Ta Uzak Yollardan

3.7K 238 7
                                    

Sarp'tan

Gözüm kapıda Kayrayı bekliyordum. Ellerimle direksiyonda tempo tutarak çaldığım şarkılardan bir "heyecandan ölürken dinlenecek şarkılar" playlisti oluşturmuş gibiydim.

Neler konuştuklarını çok merak etsem de Aynur Hanımla yüzyüze gelmek istememiştim. Abime güveniyordum, başarılı bir avukat olarak suçlunun üzerine yeterince gittiğine inanıyorum üstelik Ceyla da çok öfkeliydi annesine.

Kendimce yaptığım fedakarlıktan dolayı teşekkür ettikten birkaç dakika sonra, salaklığım yüzünden bana saydırmaya başlamışlardı. Ama olsun bu çifti seviyordum.

Her kapı açılışında heyecanlanmaktan vazgeçememiştim 1 saattir. Birkaç dakika önce bir hışımla mekandan çıkan Burcu ise bekleyişimin sona ereceğinin ispatı gibiydi.

Abimin arabasında olduğumu hatırlatırcasına onların şarkısı çalmaya başladı.

Ta uzak yollardan
Koştum geldim senin kollarına
İçimde yanan hasretinle ben
Baktım durdum senin yollarına
Sensizlik bir ölüm sanki

Bir süre daha derin nefesler alarak bekledim. Ve Kayra tedirgin bakışlarla kapıda göründü. Sanki onu her zaman burada bekliyormuşum gibi sağa çevirdi bakışlarını ve göz göze geldik.

Hayatınızın dönüm noktası olduğunu anladığınız anlar vardır ya onlardan birini yaşadığımı hissettim.

Bir rüzgardı esen, ayrılıklarda bizi kahreden
Gözlerimde tüten bir aşktın sen
Yıllar yılı bitip tükenmeyen
Çok özledim seni ben

Özlemden içimden taşan duygularım gözyaşlarımla dünyaya karıştı. Kayranın da aşık olduğum mavi gözleri de dolu doluydu.

Donup kaldığımdan koltuğumdan kalkamadım öylece oturmuş sevgilimi izliyordum sadece. Kayra bana fırsat bırakmadan koşup kapıyı açtı ve koltuğa geçip oturdu.

Etrafın kalabalık oluşunu umursamadan boynuma sarıldı.

Haykırsam göklere

Artık yanımda beni benden çok seven

Dünyalar benim olsa yine de istemem

Yalnız sensin benim yüzümü güldüren

"Sarp ben bilemedim düşünemedim... annem...hem sen beni nasıl bırakırsın.. affetmemem lazım seni...çok özledim... Kokunsuz nasıl yaşadım ben" hıçkırarak ağlıyordu çocuk yarı anlamlı yarı anlamsız cümlelerle konuşmaya çalışıyordu.

Sarp hepsini anlıyordu ama. Sevgi dili denen şeyle ve ortak acılarla bütün gel gitlerini, duygularını,aşkını anlıyordu sarışının.

"Kayram sevgilim, sakin ol lütfen. Çok ağır geldi yaşadıkların biliyorum. Bana bu konunun acısı daha tanıdık artık. Seni toparlama görevi de bana ait o yüzden. Her şeyi konuşacağız tamam mı gittiğimiz yerde? Sakin ol ve o güzel gözlerini ağlayarak acıtma"

"Buradan gidelim önce"diyerek kemerini bağladı ve yanağına hızlı bir öpücük kondurdu çocuğun.

Kayra sevinç,hayal kırıklığı ve öfkeyi aynı bedende dengelemeye çalışırken yorulduğundan teslimiyetçi bir hale geçti söylenenlerle. Sakinleşti ve Sarpın güvenli tavrına bıraktı kendini.

Yol boyu sevgilisinden alamadı gözlerini sarışın. Neler üstlenmişti neler duymuştu Sarpı. Direksiyondaki ellerini izledi çocuğun, kendi vücudunda gezdikleri zamanı anımsadığında vücuduna yayılan ısıyı hissetti. Araç kullanırken hafif çattığı kaşlarına baktı. Güzel yüz hatlarını tekrar tekrar inceledi. Fotoğraflar ne yetersizmiş iyice anladı Kayra

Sessizliği artık tedirgin edici bir hal alınca Sarp ona döndü.

"İyi misin?"

"Hıhı. Nereye gidiyoruz?"

"Aslında sürprizdi ama bugün hiç kıyamıyorum sana merakta bırakmayayım"

"Kaçırıyorum seni. Yazı tatilsiz geçirdik. Eylül ayı en güzel zamanları bence zaten. Çeşme'ye gidiyoruz"

"Ne? Sarp gömlek ve kumaş pantolonlayım şu an."

"Yavruum buna mı takıldın? Ablanın zevkine güven, valizin bagajda. Hem o gömlekle ve pantolon üzerinde çok az kalacaklar hiiç düşünme sen bunları" diye göz kırptı

Duyduklarıyla şok da olsa keyifle toparlandı Kayra. "Her şeyi düşünmüşsün. Sen bunlarla uğraşırken ben 1 haftadır senden mesaj bekliyorum piç" diyerek karnına, şaka kriterleri için biraz fazla şiddette, bir yumruk geçirdi sevgilisinin.

"Normale dönüş hızını abartmadın mı Kayracım"dedi Sarp karnını ovuşturarak. Gülüşerek huzurlu yolculuklarına devam ettiler.


Aşk Kaç Beden Giyer (BxB)Where stories live. Discover now