ACIMASIZ KOCAM

14.Bölüm

Sabah gözlerimi çalan alırımla açtım. Ama bu ses benim telefonumdan gelmiyordu. Ahh doğru yaa aras bey daha akıl edip bana telefonumu vermemişti. Bir süre daha çaldıktan sonra aras kapattı ve yanımda doğruldu uyanmıştım ama gözlerimi açmak istemiyordum. Aras kalkıp banyoya gitti. Ve kısa bir süre sonra çıktı. Tabi bu sırada benim gözlerim hala kapalıydı. Yatağa iyice girip mayıştım.

Aras evden bi çıksın bende kalkacaktım. Biraz sonra aras odadan çıktı. Bende yataktan kalkıp pencereye koştum. Aras arabasına atladı ve evden ayrıldı. Bende banyoya gittim elimi yüzümü yıkadım ve mutfağa indim. Off cidden çok acıkmıştım.
Kendime bir mantarlı omlet yaptım ve çay demledim. Yemeğimi afiyetle yedikten sonra mutfak dolaplarını karıştırdım. İllaki bi abur cubur vardır dimi. Ahh ama maalesef bir çikolatadan başka bir şey bulamdım. Bende kiler dolabındaki mısırı çıkarıp onu patlatmak için tencereye döktüm. Mısırlar hızla patlarken  dolaptan kola çıkardım. Salondaki masaya mısırı ve kolayı getirdim. Elimdeki çikolatayı yerken Netflixten film arıyordum. En sonunda bir korku filmi açıp izledim.

2 saatin sonunda film bitti. Harika ve oldukça heyecanlı bir filmdi.
Aklıma gelen fikirle yediklerimi alıp mutfağa gittim. Kendime bir kahve yaptım. Kahve olurken ise bulaşıkları yıkadım. Ve mutfağı temizledim. O sırada kahvem oldu. Fincana doldurdum ve geçen gün kütüphaneden aldığım kitabı okumaya başladım.

Aniden zilin çalmasıyla yerimden kalktım ve duvardaki saate baktım saat daha 5'di aras bu saatte gelmezdi. Hızla merdivenleri inip kapıyı açtım. Gelen arastı. Ama neden erken geldi bu adam. Şaşkınlıkla arasa bakarken o ise hiç bişey demeden yanımdan geçip gitti. Bende arkasından odaya çıktım. Banyoya girdi ve bir süre sonra su sesi geldi. Bende kahve fincanını aldım kitabı yatağın yanındaki komidine bıraktım ve aşağı indim.

Sonra tekrar odaya çıkıp hala toplamadığım yatağı gelişi güzel topladım. Arkamı döndüğümde arkamda aras dikiliyordu. Korkuyla sıçrayıp bir adım geri gitmek istedim ama arkamda yatak vardı. Nerden gelmişti bu adam niye sessiz sessiz geliyordu. Off ödüm çıktı yaa.

Arasın yanından geçtim. Ve odadan çıkacakken sırtındaki izi gördüm. Uzun bir iz vardı sırtında.Daha çok bir bıçak izine benziyordu. Daha fazla izcelemeyip odadan çıktım. Mutfağa indim ve akşam yemeği hazırlamaya başladım. Yemeği hazırlerken mutfağa aras girdi. Dolaptan kahve çıkardı ve önüme doğru itekeldi.

"Bana kahve yap sert olsun!" dedi ve mutfaktan çıktı. Kahveyi yapmaya başaldım. Kısa sürede kahve olduğunda tepsiye koydum yanına bir bardak su koydum ve tepsiyi elime alıp salona yürüdüm.
Tapsiyi masanın ucuna bırakıp fincanı ve suyu masaya bıraktım. Tepsiyi elime aldım tam çıkacakken arasın sesini duymamla durdum.
"Bekle!"

Ona doğru döndüm ve nevar anlamında baktım. "Geç otur!"
Dedi karşıdaki koltuğa oturdum ve yüzüne baktım.

"Yarın evleniyoruz!Sabah makyajör gelecek ona göre hazırlan! Sonra düğün salonuna gidicez!" dedi gözlerimi devirmemek için kemdimi zor tuttum. Ben zaten bunları biliyordum.

"Biliyorum" dedim ve cevabını beklemeden kalktım ve mutfağa doğru yürümeye başladım.

"Ben sana git dedim mi!?!"
Bıkkınlıkla bi nefes verip ona döndüm.

"Bir daha ben sana git demeden gitme!! Yoksa senin için hiç iyi olmaz!!" dedi.
Mecburen kafamı olumlu anlamda salladım.

'' Tamam şimdi git!!"allahım salak yaa! Yemin ederim ruh hastası aptal herif! Sıkıntılı hastalıklı piç!
Tamam tamam aylin sakinim

Masaya sofrayı kurdum. Çorbaları böldüğümü gören aras masaya kendi yerine oturdu. Bende kendi yerime oturup yemeğimi yemeye başladım.
Sofradaki sessizliği bölen ise ben olmuştum.

"Telefonumu verirmisin artık aras" dedim. Başını kaldırıp bakmadı bile. Hiç istifini bozmadan yemeğini yemeye devam etti.

"Aras sana diyorum" dedim ve kara irisleriyle bana baktı.

"Telefonunu ne yapacaksın?" dedi sakince.

