45. Bölüm

38.2K 1.5K 236
                                    


Yazar Gözünden

İki ayrı timden iki grup Çağan'ın, eşini getirdiği kulübenin çevresinde, etraflarını saran düşmanla çatışıyordu. İşleri biraz zordu çünkü hem bu adamları yakalamaları gerekiyordu hem de ses çıkarmamaları... herkes ciddi anlamda Ahsen'in korkmaması için ses çıkarmamaya kararlıydı.

Karşılarındaki adamlar silahlıydı ama onların zor durumda kalmasının sebebi silahlı olmaları değildi ama bir yandan da silahlı olmalarıydı. Bunu daha net açıklamak gerekirse silahlı olmaları onları durduracak değildi fakat silahların patlamaması gerekiyordu çünkü Ahsen korkabilirdi. Bu yüzden düşman farkına varmadan onları durdurmak zorundaydılar.

Burak, yani Ahsen'in poşetlerini taşıyan iri adam karşısına çıkan üç adamı da yere serdikten sonra, "Abi bu terslikte bir iş var." dedi kısık sesle.

"Hakikaten bir iş var." dedi Tarık. Bu da markette yaşlı kadına kötü davranan adama haddini bildiren iri adamdı.

Bu sırada yanlarına Polat geldi. Yani yaşlı adamın çöp arabasını kaldırıma çıkaran iri adam. "Abi ben kuzey yönündeki göteleği tam öttürecekken öldü ya la bu." dedi.

"Lan dangalak, adam kendi kendine ölmüş gibi konuşmasana." diye fısıldadı Burak.

"Niye öldürüyorsun lan adamı." diye çemkirdi Tarık. Elinde olsa bağıracaktı ama fısıldamak zorunda olduğu için tepkisini yeterince belli edemediğini düşünüyordu.

Bu sırada Doğan onların düşmana görünmemek için saklandığı yere gelip diz çöktü. "Benim taraf temiz." dedi.

"Abi Burak diyor ki bu terslikte bir iş varmış." dedi Polat.

"Ne işi varmış lan?" dedi Doğan.

"Bunlar çok profesyonel. Çete, mafya gibi değil. Çağanın peşindeki adamlara benzemiyor." dedi Tarık.

"Evet onu ben de farkettim. Teoman'ın tarafındaki adam epey uzaktaydı. Ben onu gürültüsüz konuştururum diyordu şerefsiz. Biz bu tarafı koruyalım ondan haber bekleyelim."

Bu sırada Teoman zor durumdaydı. Aynı timde görev yaptığı şerefsiz götelekler onu bilerek Çağla ile göndermişlerdi. Yanlışlıkla asıldığı kadın askerle birlikte çatışmak zorunda kalıyordu onlar yüzünden.

"Sen dur ben hallederim." diye fısıldadı Çağla'ya.

"Komutanım, kadınım diye beni korumaya çalışmanıza gerek yok." dedi Çağla da fısıldayarak.

"Şimdi burada feminist muhabbetlere girmeyelim Çağla." dedi Teoman. "Bekle burada geliyorum."

Bu sırada Çağan ve Kenan hararetli bir tartışmaya tutulmuştu.

"Lan oğlum, neden öldürüyorsun adamı?'' dedi Çağan sabırlı olmaya çalışarak.

"Ulan götelek ben üç öldürdüysem sen beş öldürdün. Ne çemkiriyon lan bana." dedi Kenan.

"La havle." dedi Çağan. ''Ulan benim karım içeride öldürmeyip ne yapacağım?"

"Ne yani abi, şimdi senin karın içeride diye öldürmeye hakkın var da benim yok mu?"

Fısıldayarak tartışmaları o kadar komikti ki kulübede her şeyden habersiz uyuyan Ahsen bu hallerini görseydi gülmekten krize girerdi muhtemelen.

Bu sırada Polat pişkin pişkin sırıtarak yanlarına geldi. "Kalkın abi kalkın. Saklanmaya gerek yok. Hepsini hallettik." dedi.

"Sikerim oğlum böyle işi!" dedi Çağan. "Hepsini mi öldürdünüz? Oğlum hiç mi canlı yok lan?"

VATANIMSIN | Kitap OluyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin