15.BÖLÜM < Tuğrul >

8.8K 333 12
                                    

Güneşin ilk ışıkları konağa vurdu mu herkes ayaklanır,güne başlarlardı. Kahvaltı masasında kimse kimseyle konuşmadı,sebebinin dünkü olay olduğunu düşünüyorum. Anlaşılan ben hariç herkes bu olaydan haberdardı

Âgah ağa'yı Zeyneple birlikte arabaya kadar uğurlayıp işlerimi yapmaya koyuldum,kahvaltıyı topayıp aşşağıya indirdiğimde mutfak çoktan dedikodu kazanına dönmüştü. Herkes bir köşeye üşüşmüş birbirlerine fısıldıyorlardı,geldiğimi gördüklerinde ayşe yanıma geldi

"Olanları duydun mu?" Kaşlarım çatıldı "ne olmuş?"

Aybüke "holdingde işler hiç iyiye gitmiyormuş. Bizimle çalışan firmalar teker teker anlaşmalarını iptal ediyormuş" ayşe sıkıntılı bir nefes verdi "Abim dün bir sinirle gittikten sonra babam da odasından hiç çıkmadı,mehmet abi yemekteyken anlattı olanları. Önceden böyle değildi,mahmut abim olsaydı-"

"Yapılacak onca iş var ama konağın kızları burada toplanmış çene çalıyor!" Zahide hanım varlığıyla yine tüm mutfağı kapladı,herkes başını eğip işlerini yapmak için mutfaktan çıktılar.

Elimde olduğunu bile unuttuğum tepsiyi tezgâha koydum,mutfaktan çıkarken zahide hanımın sesini duydum

"Dün berivan sizi birlikte konaktan çıkarken görmüş,nereye gittiniz? Dün gece konağa geldiğinizi de duymadım"

Arkamı dönüp karşımdaki kadına ne demem gerektiğini düşündüm. Dün âgah ağanın bizi götürdüğü uçuruma sırf kafası dağılsın diğe gitmiştik. Nerede olduğumuza dikkat etmemiştim ama şehirden bir hâyli uzaktık

Kimsenin onu böyle görmesini istememişti o uçurum onun insanlardan kaçtığı yerdi, onun gizli mâbedi,bunu herkesle paylaşmadığı ortadaydı. Eğer bende zorla arabasına binmeseydim benimle de paylaşmiyacaktı.

"Ağam konaktan çıkarken sinirliydi,bir yerde oturup sakinleşmesini bekledik sonra eve geldik"

"Sakinleştimi?" Bunun cevabını bende bilmiyorum

"Galiba"

Başını salladı,daha fazla burada durursam başka sorular sormasından korkup mutfaktan hemen çıktım. Konağın kapısından âgah ağanın geldiğini görünce şaşırdım, yanıma geldi,bir şey isteyeceği zamanlar yaptığı gibi saçlarını karıştırdı

"Dosyaları evde unutmuşum,benim için onları yukarıdan getirir misin?"

"Tabi ağam"

"Bu arada-" ben yanından geçip giderken kolumu tutup durdurdu,bir ona bir beni tutan eline baktım,yaptığı şeyi anlayınca elini hemen geri çekti "Dosyalar dolabın üstünde" başımı sallayıp merdivenlerden yukarıya çıktım.

Odaya girip sandalyeyi dolaba dayadım. Bir sürü dosya vardı,hangisi olduğunu bilmediğimden hepsini kucaklayıp gidecekken dengemi kaybedip dosyaları yere düşürdüm,son anda dolaba tutunup sandalyeden indim ama dosyalar birbirlerine girmişti tüm dosyaları toplarken elim kırmızı bir dosyanın üstünde kalakaldı.

Saydan kapağının üstünde büyük harflerle hisse devri yazıyordu. Dikkatli bakınca ne olduğunu anladım.

Karaman holdingin hisseleriydi bunlar.

Mahmut Karaman ve Âgah karaman adına holding ikiye bölünmüştü. Merakıma yenip düşüp sayfaları çevirdim,son sayfada mahmut Karaman'ın hisselerini mehmet Karaman'a devrettiği yazıyordu. Buna şaşırmıştım çünkü holdingin tüm yükü âgah ağadaydı,mehmetin de âgah ağanın diğer kuzenleri gibi ona verilen işi yaptığını sanıyordum. Bu denli büyük bir sorumluluğun içinde olduğunu hiç düşünmemiştim.

BİR GARİP GELİN Where stories live. Discover now