|8| Eşin

2.2K 169 84
                                    


Taehyung çalan telefon ile gözlerini homurdanarak aralamış ve arayana bakmadan telefonu kısık gözleri ile aralayıp kulağına koymuş.

"Hmm?"

"Kim Taehyung! Bu nasıl bir sorumsuzluk, bu nasıl bir rezilliktir!

Telefonun arka tarafından bağıran babasının sesi ile tamamen kendine gelen Taehyung yatakta doğrulmuş ve kendisine 'ne oluyor?' der gibi bakan sevgilisine dudaklarını 'sorun yok sen yatmaya devam et' şeklinde kımıldatmış ve yataktan kalkıp odanın balkonuna çıkmıştı.

"Sorun ne baba, bu saatte ne diye arayıp bağırıyorsun bana?"

"Sorun ne mi? Bir de soruyor musun Taehyung? Tanrım sen ne ara bu kadar sorumsuz oldun anlamıyorum.. Hemen kalk ve hastaneye gel Taehyung hemen!"

"Ah! Peki geliyorum."

Genç adam odaya tekrardan girmiş ve yatakta kendisine gülümseyerek bakan sevgilisinin yanına gidip dudaklarına sert bir öpücük bırakmıştı.

"Dün geceki eğlencemize devam etmek isterdim güzelim ancak şimdi duş alıp çıkmam gerek."

"Sorun ne Taehyung."

"Bilmiyorum gidince öğreneceğim bebeğim."

"Jeongguk ile ilgili bir şey değildir değil mi Taehyung."

"Saçmalama Jen o öldü onu ellerim ile öldürdüm."

"Ah.. Tamam tamam sadece bir paranoya işte."

"Korkma sevgilim o artık aramızda değil."

Taehyung sırıtmış ve kız arkadaşının dudaklarına bir öpücük daha bırakıp kendisini banyoya atmıştı."

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

Taehyung hastanenin önüne geldiğinde arabasını park etmiş ve arabadan indiğinde kendisini dehşete düşmüş bir ifade ile annesi karşılanmıştı.

"Taehyung! Senin burada ne işin var! Çabuk arabana bin ve kaç sakın babana gözükme yoksa hiçbir şey senin için iyi olmaz."

"Ne demek iyi olmaz anne?"

Taehyung derin bir nefes almış ve annesine bakmıştı.

"Taehyung kaç diyoru-"

"TAEHYUNG!"

İkili duyduğu Namjoonun sert sesi ile irkilmiş ve ona doğru bakmışlardı.
Ardından saniyeler içerisinde bay Kim burunlarının dibinde bitmişti.

"Ne senin olayın üstünü örtmene ne de senin hiçbir şey olmamış gibi kaçmana izin vermem."

"Oğlumu o omegaya yâr etmem Joon anlıyor musun!"

"Senin oğlun Jeongguk'a öldüresiye saldırdı ardından mühürleyip o evden siktir olup gitti."

"Oğlum yaptıysa haklı-"

"NE!? Neyin mühürlemesinden bahsediyorsun!? Jeongguk ne alaka!? Onun ölmüş olması lazım!"

"Nasıl Jeongguk'u öldürmeye kalkarsın Taehyung bilmiyorum ama şimdi yürü ve eşinin yanına git!"

"NE EŞİNDEN BAHSEDİYORSUN?!"

"NE EŞİNDEN BAHSEDİYORSUN?!"

Taehyung ve bayan Kim aynı anda seslerini yükseltmesi ile bay Kim öfkeli bir şekilde ikisine bakmış ardından gözlerini eşinin gözlerine kenetlemişti.

"Biricik oğluna Jeongguku mühürlemesini ben yada sen söylemedik sevgili eşim ancak şu an yapabileceğimiz hiçbir şey yok onlar artık eş."

Taehyung sinirden saclarını çekiştirmeye başlamıştı

"Sikeyim sikeyim gerçekten sikeyim! O benim kız arkadaşımı öldürmeye kalktı ve bende onu öldürdüm! Onu öldürdüm bunu eminim!"

