10. Bölüm KAYIP

5.2K 153 10
                                    

ATEŞ;

Burak ile oturmuş viskimizi yudumluyorduk. Sigara yakıp Ada'yı düşünmeye başladım. Küçük bir kız kalbimi nasıl bukadar hızlandırabilir? Onun yanında bambaşka bir kişiye dönüşüyordum. Başlarda bunu hazmedemesem de zaman geçtikçe bu duyguları kabullenmeye başladım. Burak bile bu değişimin farkındaydı. "Ateş nereye daldın böyle?" Kendime gelip yüzümü Burak'a çevirdim. "Kafam çok karışık" Burak gülmeye başladı. "Onun farkındayım. Bunca yıldır arkadaşız seni ilk defa böyle görüyorum. Bu kafa karışıklığını Ada'ya bağlıyorum, doğru mu?"

Burak benim yıllardır tek yakın arkadaşım. Bende ki değişikliğin o da farkında. Sadece o değil, korumalarım yer altı dünyası, çevremde ki herkes. Bir tek ona karşı bukadar sakinim, yumuşağım. İşin en garip tarafı ise bu durumdan hiçde şikayetçi değilim. "Benimle uğraşma! Sanki senin durumun benden farksız!" Burak kahkaha atıp "Doğru diyorsun. Aklımdan o kızıl saçları çıkmıyor. Farklı hissediyorum." Elimi omzuma koydum. "Duygularımız karşılıklı kardeşim. Bugün Ada ile konuşacağım. Ona karşı hislerimi açıklayacağım" Burak şaşkın şaşkın yüzüme bakmaya başladı. "Sen ve hislerini açıklamak? Bu sözleri sendrn duyacağımı hiç beklemezdim kardeşim", "Başta kendime yediremedim. Kabullenmek istemedim. Bu durumdan nekadar kaçmak istesemde, kaçamadım, kabullendim. Bu kadın beni mahvediyor", Burak tebessüm edip "Eda aklımı başımdan alıyor. Hastalarla ilgilenirken bile o aklıma geldiğinde durduk yere tebessüm ediyorum. Hastanedekiler yakında deli olduğumu düşünecek. Ona açıldığım zaman onunda bana karşı boş olmadığını farkettim. Nekadar mutlu olduğumu anlatamam sana"

Tebessüm ettim. Tam ağzımı açıp bir şey diyecekken telefonum çaldı. Ahmet arıyordu. Korumalar arasında en güvendiğim kişiydi Ahmet. Telefonu açtım. "Abi kızlar okulda yok. Okuldan kaçmışlar" bir hışımla ayağa kalktım. "NE DEMEK OKULDAN KAÇMIŞLAR LAN NE DİYORSUN SEN?!" , "Abi yemin ederim ki yoklar her yere baktık. Kamera kayıtlarını izledik, okulun arka kapısından gizlice çıkmışlar" bağırarak "BANA BAK O KIZLARI BULUN YOKSA ÖLÜMLERDEN ÖLÜM BEĞENİN! O KADAR ADAM 2 KIZA SAHİP Mİ ÇIKAMIYORSUNUZ LAN!" diyip telefonu kapattım.

Burak hızlıca yanıma geldi "Abi ne oluyor?" Sinirden yüzümü sıvazlamaya başladım "KIZLAR YOKMUŞ OKULDAN KAÇMIŞLAR! AMAÇLARI NE BUNLARIN AMINA KOYAYIM!", Burak kaşlarını çatıp "Abi hadi gidelim onları bulmamız gerek". Bir hışımla mekandan çıktık. Arabalarımıza binip hızlıca yola çıktık. Aramadığımız yer kalmadı. Telefonlarını kapattıkları için gps den de bulamıyorduk. En son sahile gitmişler. Etrafta ki kamera kayıtlarını izlemeye başladık. Araçlar önünü kesip, kızları bayıltıp kaçırdıklarını gördük.

5 saat geçti..Kocaman 5 saat. Yer yarıldı içine girdiler sanki. Tek bir iz bile yok. Aklımı yitirmek üzereyim. Ya Ada'nın başına bir şey gelmişse? Kapı aniden açıldı. "Abi kızları bulduk! Plaka Mehmet HAZAR'a aitmiş!" Plakanın kime ait olduğunu öğrendiğim vakit kan beynime sıçradı. Kumarhanem de bana borcu olan orosbu çocuğu Mehmet HAZAR' a aitmiş. Korumalara dönüp "ULAN OROSBU ÇOCUKLARI DÜŞMAMLAR ÇEVREMİZDE DOLANIYOR SİZ MAL GİBİ ETRAFA BAKIYORSUNUZ! O KIZLARIN BAŞINA BİR ŞEY GELMİŞ OLSUN SİZİ İŞKENCE EDEREK ÖLDÜRÜRÜM!" Bir hışımla arabaya bindik. İstanbulun biraz dışarısında bulunan ıssız bir yerdi. Korumalara dönüp "Siz arkadan dolaşacaksınız. Biz ön taraftan gireceğiz ÇABUK!" Torpidoda ki silahı çıkartıp Burak'a verdim. Belimde ki silahı alıp kenardan dolanıp kapıda ki adamları öldürdük. "Burak, sağ taraftan git!" Burak koşarak sağ tarafa gidip adamları öldürmeye başladı. Etrafı kolaçan ederek yavaşça ilerlemeye başladım. "Oooo kimleri görüyorum. Ateş KARAHANLI. Hoşgeldiniz" diyip kahkaha attı. Direk silahımı ona doğrulttum. O da aynı şeyi yapıp bana silahını doğrulttu. "Orosbu çocuğu Ada nerede!" Sinsi sinsi sırıttı "Kendine layık bir kız bulmuşsun sonunda. Senin gibi sivri dilli. Ama itiraf etmeliyim ki tatı çok güzeldi. O kalçası dolgun göğüsler, dudak-" havaya ateş edip silahı tekrar ona doğrulttum "ULAN OROSBU ÇOCUĞU ONA DOKUNDUYSAN SENİ GEBERTİRİM. ADA NEREDE ?!" Beni delirtmek için neler diyeceğini çok iyi biliyordu. "Tadına bakıp kenara fırlattım" kahkaha atmaya başladı. "LANN!" silahı benden önce davranıp ateş etti. Kolumu sıyırdı. Silahı tutan eline ateş ettim. Yere düşünce üstüne gidip yumruklarımı suratına geçirmeye başladım. "ÖLME SAKIN SENİNLE İŞİM BİTMEDİ! ÖLMEK İÇİN YALVARACAKSIN BANA DUYDUN MU LAN?!" Adamlarımı çağırdım "Bu piçi alın, ölmesin. Depoya götürün"

 İSMİ LAZIM DEĞİL Where stories live. Discover now