2) Seve Seve 😈

89 13 22
                                    

Sugariye... Sugariye... Sugariye... Bu isim birkaç kere zihnimde yankılandı. O an ağzımdan bir kelimeyi kaçırdım :
"Hoseoktir"

***

Gözlerimi ondan çektiğimde masama odaklanmaya çalıştım ama bu hareketim de kısa sürdü. Sugariye ve yanındaki çocuk yavaş yavaş merdivenlerden iniyordu. O anlarda boğazımda bir düğüm hissettim sanırım. İçimdeki tedirginlik çanları çalıyordu. Bir yandan da beynimdeki senaryonun gerçek olmaması için dua ediyordum

Yemekhanedeki sessizlik hala devam ediyordu. Normalde her zaman bizim masamıza olan gözler şimdi Sugariye 'nin üzerindeydi. Sabah okula girerken gördüğüm iki kız dışında kimse bizim masamıza bakmıyordu. Gerçi şuan ben de masama bakmıyordum. Sugariye ve yanında kim olduğunu bilmediğim bir çocuk daha yavaş yavaş masamıza doğru yaklaşıyorlardı. Arkasında da neredeyse tüm okul onlarla birlikte hareket ediyordu. İyice masama yaklaştıklarında göz hapsine devam ettik. İçimde engel olmadığım hisler vardı. Çekinmiştim sanırım. Yanımızdan geçerken kaçamak bir bakış atıp yanımızdaki masaya oturmasalardı beni tanıdığını falan düşünecektim. İştahım da bir anda kesilmişti. Bu kadar etkileneceğini bilemedim. İçimde tanımlayamadığım öfkenin yanında bir de garip hisler dolanıyordu.
Bu andan kurtulmaya çalışıp Hoseok 'u dürttüm ve oturmasını sağladım. İleride gay aşığımı benden tarafa bakarken gördüm. Gözgöze geldiğimizde o da yerine oturdu. Yavaş yavaş herkes yerlerine oturup yemeğine kaldığı yerden devam etmişlerdi. Sugariye ve yanındaki çocuk da yemeklerine odaklanmışlardı.

Ortamı dağıtmak için basketbol antrenmanlarımdan söz etmeye başladım ama ben de biraz dağılmıştım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Ortamı dağıtmak için basketbol antrenmanlarımdan söz etmeye başladım ama ben de biraz dağılmıştım. İçimde ona karşı bir öfke vardı. Evet bunun adı öfkeydi sanırım.

***

Yemeğe kaldığımız yerden devam etmeye çalışırken annemin dün gece ısrarla araması aklıma geldi ve bir anlık garip düşüncelerle cebimdeki telefona uzandım. Açmaya çalıştım ama şarjı bitmişti. Hoseok yanımda sanki az evvel abartılı tepkiler veren kendi değilmiş gibi sakince yemeğini yiyordu. Telefonunu işaret ettim. Kafa onayı aldıktan sonra telefonunu masadan aldım.

" Şifren ne?"

"dört tane dört"

" Ah hoseok... çok uğraşmışsındır şimdi sen bu şifreyi bulurken. Unutmamak için bir yerlere yaz en iyisi"

"insanlar zor olduğunu sanıp denemezler bile akıllım"

"yoo ben hep ilk o şifreyi denerim" taehyung un yandan lafa karışmasıyla bir kere daha arkadaşlarımı sorguladım.

"Yanımda oturan yüz kırk sekiz ıq çocuktan da mı utanmıyorsunuz?" diye söylendim.

"Bir bakışıma aklını kaybeden çocuk mu?" diye lafa atıldı Jin.

Cidden normal bir arkadaşım sanırım yoktu.
Şifreyi girdim ve mesaj kısmından anneme neden sıkça aradığını sormak için mesaj attım. Bir yandan da sanki gayet doğal bir şey yapıyormuş gibi arada yan masaya göz gezdiriyordum. Beş kere o tarafa bakmanın üzerine üç kere göz göze gelmiştik. Altıncı bakışımda da gözgöze gelince mesaj birdirimi ile hafif irkildim. Annemin bu kadar erken yanıt vereceğini düşünmemiştim. Genelde beni aradıktan bir saniye sonra onu aradığımda telefonuna ulaşamazdım.
Mesajında " bir şey yok. Uyuyup uyumadığını merak ettim." yazıyordu. Aishh cidden bu yüzden mi beni yedi kere aramıştı. Beni hala çocuk sanıyordu sanırım. Ben artık on sekiz yaşındayım. Bazı şeylerin yalan olduğunu anlayabiliyorum.
Aklıma bir şeyler geliyordu ama başıma gelmemesi için olayın üzerinde durmadım. Mandalinamın kalanını da yedikten sonra yan masaya baktım. Baktığımda çoktan kalkıyorlardı. Sugariye 'nin yanındaki sarışın çocuk sugariyenin beline kolunu sardı ve birlikte merdivenlere doğru ilerlemeye başladılar. Cidden o çocuk kimdi merak etmiştim. Neden sürekli onunla geziyordu?

