İSMİ LAZIM DEĞİL

4.Bölüm

Ada lavaboya gittikten sonra locaya geçip oturmak yerine pistte tek başıma dans etmeye devam ettim. Bir erkeğin ellerini belimde hissettim. Onu itmeme rağmen beni kendine yavaşça çekmeye başladı. Tam ağzımı açıp bağıracaktım ki bir erkek beni kendine çekip "Sevgilim bensiz niye dans ediyorsun?" Diyip güldü. Bir arkamda ki sapığa birde önümde bana sevgilim diyen sapığa baktım. İtiraf etmek gerekirse önümde ki sapık ağzımın sularını akıtmama sebep olacaktı. Arkamda ki adam gittikten sonra kulağıma eğilip "Sapık değilim, sadece kavga çıkartmadan olayı çözmek istedim. Ha iş kavgaya dönerse gayet güzel dövüşürüm ama bu güzel kadının eğlencesini mahvetmek istemedim" dedi. Yüce tanrım! Bu ne biçim sapık?! Şaşkınlıktan kekeleyerek "t-teşekkür ederim" demekle yetindim. Kulağıma eğilip "İstersen bara geçelim bir şeyler ısmarlayıp orda da biraz sohbet ederiz ne dersin?" Diyip yüzüme bakmaya başladı. Hep derdin güzelliğim benim lanetim diye ama şuan görüyorum ki bu çocuğunda laneti yakışıklılığı! O dolgun dudaklar, parlayan gözleri, kulağıma eğildiğinde ki boynum gelen nefesi, kendi kokusu beni benden alıyordu. İstemsizce dudaklarımı ısırıp başımı aşağı yukarı salladım.

~

Bara doğru geçip oturup konuşmaya başladık. "Orada ki yardımın için teşekkür ederim ama gerek yoktu ben kendimi koruyabilirdim!" Diye çıkıştım adama. Şaka mısın Eda? Gerçekten mi? Bir de dövseydin adamı. Yahu adam sana yardım etmiş zaten sarhoşsun neyin havasındasın hâlâ!

Gülümseyip bana elini uzattı "Ben Burak" uzattığı eline bakıp bende elimi uzattım ve ismimi söyledim. Kulağıma eğilip İsmin kadar güzelsin Eda diyip fısıldadı. Kalbim yerinden çıkacak gibiydi. TANRIM BANA BİR ŞEYLER OLUYOR LİBİDOMDAN DOLAYI MI BİLMİYORUM AMA  ÇOCUK BENİ BENDEN ALIYOR! Zaman geçtikçe sohbet ediyorduk sohbeti gerçektende çok iyiydi. Sabaha kadar konuşsa oflamadan dinlerdim. "2 dakika içerisinde geliyorum buradan ayrılma ya da ayrıl sen bilirsin bir sapık olayı daha yaşamaman için söylüyorum" diyip yanımda kalktı.

Kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Barmen'e direk '5 shot' dedim. Hepsini hızlı biçimde kafama diktim. Yaptığım tehlikeliydi belki beni eve atıp ırzıma geçecekti bilmiyorum ancak bunu yapmasaydım kalbim durabilirdi. Biraz olsun rahatlamak istedim. Yanıma tekrar oturduğunda elini yüzümün önünde salladı. Sanki ağır çekimdeymiş gibi görüyordum elini. Biraz daha sohbet ettik. Kendisinin ülkenin en iyi hastanesinde bir cerrah olarak çalıştığını öğrendim.  Nadir rastlanan bir durumdu bu. Hem zeki, hem yakışıklı.

Siz benim lisede ki halimi görseniz tam bir inektim evet zekiydim ama 'banane çirkinsem çirkinim' diyip güzelliğimi saklardım. Aptal kafam niye öyle bir salaklık yaptıysam. Gerçi konumuz bu değil. Bir dakika bizim konumuz neydi? Ya bu çocuk aklımı başından alıyordu. Ya da içkiden dolayı bana bir şey oluyordu. Sıkılmadan kahkaha atarak sohbetimize devam ediyorduk bir yandan da içiyorduk. Boğazımdan yukarıya bir şeyin yükseldiğini hissettim.

Elimi ağzıma götürdüm. Tuvalete gitmeye kalksam kesinlikle yere kusardım. Burak'da bunu farketmiş olacak ki bara uzanıp buz kovasını aldı. Önüme koyar koymaz içimdekileri kusmam bir oldu. Burak saçımı tutuyordu. Kusmam bitince bir elime peçete diğer elimede su verdi. İlk su içip ağzımda çalkalayıp tükürdüm, sonrasında ise peçeteyle ağzımı sildim. Yüzüne mahçup bir şekilde bakıyordum. Utandığımı anlamış olacak ki "Sorun değil, okadar içmeye bile iyi dayandın"  diyip güldü. Bende güldüm. Ama hala kendime gelemedim. "Uyumam gerek" dedim. Gözlerim yavaşça kapanıyordu. En son hatırladığım şey ise yunan heykeli olan Burak'ın "Evin nerede? Adresini verebilir misin? Telefon şifren ne?" Diyişiydi. Gerisi karanlıktı.

~ İki arkadaşta eve atılıyor canlarım. Gerçi onlarında canına minnet. Biri mafya lideri diğeri çok ünlü ve başarılı bir cerrah. E bu gücün yanında bir de yakışıklı olunca baldan tatlı sonuçta ama değil mi? Bu bölüm biraz kısa oldu am diğer bölümü Ateş ve Burak'ın ağzından okuyacaksınız.