23. bölüm

10.8K 958 408
                                    

[Jungkook]

Annem ve babam sinir ve şaşkınlıkla bir bana birde Taehyung'a bakıyordular. Şaşkın olmalarının sebebini anlıyordum: benden asla böyle bir şey beklemiyordular. Ben hep iyi çocuk olmuştum çünkü.

Gerçi ben de Taehyung'u tanımazdan önce sevgili yapma, sevişme gibi şeylere pek ilgi duymuyordum. Tek isteğim ailemin istediği gibi bir çocuk olmaktı.

"Jungkook kaplanı gönder. Seninle ailecek sohbet edeceğiz." babamın dedikleriyle üzgün bir şekilde Taehyung'a dönmüştüm. Gitmesini istemiyordum.

Yine de boyun eğerek içime kaçmış sesimle "Taehyung..." dedim. "Sen git ben sana sonra yazacağım tamam mı?"

"Emin misin?" diyip avuç içlerini yanağıma bastırmıştı. "Kalmamı söylersen kalırım Kook."

"Eminim canım git sen." dememle kararsız bakışlarını bana yollasa da sözümden dönmediğimi gördüğü an yenilgiyle omuzlarını düşürmüş ve eşyalarını toparladıktan sonra evden çıkmıştı.

Artık anne ve babamla yalnızdım.

"Sen böyle biri değildin." annemin bana doğru yakınlaşmaya başlamasıyla içgüdüm bana geri addım atmamı söylemişti. Yaptım da.

"Büyük şehirde yaşamak bozdu seni. Zaten hata bizde, seni buraya göndermemeliydik." son dediği cümleni sanki kendine söylüyormuş gibiydi.

"Anne inan bana sevgili yapmamın derslerime hiçbir etkisi olmadı. Ben hâlâ okulun en başarılı öğrencisi Jungkook'um."

Keskin bakışlarını üzerime dikip bir kaç saniye baktıktan sonra "Odana git." diye mırıldanmıştı. "Bu yaptıklarının cezasını düşüneceğim. Buraya gelmen için sana sunduğum ikinci şarta uymadın."

Annem Seule gelmem için karşıma iki şart koymuştu. İlki notlarımın hep yüksek olmasıydı, ikincisi ise sevgili yapmamamdı.

Ve ben ikinci kurulı bozmuştum. Pişman mıydım? Hayır.

Derin bi nefes alarak odama doğru ilerlemiştim. Anneme karşı gelip aramızdaki gerginliğin daha da artırmanın manası yoktu. Yenilen yine ben olacaktım.

Odamın kapasını kapatıp kilitlediğim gibi kendimi yatağa yüzüstü bırakmış cezamın ne olacağını düşünmeye başlamıştım.

Bu düşünceler ağrıyan vücudumla son bulmuştu. Her ne kadar Taehyung krem sürmüş olsa da etkisi geçmiş olmalıydı.

Bu yüzden sızlanarak ayağa kalkmış ve dolaptan kremi alarak boynuma göğüslerime ve diğer ağrıyan bölgelerime sürmeye başlamıştım.

Odamda öylesine bir kaç saat takıldıktan sonra annem aşağıdan bana seslenmeye başlamıştı. Demek ki bana ne ceza vereceklerini kararlaştırmıştılar.

Aşağıya indiğim gibi babam kararlı sesiyle "Eşyalarını topla. Busana dönüyoruz." demişti. Gözlerimi şaşkınlıkla büyüterek onlara bakmaya başlamıştım. Hayır hiçbir yere gitmiyorduk. Ben bu liseyi kazanmak için gece gündüz demeden çalışmıştım.

Bunları geç en yakın arkadaşlarım, sevgilim hepsi bu şehirdeydi. Onları bırakmak istemiyordum.

Hâlâ öylece dikildiğimi gören annem söylenmeye başlamıştı. "Ne duruyorsun git ve hazırlan!" otoriter çıkan sesi ilk defa bana işlememişti.

"Hayır gitmiyorum. Ben liseyi de universiteyi de burda okuyacağım."

"Öyle birşey olmayacak." annemin odama doğru ilerlemesiyle ben de peşinden gitmeye başlamıştım. Dolabın aşağı kısmındaki valizi yatağa fırlatmış kiyafetlerimi rastgele bir şekilde valize fırlatmaya başlamıştı.

OPPOSİTE - TAEKOOKWhere stories live. Discover now