GELECEĞİNİ YAZMAK

25.Bölüm

Toprak'ın ağzından

İkizimle konuşup , ne kadar istemesem de , askeriyede buluşmaya karar vermiştik. Evden çıkıp askeriyeye sürdüm. Varınca kapıdaki askere Karmen ile görüşmek için geldiğimi söyledim. Ama Karmen göreve gitmişti ve beni içeri almamışlardı. Tam eyvallah diyip gidiyordum ki onu gördüm , oteldeki kadını. Arabasından inip içeri girecekken bir anda arkasını döndü. Ona baktığımı hissetmiş miydi?

Bana bakınca samimi olduğunu düşündüğüm bir gülümseme sundum. İnşallah başka bir şey anlaşılmamıştır. Beni tanımış olacak ki kapıya doğru yürüdü. Kapıya gelince,

"Tekrar karşılaşmayı beklemiyordum." dedi ve elini uzattı. Bende elimi uzatıp elini sıktım.

"Bende sizi burada görmeyi beklemiyordum desem yalan olur. Ne de olsa Ateş sizin abiniz değil mi? Ona geldiniz diye düşünüyorum." elini çekip konuşmaya başladı.

"Evet abim için geldim ama yokmuş bende albay ile konuşacaktım. Siz neden geldiniz de sizi içeri almadılar."

"Bende birine bakmıştım ama o da yokmuş o yüzden giremedim." duygularını iyi saklıyordu. Ne düşündüğünü kestiremiyordum. Yanımdan uzaklaşıp kapıdaki askere birşeyler söyledi. Asker onay verip bana kapıyı açtı. Bunu neden yapmıştı ki şimdi? Yanıma gelince,

"Neden kapıyı açmasını istedin? Hem nasıl açtırdın?"
biraz daha yaklaşıp,

"Hayatımı kurtardığını düşünürsen neden yaptığımı anlarsın. Karşılaştığımız sürece bunlara alış, bir süre için." teşekkür etme şekli miydi bu?

Beni beklemeden arkasını dönüp yürümeye başladı. Arkasından gittim bende. İçeri girince o albayın odasına girdi bende bekleme odasına gittim. Belki tim buradadır diye şansını denedim ama içerisi bomboştu. Bir süre sonra ben içerideyken kapı çalındı ve içeri o kadın girdi. Adını sormayı unutmuştum.

"Senin nerede olduğunu sorunca buradadır dediler." kafamla onay verip çıktım odadan.

"İşini hallettin mi?"

"Evet hallettim." yandan bana baktı. Birşey soracağımı anlamıştı.

"Ne soracaksan sor. Cevap veririm."

"Adın neydi?" sorumla durup bana baktı. İlk başta duygularını gizlese de şuan anlaşılıyordu.

"Adım Eva. Senin adın?" dedi ve yürümeye devam etti. Arkasından gidip,

"Toprak." dedim. Çıkışa doğru gelmiştik ki biri bana çarptı. Asker üniforması vardı üzerinde bu yüzden pek dikkat etmemiştim. Ama kadın bana çarptıktan sonra önümde durmaya devam etti.

"Merhaba ben yeni geldim de Kartal timi nerede biliyor musunuz? Diğer askerlere sordum sizin bilebileceğinizi söylediler. Karmen komutanla da yakınmışsınız." böyle birşey beklemiyordum. Galiba bazılarının gözünde problem vardı da bizi başka türlü yakın sanmışlardı.

"Kim dedi bunu?"  galiba biraz fazla bağırmıştım bu yüzden de kadın şaşırmıştı. İkizim hakkında böyle ileri geri konuşmalar olması sinirlendirmişti. Kadın şaşkınlığını attı ve,

"İleride oturan komutan söyledi. Daha kimseyi tanımadığım için adını bilmiyorum." biraz etrafına bakındı ve devam etti.

"Pek iyi bir tanışma olmadı galiba. Tekrar başlayalım. Ben Devrim. Kartal timine geçici olarak atandım." dedi ve elini uzattı. Elini sıkıp,

"Bende Toprak ve Kartal timi şuan görevdeler."

"Tamam o zaman bende odama geçeyim. Tanıştığıma memnun oldum Toprak." dedi ve içeri girdi. Garip bir kızdı. Kızla konuşurken Eva'nın varlığını unutmuştum. Ona dönüp baktığımda telefonuyla ilgilendiğini gördüm. Ama biraz sinirli gibiydi.