Mektup

HOŞ GELDİN PARTİSİ

Eve döneli 1 hafta olmuştu hala hiçbir şey hatırlamıyordum ama hayatıma alışmıştım. Emre bana çok yardımcı oluyordu sürekli birlikteydik, bana çok yakındı ve bu gitgide hoşuma gitmeye başlamıştı. Bugünde benim için düzenlediği hoş geldin partisi vardı. Aslında ben istememiştim ama o benim kendime gelmem için güzel olabileceğini düşünmüştü ve bende kırmamıştım. 

Şuan odam da bana aldığı yeni kıyafetleri yerleştiriyordum. Hepsi çok pahalıydı ama Emre para konusunu açmamam ile ilgili ciddi bir konuşma yapmıştı . Bu akşam giyeceklerimi birlikte seçmiştik. Çok kalabalık bir parti olacaktı çünkü Emre'nin konukları da gelecekti. Bu yüzden şık bir şeyler seçmiştik. 

"Ne düşünüyorsun böyle?" 

Emre'nin sesiyle arkamı döndüm kapıya yaslanmış beni izliyordu

"Hiç, kıyafetlerimi yerleştiriyordum" dedim gülümserken. Yaslandığı yerden ayrılıp yanıma geldi ve ellerini yüzüme yasladı 

"Seni yeniden bu evde görmek o kadar güzel ki anlatamam." dedi alnımı öperken. Bu söylediğiyle gülümsemem daha da artarken yüzümü ellerine yasladım

"Bu hareketlerin bana eski anlarımızı hatırlatıyor, eskiden de kedi gibi yüzünü ellerime yaslardın tek fark sonrasında beni öpmen ama galiba bunun için daha erken" dedi yüzüme yaklaşırken.

"hmmm öyle mi yapardım" dedim şımarık bir şekilde. Kafasının yavaşça salladı ve bana daha da yaklaştı. Bende ona yaklaştığımda dudaklarımız birbirine değmişti, kalbim delicesine atarken daha da yakınlaşmıştık. Ellerini belime sardığında bende ellerimi yüzüne çıkardım. Hiçbir telaşımız yoktu sadece öylece duruyorduk, Emre üst dudağımı dudaklarının arasına aldığında bende ona eşlik ettim.

Tam o sırada kulağıma bir uğultu girdi, kapalı gözlerimin önüne başka bir adam düştü. Kumral uzun saçları yüzüme değdi, ela gözleri gözlerimi buldu. Tanıdık yüzü sanki vücuduma bir ferahlık verdi, bir aidiyet duygusu sardı bedenimi. Kalbim hızlandı, nefesim sıklaştı ve bu beni rahatsız etmedi sanki ona aitti bedenim.

Gözlerimi açtığımda karşımdaki adamla hayal kırıklığı girdi bedenime, o değildi. Emre'den aniden uzaklaştığımda bana şaşkın gözlerle baktığını gördüm.

"Çınarım iyi misin?" dedi bana yaklaşırken. Midemdeki bulantı, sesiyle daha da artarken odanın içindeki banyoya koştum. Girdikten sonra kapıyı kilitledim ve klozete yöneldim. Oturup midemde ne var ne yok çıkardım ama midemdeki bulantı gitmiyordu. Kafamı kollarımın arasına alıp bir süre bekledim. Gözlerimi kapattığım an aklıma o adamla ilgili farklı bir anı geliyordu. 

Kapının önünde duran Emre'nin sesini duyuyordum ama cevap vermek istemiyordum.

"Çınar, aç kapıyı güzelim korkutuyorsun beni" 

Bağırarak söyledikleri beni kendime getirdiğinde ayağa kalkıp lavaboya yöneldim ve yüzümü yıkadım. Biraz daha oyalandıktan sonra banyonun kapısını açtım ve dışarda bekleyen Emre ile karşılaştım

"İyi misin? Ne oldu Çınar" 

"İyiyim sadece midem bulandı, sorun yok."  dedim yalan söyleyerek.

"Emin misin? Çok solgun gözüküyorsun" dedi inanmayarak 

"İyiyim sadece bir an midem bulandı" dedim ve yatağa yöneldim.

Oturup başımı dizlerime yasladım. Benimle birlikte yatağa oturan Emre saçlarımı okşamaya başladığında rahatlayacağımı düşünmüştüm ama dokunuşları sanki beni daha da geriyordu. Bir şeyler aniden yanlış gelmeye başlamıştı. Başımı ellerinden kurtardığımda Emre'nin tuhaf bakışları ile karşılaştım.