Seni Sevebilir miyim?

15.Bölüm:şenlendirmeniz lazımdı!

Sevmek insanın temel ihitiyacıdır. İnsanlar sevmeye başladıklarında bir şeylerin farkına varmaya başlarlar aynı zamanda. Sevmek hayata anlam katmaya başlar. Bir şeyler değer kazandıkça sevilmeye başlar. İnsanların en sevdikleri renk, en sevdikleri roman, en sevdikleri şarkı, en sevdikleri filmler vardır. İnsanlar yaşamak için bir şeylere değer verirler. Yaşam anlam kazansın diye...

Şarkı bittikten sonra Kerem başka bir şarkı başlamasın diye sistemi tamamen kapatmıştı. Tamam bu bir utanç kaynağıydı inkar edemezdim. Ama utanmamak adına şarkıyı onun açtığını kendime hatırlattım hemen ve bu biraz olsun beni rahatlatmıştı fakat neden şarkının en anlamlı yerinde şarkıya eşlik etmiştim ki? ahh! doğruya ben tam bir aptalım. Her zaman küçük bir kız çocuğu gibi davranıyorum. buna artık bir son vermem gerekiyor ama ben bir türlü başaramıyorum. Kesinlikle salağın tekiyim ben. Başka bir açıklaması yok! Salaklığın kitabını yazabilirdim ve eminim tüm salaklar bu kitabı okuyup kendini akıllı sanmaya başlardı. Az önce yaşadığım salaklığın ötesinde birde öz güven patlamasıydı. Aslında son zamanlarda öz güvene ihtiyacım olduğu doğruydu. Ama yanlış zamanda ortaya çıkması yanlış oldu ve bu da kendimi salak hissetmem için iyi bir sebep.

Kafam karman çorman. Sanki kafamın içinde bir savaş var fakat savaş öyle iki farklı ırk yada ülke arasında değil kocaman bir dünya savaşı katılmayan ülkede yok mübarek! Hayvanlar bile savaşıyor kafamın içinde. Bir fil ile orangutanın savaşı bile var. Birazdan ayağa kalkıp arılar ve ayılar ayrılsın biriniz ufak biriniz büyük orantısız güç var diyerek haykırıcam ama tabii ki yapmıyorum. Salağım ama ileri derece değil ki şizofren hiç değilim. Aslında hayatımın bir döneminde şizofren olup olmadığımı çok sorguladım belki bunların hiç birisi olmamıştır diye çok umut etmiştim. Fakat bu düşüncelerim iki gün düşünmekle birlikte hemen uçup gitmişti. Çıkış yolu arayıp bulamamkdı benimkis,. Farklı şeyler düşünerek acımı hafifletmeye çalışmıştım. Hayatımın sorunlarımla başa çıkamadığım zamanlarında hep kaçmıştım. Hayatımın her köşesinde düşünüp kendime eziyet edemezdim. Fakat bir zaman sonra artık acı çekmemeye başlamıştım. Şimdiyse acı çekmem için farklı nedenlerim var. Kerem'i sevmek gibi. Kerem'i sevmek güzel bir duygu olmasını yanında 8,5 aylık bir acı vermişti bana şimdiyse söyleyemedikçe acı çekiyorum. Zavallı gibiyim sevmek beni güçsüz kılmaya başladı. Bunu fark ettiğimde değişmediğimide fark etmiştim değişmiyordum sadece aşık oluyordum ve bunu engelleyemiyordum. Aşk kapılarınızdan sızmak ister kendini zırhlarla bezemiş olanlar içinse zırhlarını inceltmek için hain planlar kurar. Zırhlar inceldikçe aşk içeri doğru sızmaya başlar. Ve artık zırhınızı özel bir kalkanla da sarmış olursunuz. Aşk la birlikte gelen Cesaret ki ben buna aptal cesareti diyorum. Eskiden aşka inanmazdım çok da eski değil aslında daha 8,5 ay önce inancım yoktu ve 8,5 ay içinde aşka inanmaya başlamamla aşık olduğumu anlamam bir olmuştu bir de aksi gibi yanımda o yokken ona aşık olmuştum.

Kerem benim artık vazgeçilmezim diyemem ben onu sevmeye başladığımda o yanımda yoktu ve ölmemiştim ve tekrar giderse de ölmezdim fakat 8,5 ay boyunca olduğumdan daha beter olacağım kesindi. Aşk böyle bir şeydi işte en azından şuana kadarki gözlemlerim bu yöndeydi. Biri birini sevmeye başladığında güçlenirdi fakat onsuz yaşayamayacağını düşünürdü. Ben yaşıyordum işte hala tabii buna yaşamak denirse. Onun beni sevmediğini bilmek yıkıcı bir durumdu ama ben bu dünyada birçok şey atlatmıştım eminim bunu da atlatırdım. Beni severse severdi sevmezse de yakınlarımın başı sağ olsun. Bende yaşayan ölü dünyasına hoş gelirdim ki zaten o yolu hızlı ve uzun adımlarla yürüyordum.

Şuan oturmuş televizyon izliyoruz. Hayır televizyon izlemekte sıkıntı yokta bir belgesel kanalı izlemek saçma işte. Ayrıca hadi ben utancımdan sustum sen neden sustun Kerem? anlatsana biraz bende rahatlarım belki böylece. Dayanamayıp mutfağa gittiğimde hemen ketıla su koydum. Kahve içmek iyi gelebilirdi. hayır iyi gelebilir değil kesinlikle iyi gelir. Uzun zamandır kahve dışında çok nadir başka içecek içiyorum ki uzun zaman dediğim yıllar oluyor. Kahve bende tutku gibi bir şeydi zaten. Kitap okumak, müzik dinlemek gibi bir tutku.