- sen, ben ve bizim kocaman sevgimiz

695 69 42
                                    

Şirketten içeri girince "Jungkook bey daha gelmedi mi?" diye soran Taehyung'un sesini duyarken korkudan ellerim titriyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Şirketten içeri girince "Jungkook bey daha gelmedi mi?" diye soran Taehyung'un sesini duyarken korkudan ellerim titriyordu. İkinci iş günümden geç kalmış üstüne üstelik bir de Taehyung ile karşılaşmıştım.

Girişten sağa doğru dönünce asansörün önünde duran Taehyung'u görmüştüm. Kafamı aşağı eğerek selam vermiştim. Biraz sinirli ifadesiyle bana bakarken cidden biraz tırsmıştım.

"Özür dilerim Taehyung bey, trafik çok olduğu için gelemedim. Yarım saattir yoldayım, Jimin Bey'e sorabilirsiniz." demiştim tek bir nefeste. Beni oldukça heyecanlandırıyor ve bir o kadar da yüz ifadesi ile korkutuyordu. Sevdiğim adam ile karşı karşıya gelmek istemezdim.

"Jungkook bey asla sorun değil, sadece merak ettiğim için sordum. Sizi bekliyordum." dedi hafif gülümserken. Sanki yanında personel olduğu için kızmıyor gibi his verse de o an beni azarlamaması beni mutlu etmişti.

"Buyrun" dedi asansörü işaret ederken. Cidden kalp krizi geçirmeme ramak kalmıştı. Biri gelir umarım diye dua etmeye başlamıştım. Ne demek Taehyung ve ben aynı asansöre binecektik?

"Ben de yeni gelmiştim zaten, çaktırmayın." dedi önüne dönük bir şekilde. Asansörün aynasından bana baktığını görebiliyordum. Ve bu benim kalbimin hızlanmasına sebep oluyordu. Tam 3. kata geldiğimizde kapı açılmış ve Taehyung'un sevgilisi ile karşılaşmıştık. İşte şimdi senden nefret ediyordum.

"Sevgilim" dedi sessizce... Benim senelerce hayâlini kurduğum, ümitle beklediğim o güzel kelimeyi bir nefeste söylemişti Taehyung'a.

"Efendim" dedi Taehyung yüzüne bakarken. O kadar içim acıyordu ki gözlerim dolmaya başlamış bir anda ne olduğunu şaşırmıştım. Hani en sevdiğin başkasını sevince kalbine bir ağrı girerdi ya benim ki de o şekildi şuan...
Ağrı ve sızı dolu, paramparça bir kalp...

"Bugün biraz bana vakit ayırır mısın? Özledim seni, benimle pek ilgilenmiyorsun." dedi. Koluna hafif çarparak. Taehyung gülerek kafasını aşağı yukarıya sallamış ve dediği şeyi onaylamıştı.

8.kata geldiğimizde artık onları önümde daha fazla izlemeye dayanamamış izin isteyerek geçmek istemiştim. Taehyung bana dönüp "Daha var ama" dediğinde gözlerimin içine bakmasın diye kafamı aşağıya doğru eğmiş "Yürümek istiyorum" demiştim biraz sıkkın bir ses tonuyla.

Peki dedikten sonra hızlıca asansörden inmiş, daha fazla dayanamayıp tuvalete doğru ilerlemiştim. En azından önceden görmüyorum şimdi hem yanındaydım hem de aşık olduğu kişiyle yaşadığı ilişkiyi bile görüyordum.

Ne kadar benim için acı olsa da buna katlanarak bu işi yapmaya çalışacaktım. Ondan sonra da buradan ayrılıp gidicektim ve Taehyung'u da ömrünün sonuna kadar küçük kalbimin derinliklerine koyacaktım.

Tuvalette elimi yüzümü yıkadıktan sonra sevgilisi ile karşılaşmıştık. Cidden neden bu kadar sorunlu bir gün yaşıyordum?

"Jungkook! Merhaba, nasılsın? Bugün çok havalı ve sexy gözüküyorsun. Ayrıca sanki biraz durgunsun? Bir sorun yok öyle değil mi?" dedi omzuma elini koyarken.

mystery cake ✓Where stories live. Discover now