"Gel ve eşini kendi gözlerinle gör Taehyung."

Bay kimin söylediği cümle üzerine genç delta sinirle hastaneye giriş yapmıştı ardından hasta kayıt bölümünün önündeki personelin yakasına sertçe yapışmış ve kendine doğru yaklaştırmıştı."

"Jeon Jeongguk hangi odada!"

"E-efendim.."

"Kekelemeyi kes ve bana cevap ver yoksa o dilini kopartırım!"

"123! E-efendim 123!"

Taehyung personelin yakasını sertçe bırakmış ardından hızlı bir şekilde asansörlerin önüne gelmişti.

"Sevgili eşin geliyor Jeongguk sabret bebeğim."

Taehyung gelen asansöre bindikten sonra 123 numaralı odanın olduğu kata gelmiş ve Jeonggukun odasına doğru ilerlemişti odanın önüne gelince birden odaya dalmıştı.

"Ah! Jeongguk~Sevgili eşim benim!

Jeongguk odaya aniden giren Taehyungu görmesi ile çığlık atmış ve üstündeki yorganı kafasına kadar çekmişti.

"G-Git! GİT BURADAN! H- HYUNG! Y-YOONGİ HYUNG!"

"Ah.. hadi ama Jeongguk benden neden korkuyorsun? Yarım bıraktığım işi tamamlarım diye mi?"

Taehyung Jeonggukun yanına gidip üzerindeki yorganı tek hamle ile çekip kenara koyduğu sırada yan taraftan yediği yumruk ile sarsılmıştı.

"Çek ellerini kardeşimin üzerinden!"

"Ne sikim yapıyorsun Yoongi!"

Taehyung yediği yumruğa karşılık olarak bir yumrukta kendisi atmıştı Yoongiye.

İkilinin yaka bağır birbirine girmesi üzerine Jeongguk da çığlık atmaya başlamıştı.

"DURUN! Y-YAPMAYIN! ABİMİ RAHAT BIRAK!"

Jeongguk yan taraftan aldığı su bardağını Taehyung'a doğru fırlatmış ve tekrardan çığlık atmıştı.

Jeongguk'un bu çığlıkları üzerine bay Kim odaya dalmış ve önce ikilinin arasına girerek kavga etmelerine engel olmuştu.

"İkiniz de beş yaşındaki kurtlar gibi kavga etmeyi bırakın ve hemen dışarı çıkın! Jeonggukun dinlenmeye ihtiyacı var. Jeongguk daha iyi bir hale gelince Kim ve Min ailesi olarak oturup konuşacağız ama simdi sırası değil. "

"Ama-"

"Ama-"

"Size dışarı dedim! Beni bağırttırmayın!"

İkili dışarı çıktığında bay Kim sakince Jeongguk'un yanına ilerlemişti ve yatağının kenarına oturmuştu.

"Korkma Jeongguk.. Sakinleş lütfen. Sakinleş ve uyu olur mu? Her şey en güzel sekilde olacak güven bana."

Bay Kimin konuşmasının ardından odaya görevli bir hemşire gelmiş ve genç omeganın serumuna enjekte ettiği enjeksiyondan sonra Jeongguk saniyeler içerisinde kendini uykunun kollarında bulmuştu."

_________________________________________

herkese selam biraz kısa oldu ama yapabileceğim bir şey yok malesef. sınav ayıma girmiş durumdayım yaklaşık 1 ay kadar bir süre bölüm atamayacağım muhtemelen bu yüzden şimdiden belirtmek istedim kendinize bu süreçte dikkat edin ayrıca dm kısmının açık olduğunu unutmayın buraya uğrarım sadece bu 1 aylık süreçte bölüm atamayacağım o kadar.

görüşmek üzere

-ander

𝑺𝒂𝒍𝒗𝒂𝒕𝒐𝒓𝒆/𝑻𝒂𝒆𝒌𝒐𝒐𝒌Where stories live. Discover now