"Aramam gereken insanlar var. Beni merak etmişlerdir" dedim. Kaşığı kenara koyup arkasına yaslandı ve küçümser bir şekilde sırıttı

"Kimi arayacaksın? Seni bana parayla satan babanı mı? Yoksa seni bana parayla satan ve ayaklarımın önüne çöp gibi atan baban mı merak etti seni?" dedi. Sözleri kalbime hançer gibi saplandı. Gözlerim hızla doldu ve bir damla yaş gözümden firar ederek çeneme doğru yol aldı. Aras gözleriyle çeneme doğru süzülen yaşı takip etti ve alayla başını sallayıp yemeğine devam etti. Ben ise hala arasa bakıyordum. Kendime geldiğimde ise gözlerimi silip elime kaşığı alıp küçük yudumlarla yemeye başladım. Arasın yemeği bitince ağzını peçeteye sildi ve masadan kalkıp gitti. O kalkınca bende hemen masayı topladım. Mutfakta bulaşıkları yıkarken arasın sözleri kafamın içinde yankılandı. Ve kafamın içindeki o ses ortaya çıkıp bana yetersiz iğrenç bi insan olduğumu bağırdı. Gözyaşlarıma engel olamadım ve hıçkırıklarımı tutmaya çalışırken sessiz sessiz ağladım.Mutfağa aras aniden girince sustum ama gözyaşlarım hala akıyordu. Aras ağladığımı fark etmiş olacak ki bana bir süre baktı. Gözleri üstümdeydi biliyordum. Dolaptan bir içki aldı ve mutfaktan çıktı.

Sonunda mutfaktaki işim bitince salona  girip koltuğa oturdum. Boş boş duvara bakarken salona aras girdi. Bana doğru yaklaştı ve telefonumu uzattı. Ona şaşkınlıkla bakarken hemen elinden telefonumu aldım. Parmak iziyle telefonu açtıktan sonra ardı ardına mesaj bildirimleri geldi. Okuldan bir kaç arkadaşım vardı binlerce kez aramış mesaj atmışlardı. Hemen üst kata çıktım ve ecrini aradım. Ecrin okuldan en sevdiğim ve güvendiğim arkadaşımdı. Hemen onu aradım. Telefon ilk çalışta açıldı.

"NERDESİN KIZIM SEN YAA?!" Dedi ecrine başımdan geçen herşeyi anlattım. Şoke olmuş bir şekilde beni dinledi. Sonunda telefonu kapattım neredeyse 1 saat konuşmuştuk. Ecrinin sorusu aklıma takıldı.

"Eee okulun ne olacak Aylin?" demişti. Bilmiyordum işte bunu. Aşağı indim
aras koltukta oturmuş telefizyona bakıyordu. Benim geldiğimi anlayınca omuzunun üzerinden baktı. Gözlerimi ondan çekip duvardaki saate baktım. Saat on olmuştu bile. Arasla bu okul meselesini en yakın zamanda konuşmam lazım.

Bende tekli koltuğa oturdum ve arasın açtığı saçma filmi izlemeye başladım. Zevksiz ne olacak. Yarın arasla evleniyorduk. Ve içimden bir ses ben bu adamla evlendikten sonra bana daha çok eziyet edeceğini söylüyordu. Acaba kaçsamıydım ki. Aras uyuduktan sonra rahatlıkla kaçabilirdim. Ama korumalar onların sayısı gece olduğunda 2'ye çıkıyordu. Kendi kendime bi yol bulmaya çalışırken arasın beni izlediğini fark ettim. Başımı yerden kaldırıp bende ona bakınca yeşilerimle siyahları buluştu. Gözerimi tekrar kaçırıp televizyona baktım.

Bu evde illaki bi çıkış yolu vardır. Acaba sabah saatlerine kadar beklesem o zaman korumaların sayısı düşermi? Ahhh sanırım kaderimi kabullenmem lazım. Kimi kandırıyorum ki bu evden asla çıkamam. Beni buldukları anda aras beni öldürürdü. Hem hadi diyelim ki kaçtım. Nereye gideceğim kime saklanacağım. Arkadaşlarıma gidip onlarında başına aras gibi bir bela gelsin istemem. Babama? İşte bu gülünç gidip babama sakladığım anda zaten arasın beni bulmasına gerek kalmaz. Babam yine beni arasın önüne atar.

Aras televizyonu kapatıp odaya çıktı. Bende masanın üzerindeki içki bardağını alıp mutfağa koydum ve merdivenlere doğru ilerledim. Odaya girdiğimde aras giyinme odasında üzerini değiştiriyordu. Bende dolaptan şortlu pijama takımımı çıkarıp banyoya girdim. Giyinme odasında giyinemezdim orada aras vardı. Hızla üzerimi değiştirip elimi yüzümü yıkadım. Üzerimden çıkardığım kıyafetleri de kirli sepetine attım. Banyodan çıktığımda aras çoktan yatağa girmiş yüz üstü yatıyordu. Bir elini yastığın üstüne koymuştu. Diğer elinide yastığın altına. Erkekler nasıl böyle yatıyor anlamıyorum. Bence uyumak için çok rahatsız edici bi pozisyon. Eğer ben öyle yatarsam bir süre sonra kolum ağrır.

Her neyse. Gidip ışığı kapattım ve bende yatağa girdim. Sabah büyük gün. Ne büyük gün ama. Uyku beni içine çekerken kendimi uykuya teslim ettim.

______________________________

Yeni bölümmm geldiiiii.

Umarım beğenirsiniz.
Eğer bölüm geçiktiyse özür dilerim.

Destek olmayı unutmayınn✨

Gelecek bölümde görüşmek üzere🧡