olmuştu.
"Ona dikkat et Jimin, buna dikkat et Jimin... Bir nefes aldırmıyorsunuz ki."
Jungkook onun üzerine gittiğini düşündüğü için kendini kötü hissetmişti. Ancak bu uyarıları yapması gerekiyordu.
Jungkook buruk bir yüz ifadesiyle güldü ve Jimin'in kucağındaki kedinin başını okşadı.
Kedi hemen Jimin'in bacaklarında dönmüş okşanması için karnını açığa çıkardı."Çok mu sıkıldın."
Jimin dudaklarını büzük üzgünce kediye baktı.
"Hiç bu kadar hareketsiz kalmamıştım. Çok sıkılıyorum gerçekten. Yakında yatağı kemirmeye başlayacağım."
Jungkook onun sıkkın konuşmasına karşı gülümsemişti. Minik hastasının üzgün olması onu da üzüyordu.
"Bir de, evimi özledim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOLO🩰 |Jikook
Fanfiction'A dancer dies twice, once when they stop dancing and this first death is the more painful...' 'Bir dansçı iki kez ölür, birisi dans etmeyi bıraktığında ve bu ölüm daha acı vericidir.'