"Baştan söyleyeyim beni oyaladığın her dakika randevumuzdan kesiliyor ona göre."
Doktor şakacı tavrıyla konuştuğunda Jimin gözlerini devirmişti.
Grip iğnesinin 2.dozunu olmak için hastaneye gelmişti ve bunu iğne olacağı gerçeğine rağmen mutlu ve heyecanlı bir şekilde yapmıştı. Çünkü dün doktoruna yazıp onu 2.bir randevuya davet etmişti. Aslında bu 2.bir randevu girişimiydi çünkü ilki ağır griple sonuçlanmıştı ve bunun acısını hâlâ çekiyordu.
Doktoru ise sanki bunu hep aklında tutmuş gibi onu önce hastaneye davet etmişti. Jimin'in aksine o iğne olmsı gerektiğinin farkındaydı.
Sonrasında onunla güzel bir randevuya çıkabileceğini söylemişti. Tek şart ipne gibi duruyordu.
Sonuç olarak; Jimin üzerine uzun uzadıya düşündüğü kıyafetlerini giyip en etkili olacağını düşündüğü parfümünü sıkmış, en sevdiği yüzüklerini takmıştı.
Ve bu halde hastaneye gelmek biraz abartı mı oldu diye düşünüyordu. Ancak doktorunu görünce hemen içi rahatladı. Jungkook her zamanın aksine scrubs ya da önlük giymiyordu. Üzerinde bol ama vücudunun büyüklüğünü belli eden gömlek giyiyor, altında ise sıkı bacaklarını ortaya seren dar bir kot giyiyordu. Saçları hafif jöleli gibiydi. Jimin tek özenen kişinin kendisi olmadığını gördüğünde daha da heyecanlanmıştı.
"Keyfimden mi oyalıyorum sence?"
Jungkook gülmüştü.
"Tamam tamam, hadi uzan."
Jimin oflayıp gergince kolunu ovuşturmuştu.
Geniş odadaki perdeli bölümü işaret eden doktoruna uyup oradaki sedyeye uzandı. Bunu yapmadan önce pantolonun düğmesini çözüp fermuarını indirmişti.
Jimin kendi içinde sakin kalması için savaş verirken bir yandan da perdenin arkasında gelen kısık sesli ampülün kırılma sesini duyması ona hiç yardımcı olmuyordu.
En sonunda perde açıldı ve doktoru karşısında dikilip yüz yüze gelmek için eğildi.
"Bugün çok güzel görünüyorsun Park Jimin. Bunun dikkatimi dağıtmasına izin vermemeye çalışacağım."
Jimin aldığı iltifatla gülümsese de sonrasında duyduğu şeyle gözlerini büyütmüştü.
Jungkook onun telaşını anlayıp omzunu okşadı.
"Ben mi yapayım yine?"
Jimin pantolonunu kastettiğini anladığında derin bir mefes aldı.
"Hayır dur, ben yapacağım bu sefer."
Jungkook onun sanki savaşa gidiyormuş gibi konuşmasına gülümsedi. Şuan çok eğleniyordu.
Bir süre savsak hareketlerle hastasının minik ellerinin pantolonunu aşağı çekiştirişini izledi.
"Biraz daha indirmen lazım, yeterli değil maalesef."
Jungkook gülerek Jimin'in neredeyse hiç açmamış olduğu poposuna baktı.
Jimin oflayıp daha da aşağı çekti. Sonrasında Jungkook onu durdurup yeterli olduğunu söylemişti.
Bir önceki gibi acısız bir enjeksiyon işlemi olmuştu. Jungkook iğnenin girdiği bölgenin kanadığını görünce sedyenin yanındaki dolaba ilerledi.
Oradan üzerinde Küçük Prens olan yuvarlak bir nant çıkardı. Bunu küçük çocukları teselli etmesi için kullanırdı.
"Bu sefer daha usluydun. Çok iyi iş çıkardın Park Jimin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOLO🩰 |Jikook
Fanfiction'A dancer dies twice, once when they stop dancing and this first death is the more painful...' 'Bir dansçı iki kez ölür, birisi dans etmeyi bıraktığında ve bu ölüm daha acı vericidir.'