12. YALNIZLIK

86 31 78
                                    

Bu kitapta bahsi geçen karakterler, kurumlar ve olaylar her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir ve kalemime aittir.

İyi okumalar!

Kehlani, Gangsta





Gözleri bulmuştu beni.

Sonbaharı hatırlatan gözleri, sonbaharda kuruyup giden ve yerlere dökülen yapraklar gibiydiler.

Bu bir çift göze hayır diyemedim.

Ona inanmayı denedim ve başardım, ona olan güvenim ve inancım tamdı. Eskiden tamdı... Benden sakladıklarını ve anlatmaya korktuğu ne varsa teker teker öğreniyordum ama bir düşünce beynimi kemirmeye başlamıştı, ona olan inancımı bu düşünce zedelemişti ve bu düşüncelere kesinlikle ihtimal vermek istemiyordum. Gerçek olma olasılığı kalbime defalarca hançer saplıyor gibiydi.

Yalan kokuyordu.

Yalandan nefret ediyordum.

Sevdiğim adam yalan kokuyordu.

Bende ise yalnızlığa gebe bir isyanın kokusu vardı. Anılarımın içinde çok fazla acı bulunuyordu. İnancım zayıflıyordu, bir olmayı becermiştik ama bu nereye kadar sürerdi bilmiyordum çünkü kabulleniş vardı. Ben, sevdiğim adamın yalanlarını kabullenmiştim. O ise susmayı. Bu kabullenişler her iki tarafın da birbirinden uzaklaşmasını sağlayabilirdi. Belki de daha büyük yalanlar olursa bu kopuşun sebebi ben olurdum. Ayaz, benden kopacak kadar cesaretli değildi çünkü hayatının merkezine beni koymuştu. Bu cesaret bende barınıyordu.

Kuruma tekrar giriş yaptığımda korumalar sayesinde direkt Ayaz'ı buldum, sorgu odasındaydık. Cennet bir sandalyeye oturmuştu ve iki eli de masanın üzerinde birleşiyordu, yalnızdı odada. Göktuğ, Ayaz ve Umut Can ise odanın içini mükemmel bir şekilde gösteren camdan içeriye bakıyordu. Onlara hafifçe yaklaştım, gözlerim Cennet'in üzerindeydi. Onunla aramızda sadece bir cam vardı. Boğazımı temizledim geldiğimi fark etsinler diye. İlk Ayaz baktı, kolları birleşmişti ve dimdik duruyordu. Umut Can'ın elinde bir dosya vardı, konuyla alakalı olduğunu düşünüyordum. Göktuğ ise bana bakmayı tercih etmeden Cennet'i izlemeye devam etti.

"Buraya neden geldin?"

Soruyu Umut Can sormuştu ama Ayaz da buna katılır gibi bakıyordu. "Sorguyu izlemek istiyorum."

"Üçümüz dışınd-"

"Kalabilir." Ayaz, ifadesizce Can'ın sözünü kestikten sonra önüne döndü. Bir gariplik vardı sanki, soğukluk da denebilir. Onda şu an gerçekten bir soğukluk vardı, sanki okulda konuştuğumuz ilk zamanlara tekrar dönmüştük. Ses etmeden bu soğukluğu kucakladım ve onlara yaklaştım. Ayaz'ın gözleri bir daha bana değmedi, Göktuğ'a baktı direkt. "Başla, kadına zarar vermeden yap işini. Her şey kayıt altında olacak."

Göktuğ sessizliğini koruyarak ince bir dosya aldı Umut Can'dan ve küçük odaya açılan kapıya yöneldi. Kapıyı açtığı gibi içeriye girdi, Cennet'e yaklaştı. Dosyayı kadının önüne koyarken konuşmaya başladı ama sertliğinden ödün vermiyordu. "Cennet Aysun." dedi ilk olarak. Dosyayı açıp bir sayfada durdu.

"O sayfada ne var?" diye sordum birden. Tepkileri yüzünden acaba sormasa mıydım diye de düşündüm ama Ayaz cevap verdi.

"Cinayetlerin görüntüleri."

LALELERİNDEN SERİSİ (düzenleniyor)Where stories live. Discover now