***

" sen nereye?"

"derse"

Namjoon şaşkınca sorusuna verdiğim cevabı tartıyordu.

" hani derse girmeyecektin sen?"

Namjoon ' un bakışları yetmezmiş gibi şimdi de jungkook ve tae ikilisinin imalı bakışlarına maruz kalıyordum.

" sınavlar yaklaşıyor. Sınıftaki inekler not alıyor mu kontrol edeceğim"

" Namjoon alıyor zaten" dedi hoseok.

Çok biliyorsun...

" Her neyse" diye geçiştirdim ve zilin sesini duymam ile yanlarından ayrıldım. Arkamdan geldiklerini hissediyordum

***

Ders matematikti ve daha ders başlayalı on dakika olmasına ve öğleye kadar uyumama rağmen uykum gelmişti. Bomboş baktığım tahtadan kafamı sağ tarafa çevirdiğimde yan yana oturan kızı ve sarışın çocuğu gördüm. Cidden o kimdi? Gözüm biraz onda takılı kaldı ama sonrasında yanında oturan kişiye takıldı. Ben arka sırada oturduğum için ve o da çapraz sıralarda en önde oturduğundan yüzünü net göremiyordum. Kahkülleri... Onlar gözümde bir nota kadar netti.
Elini saçlarının arasından geçirip kulağının arkasına sıkıştırdı. Beynimin ağrıdığını hissettim.

Ben dalmış giderken matematik hocamız bang PD önümde belirdi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Ben dalmış giderken matematik hocamız bang PD önümde belirdi.
"eeee yoongi bey. Sen söyle bakalım cos 150 kaç eder?"
"he? " diyebildim sadece
"kızları kesmek diyorum... Sarhoşluk hissi veriyor mu?"
hocanın ne içtiğini merak ediyordum. Ne saçma Bir soruydu bu, yani ne demek istiyordu? yoksa ben az evvel...
Az evvel gözümü kırpmadan izlediğim çapraz ön sıradan ses geldi. " öğretmenim ben söyleyebilir miyim?" Bang PD ön sıraya doğru gidip Sugariye ' ye söz hakkı verdi. " eksi cos otuz yani eksi kök üç bölü iki" " aferin Sugariye. Birilerinin senden ders alması gerek" Az evvel hoşuma giden saç tutamlarını kulağının arkasına koyma hareketi şimdi çok fazla gıcığıma gitmişti. Aferin Einstein.

***JUNGKOOKTAN

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

***
JUNGKOOKTAN

Tae ile gülmekten altımıza yapacaktık. Yoongi 'nin bizi dövecekmiş gibi bakmaya başladığını görünce Taeyi dürttüm ve kıkırtılarımızı kestik. İki dakika geçmeden Tae bana kağıtla not gönderdi...
Yan yana otursak da not verme bizim her zaman yaptığımız bir şey.
Notu açtım ve yazanları okudum. " bizim Yoongi abayı yakmış desene"
cevap olarak "az evvel bize de aba altından sopa gösterdi haberin olsun jkjkjk" yazdım. Cidden bizi öldürecek gibi bakıyordu. Birkaç saniye sonra tekrar Tae 'den yanıt aldım. " sence de onu test etmek için bir şeyler yapsak güzel olmaz mı?" bu fikir aklıma yattı çünkü genelde aklımı kullanmam. Cevabım kısa ve netti. " seve seve"


BÖLÜM SONU

Beğendiyseniz oylamayı unutmayın.
Üyeleri ilişki anlamında shiplemeyi çok sevmiyorum bu yüzden genel olarak Sugariye 💜 Yoongi göreceksiniz.
Hikayede kullandığım görseller pinterestten alındı.
BORAHAE 😈💜

Adını Sugariye Koydum Where stories live. Discover now