Melal

İnanamamak🥀

Kucağımda duran köpeğimin başını okşuyordum. Bir yandan da en sevdiğim berjerime oturmuş dışarıda yağan yağmuru izliyordum.
Sonbahar gelmişti. Yaz bittiği için mutluydum.
Sonbahar en sevdiğim mevsimdi. Bahçeye giren araba ile ayaklandım.
İlerleyip kapıyı açtım. Araba park edilir edilmez Yeşim arka kapıyı açtı ve koşarak bana doğru gelmeye başladı.
"Kızım ıslanacaksın" diye peşinden seslenen Seleni ne ben ne de o umursamıştı.
Kapıya ulaşıp boynuma atladığında onu öpücüklere boğdum.
"Piroşum çok özledim seni"
"Bende seni çok özledim bebeğim"
Sarılmamız bitince Selen'de gülümseyerek sarıldı
"Hoşgeldin" dedim
"Hoşbuldum elticim"
bir şey demeden Sedat abiye döndüm "hoşgeldin abi"
"Hoşbuldum Piraye"
İçeri geçtik.
Sedat abi etrafa göz gezdirdi
"Serhat yok mu?"
"Yoldayım diye mesaj atmıştı gelir birazdan" kafasını salladı
"Can ve Sezen de yok"
"Evet ilk siz geldiniz, onlarda gelir birazdan"

Hep beraber yemek yemiştik. Yeşim artık çok büyümüştü kucağıma sığmıyordu ama kafasını kucağıma koyup uzanıyordu ve bende saçlarını okşayıp anlattıklarını dinliyordum.
Sedat abi oldukça huzursuz gözüküyordu. Eski hali gibi fazla soğuktu. Can ve Serhatta canları sıkkın duruyorlardı. Nedenini merak ediyordum. Selen ve Sezen'e baktığımda Selen'in Sezen'e kahve falı baktığını gördüm.
"Piraye abla ben seninle uyumayı o kadar çok özledim ki"
"Bende çok özledim güzelim, babandan izin alalım bu gece burda kal" heyecanla doğruldu
"Gerçekten mi?"
"Evet, gerçekten" yanaklarımı  öptü  ve hızla babasına doğru ilerledi o sırada zaten bana bakmakta olan kocama kaşlarımla mutfağı işaret edip ayağa kalktım.
Birazdan yanıma geldiğinde kaşlarımı çatarak yanına ilerledim, çenesini tuttum gözlerime bakıyordu "neyin var, neden böylesin?" Bir şey demeden bana sarıldığında burnum sızladı
"Çok yoruldum Papatyam" ensesini okşadım
"Sabah işe giderken bir şeyin yoktu ne oldu"
Burnunu boynumda hissediyordum
"Abin değil mi?"
Yüzüme bakmaya başladı elleri yanaklarımı okşuyordu
"Hani konu kapanmıştı yine mi başladı?" Dedim
Kafasını salladı "Canı da beni de sıkıştırıp duruyor" gözlerimi devirdim
"Bir sürü adamları var ne sizinle derdi"
Nefesini verdi
"Bir sürü şey anlatıp duruyor bıktırdı"
Sedat abi aniden mutfağa gelince ikimizde ona döndük yavaşça birbirimizden ayrıldık.
Bize  doğru yaklaşıp konuşmaya başladı.
"Biz bir aileyiz Piraye, biraz önce içerde Sezen'e de anlattım. Sadece bana yardım edecekler. Ben onlara kötü bir şey yaptırmam. Çok zaman geçti eski şeyleri unutun lütfen artık"
Ortamı germek istemediğim için sakin kalmaya çalıştım.
"Abi bir sürü adamın var. Onlarla hallet. Ben kocamın da Canın da bu işlere bulaşmasını istemiyorum"
Omzumu güven verircesine sıvazlayıp bıraktı
"Piraye bana güvenmeyi deneseniz artık abicim? Olmaz mı hı?"
Bu yumuşak tavrı garip geliyordu. Gerçekten iyi anlamda çok değişmişti. Kocama baktığımda bizi izliyordu. Gerçekten çok yorgun gözüküyordu.
"Abi, sende bizi anlamayı denesen?"
Burnunu sıktı ve derin bir şekilde nefes alıp verdi
"Tamam"
şaşırmıştım.
"Sezeni de ikna edemedim seni de. Tamam, ben sizin abinizim üzmeyeceğim sizi"
Bu kadar kolay ikna olmasını beklemiyordum. Gülümsedim "teşekkür ederim" o da gülümsedi
Ve içeri gitti.
Kocama döndüğümde o da şaşkındı.
"Bu değişiminin sonu hayır olur inşallah"
"Umarım" abisinin bu kararına çok inanmış gibi durmuyordu.
"Sen sanki pek ikna olmadın aşkım?"
"Evet fazlasıyla değişti sizi de kırmaktan çekiniyor ama onu iyi tanıyorum bu kadar kolay ikna olmazdı" biraz duraksadım sonra omuz silktim
"Belki de olmuştur"
Alnımı öptü "umarım bitanem"
🥀
Bugün Sezenle kendimize keyif günü ilan etmiştik. Önce masaj ve spadaydık ardından şimdi buhar odasındaydık.
"Can bu bikiniyi giyeceğini biliyor muydu?" Üzerinde vücudunu harika gösteren mor bir bikini vardı.
Kıkırdadı "evet"
"Oho yandık o zaman her an bir yerden Can belirebilir"
İkimizde güldük
"Kadınlar bölümü burası nasıl gelecek"
"Valla bi yolunu bulabilir o her an"