0.9

458 69 2
                                    

Gecenin ilerleyen saatlerinde boğazında hissettiği kuruluk ile uyanan siyah saçlı yatağından doğruldu.

Saçlarını kaşıyarak yataktan kalkmış, sarsak adımlarla odasından çıkmıştı. Mutfağa adımladığı sıra ışığı yanan salon ile gözlerini kırpıştırdı.

Başını kapıdan uzatmış, yerde ki masada başını bilgisayara gömmüş olan sarışına bakmıştı.

Odaklanmış bir halde olduğu için korkutmamak amacıyla yanına yaklaşmadı. Mutfağa geçip suyunu içmiş geri döndüğünde sesleri duyan bedenin koridora baktığını görmüştü.

Salona girip koltuğa oturdu. "Seungmin saat gece üç, neden hala ayaktasın?" diye sordu esneyerek.

"Ödev hala bitmedi, ambalajları hallettim şimdi dergiye geçtim" diyerek açıkladı.

"Yarın yapsan olmuyor mu? Sen güçsüz düşeceksin".

"Yetişmez ertelersem. Uykum yok zaten halledelim. Sen git yak hukuk öğrencisi olan sensin".

Jeongin iç çekip başını sallamış, sarışın önüne dönerek dergi kapağına devam etmişti.

Tek ses fare ve klavye sesi olurken Jeongin bir süre sadece sarışın genci izledi.

Daha önce bir insana karşı bu kadar sevgi hissetmemişti. Seungmin ona çok daha farklı şeyler hissettiriyordu.

Ve dahası bu hisler onun hoşuna gidiyordu.

Gülümsedi neredeyse yatma pozisyonuna geldiği yerden. Seungmin onun gitmeyeceğini anlayıp iç çekerek bilgisayarını kapattı.

Ayağa kalkıp "Hadi sersem şey, gidip yatalım" diyerek ayağını dürttü. Jeongin gülüp ayağa kalkmış sendelemesi ile Seungmin onun kolundan tutmuştu.

"Tanrım gözlerinden uyku akıyor" dedi sarışın. "Bana diyorsun ama sende çok yorgunsun" diye mızmızlandı siyahlı.

Seungmin gülüp onu yatağına yatırıp üstünü örttü. Kendi yatağına uzanırken "Seungmin iyi oda arkadaşız olduk böyle" dedi Jeongin uykulu sesiyle.

"Ne oldu birden?" diye soran sarışın ile omuz silkti. "Bilmiyorum ama seninle olmak güzel".

Bu sözün üstüne sessizlik olurken Jeongin uykuya dalmış Seungmin ise bir süre onun karanlık içinde kalan bedenine bakmıştı.

Kendisiyle olmak cidden güzel mıydı yani?

Yüzünde bir gülümseme oluşurken, uykusu onu ele geçirmesi ve kısa sürede uykuya dalmıştı.

Sabah erkenden kafeye giden Felix'in hazırladığı kahvaltıyı yemiş, okul için hazırlanmışlardı.

Evden çıkıp durağa yürürken "Galiba motor alacağım" dedi Jeongin.

"Oha cidden mi?"

"Evet, uzun zamandır aklımda aslında. Birikimim var, stajdan da saklıyorum".

"Jeongin seni çok seviyorum" diyen Seungmin ile güldü. "Tamam köpüş senide bırakırım istediğin yerlere".

"Ben sadece okul için demiştim ama sen istediğin her yer diyorsan değişir". Jeongin yandan bir sırıtışla gence dönüp göz kırptı.

"İstediğin her yere giderim ben, yeter ki iste". Bununla sarışın dudaklarını birbirine bastırıp gülüşünü gizledi.

Durağa varmış, gelen otobüs ile binip arka taraflara oturmuşlardı. Seungmin çıkarıldığı kulaklığın birini siyah saçlının kulağına takip şirince gülümsedi.

Jeongin gülüp sevdiği bir şarkıyı açarken sarışın omuzuna uzandı. Şarkı dinleyerek yola devam ederken geldikleri durak ile indiler.

"Ben kaçıyorum hemen on dakikaya başlar ders" diyen Seungmin "Tamamdır çıkışta kapıda beklerim seni".

"Harika" derken boynuna sarıldı siyahlının. "Görüşürüz o zaman" diyerek koşarak yanından uzaklaştı.

Jeongin ise ısınan vücuduyla gülümsedi ve binasına koşan genci izledi.

"Sen aşık olmuşsun" diyen arkadaşı ile ona döndü. Göz devirip "Abart. Hoşuma gidiyor sadece".

Jisung sırıtıp kolunu omuzuna attı. "Hep öyle başlar zaten kanka. Bende hep sadece ilgimi çekiyor falan diyordum sonra göt oldum".

Bunu duyan Chan gülerken "Kim kime aşık?" diye sordu.

"Oy aşkım" diyen Jisung anında ona sarılırken Chan gülüp sevgilisinin dudaklarına öpücük kondurdu.

Jeongin tekrar göz devirip "Aşık falan yok, sadece birisi hoşuma gidiyor".

"Yani aşıksın?".

"Of!"

İkili siyah saçlıya gülmüş, ilerlemeye başlayan genç ile arkasından gelmişlerdi.

"Çocuk kim bu arada?" diye sordu Chan.

"Grafik bölümünden Kim Seungmin".

Chan düşünür gibi oldu "Sarışın birşey değil mi? Yanında gördüm sanki".

Jeongin başını sallayıp onayladı. "Evet. O, ben ve bir kişi daha aynı evde yaşıyoruz zaten".

Chan sırıttı "O zaman net aşık olursun sen bu çocuğa". Jeongin göz devirse de bu sefer gülmüştü.

Binaya girerken "Şu uygulama kesin etiketledin onu" dedi Jisung dalga geçerek.

"Oğlum hoşlandığım kişi değil mi? Ekledim tabiki".

"Ben de hep Jisung vardı, hep o olacak".

"Yerim seni oğlum".

Aşk yaşamaya başlayan Chansung ile artık saymayı bıraktığı göz devirmelerinden birini daha yaptı Jeongin.

Sınıfa girerken gelen mesaj ile telefonuna döndü bakışları.

Seungmin:
Sıkıldımmmm😭
Beni kacirsana
Beyaz atlı prensim olursun 😭😭😭
Of Jeongin 😭😭😭

Seungmin'in tatlılığına gülerken telefonuna bakmaya çalışan arkadaşı ile hızla kaçırdı ondan.

Jisung sırıtıp geri çekilmiş "Kesin Seungmin yazdı, otuz iki diş sırıtıyorsun".

"Ne alaka oğlum" demesine rağmen ikili gülmüş Jeongin pes ederek yerine oturmuştu.

Ders başlamadan önce gelen mesaja tekrar bakıp gülümseyerek cevap verdi.

Eh aslında bu duygularının büyüyeceğinden kendiside farkındaydı.

---

E nasıl kızlar nasıl gidiyor

E nasıl kızlar nasıl gidiyor

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Baysss

Back To Me // LixSeungİn ✓Where stories live. Discover now