Reno gitgide yanıma yaklaşıyordu...
"Az önce gördüklerim çok göz alıcıydı, bana da nasıl yapılacağını öğretir misiniz hanımefendi."
Belayı kendime çekmekte üstüme yok...
"Kendi antrenmanlarımı bitirdikten sonra yanıma gelebilirsiniz"
Umarım gelmez.
"Dört gözle bekleyeceğim hanımefendi."
Bu adamdan hayır gelmez en iyisi topuk.Gün boyunca kılıç salladıktan sonra kollarımın yamulduğunu hissedebiliyodum.
Bu dünyaya geldim geleli hiç iyi olan bir şey yok, gerçekten sınırıma ulaştım.
Neyseki eski hayatımdan biraz daha iyi olduğu kesin.
Eğitim sahasından tam ayrılacakken, Reno'yu bir grup şövalyeyle gördüm ama Reno'nun yüzünde rahatsız oluyormuş gibi bir ifade vardı.
Neyse beni ilgilendirmez.
Uzaktan sesleri geliyordu...
"Tüm eğitmenler seni elüstünde tuttuğu için kendini bir şey mi sanıyorsun ucube?"
"Hahahah sanırım üst rütbeli olduğunu falan sanıyor, üst rütbe neymiş gösterelim aklın yerine gelsin."
Romanın son bölümünde bir karakter sıralaması vardı ve bu sıralamada en üstte yeri alan kişi Reno'ydu. Eğer ona ufak bir çizik atarlarsa muhtemelen tüm eğitim alanındakileri öldürür.
Buna ben de dahilim tabii ki.
Şövalyelerden birisi Reno'ya tam saldıracakken sağ kolunu kavradım...
"Kıskandığınızı açıkça ifade edememe kompleksiniz mi var, bu olanları eğitmen duysa şövalyelikten alt rütbeye düşürülürseniz kısası kısas açlıktan nefesiniz kokacaktır"
"Tch gidelim buradan."
Bir şey demeden yollarına devam ettiler, tabii ben de gidecektim.
Ne ara yaptığını anlayamadan Reno kolumu kavradı...
"Hanımefendi yardımlarınız için çok minnettarım, bu günden sonra size sadık olacağımdan emin olabilirsiniz."
Ne diyo bu..?
"Hohoho ne yardımı canım herkesin yapacağını yaptım, bu gibi durumlarda sessiz kalmazsan sevinirim, kendine iyi bak yarın görüşürüz."
Sonunda bi deliden daha kurtuldum.
Hana girer girmez mutfağa yöneldim.
Bu da nedurr!!??
Çeşit çeşit yemek vardı ama hiçbirinin adını dahi bilmiyorum bunun nedeni her gün kuru ekmek yediğim içindi, yine de güzel görünüyorlardı.
Aşçı arkadaşım Anne o kutsal kelimeleri söyledi...
"Tüm bu yemekler senin için, Dük'ün kesin emri var her şövalye yeterli beslenmeliymiş."
Allah'ım sonunda yemek...
Masaya oturur oturmaz yumuldum, hepsi çok lezzetliydi.
Doyduğuma göre rahat bir uyku çekebilirim...
Odama doğru dönerken Dük'ü gördüm.
Dük'ün hizmetçi hanlığında ne işi var!?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanlış Karaktere Reenkarne Oldum!
RomanceBir araba bana çarpar çarpmaz kendimi çok küçükken okuduğum webtoonda hizmetçi olarak buldum...