mystery cake ✓

- şans bilekliğimiz

Sabah erkenden kalkıp hazırlanmış, yola çıkmak için arabama doğru yol almıştım. Arabaya bindikten sonra Jimin Bey'in atmış olduğu konumu açmış ve yola çıkmıştım. Jimin Bey'in kim olduğunu tanımasam da iş olduğu için gidiyordum işte.

Bu sıralar işlerimiz biraz azalmıştı. Normalde anlaştığımız bir şirket vardı ama o da son zamanlarda iflasını verdiği için bizler de biraz zor durumda kalmıştık. Ondan dolayı şuan iş ne olursa olsun kabul etmem gerekiyordu. Han jin Teyze'nin ödemesi gereken borçları vardı.

Atılmış olan konuma az kalmışken Kim Organized şirketini görmüştüm. Hemen müsait bir yer bulup arabayı oraya park ettim. Arabadan inmeden önce şans getirdiğini düşündüğüm bilekliğimi takmıştım. İlerledim ve tam binanın önünde durdum. Kapı da birisi yanıma doğru gelmeye başladı bir an kendimi önemli birisi olarak gördüm...

"Merhaba!" dedi geçen gün Taehyung ile gördüğüm pembe saçlı çocuk. Hani demiştim ya tatlı diye, gerçekten öyleydi.

Yanımda durduktan sonra elini bana uzattı. Ama bu sefer eşofman değil de takım elbise giymişti. Elimi ona uzattım ve bana uzattığı eli sıkarken "Merhaba" dedim. "Biz de sizi bekliyorduk, beni takip edin" dedi ve ilerlemeye başladı. Neden beni bekliyordu ki? Yoksa onu sevdiğimi Taehyung mu öğrenmişti?

İçeri girdiğimiz de pembe saçlı çocuğa patron gibi davranıyorlardı. Benim bu iş biraz garibime gitmeye başlamıştı.
"Adınızı öğrenebilir miyim?" dedim asansöre doğru ilerlerken. Sonra bana doğru dönüp alnına elini koydu ve "Ah kusura bakmayın bir anlık dalgınlığıma geldi. Ama siz de hemen benimle geldiniz." deyip gülmeye başladı. Bana da jeton sonradan düşse de hemen toparlayıp gülmeye başladım.
"Ben Park Jimin, size mesaj atan şirketin başkanının yardımcısıyım." dedi ve orada benim kayışlar koptu. Ne demek şirketin yardımcısı oydu. O yardımcıysa Taehyung başkan olamazdı değil mi?

"Ben de Jeon Jungkook, tanıştığıma memnun oldum pembe ay Jimin Bey. " dedim yine moodum üstümdeydi. Bana gülümsedikten sonra asansöre bindik ve 10.kata bastı. Şuan heyecandan kalbim o kadar hızlı hızlı atıyordu ki umarım başkan Taehyung değildir diye yalvarıyordum...

"Evet Jungkook bey geldik, şimdi ben sizi 5 dakika burada bekleteceğim. Önemli bir toplantımız vardı da." deyip kafasını öne eğdi ve siyah camlı olan bir odaya girdi.

Heyecandan elim ayağım terliyor ayrıca bacağımı sallıyordum, kimse fark etmesin diye durdurmaya çalışsam da pek bir farkı olmamıştı. Karşımda gördüğüm kişi ile bu heyecanım daha da artmış, dudağımı dişlemeye başlamıştım.

Taehyung'un sevgilisi! Bana doğru geliyordu... Üstünde gri bir takım elbisesi vardı ve cidden havalı gözüküyordu. "Merhaba! Siz neden burada bekliyorsunuz?" dedi güler yüzüyle gerçekten de yakışıklıydı. "Merhaba" dedim utanmış bir şekilde, her an Taehyung bir yerden fırlayabilir diye kalbim ağzımda atıyordu.