-14- Can I Stay With You Tonight?..

740 70 19
                                    

Two jumps in a week
I bet you think that's pretty clever, don't you, boy?
Flying on your motorcycle
Watching all the ground beneath you drop
You'd kill yourself for recognition
Kill yourself to never, ever stop
You broke another mirror
You're turning into something you are not

Radiohead- High and Dry


Hastaneden çıkış yapılır yapılmaz küçük olanı doğrudan kendi evine götürmüştü Jeongguk. İçeri girip yatak odasına gitti, kucağındaki bedeni yatağına yatırıp üstünü yarı beline kadar örtüp kapıyı aralık bırakarak çıktı.

Pirinç çorbası yapmak için mutfağa girdi. Sessiz olmaya çalışarak çorbayı yapmaya başladı. Kafasında ise hala küçükle ilgili düşünceler dönüp duruyordu.

Çorba pişene kadar ara sıra küçüğün yanına gidip kontrol etti. Dinlenmek adına salona geçip koltuğa oturdu, telefonunu eline alıp sarışın çocuğa Taehyung'un iyi olduğuna dair mesaj atıp haber verdi.

Yarım kalan işi geldi aklına. Bugün halletmeliydi onu ama küçük olan evdeyken nasıl yapacaktı? Odaya girip hala derince uyuyan çocuğa baktı.

Bir süre düşünüp plan yaptı. Eğer elini çabuk tutarsa işini en fazla yarım saat içinde bitirirdi belki yarım saat bile sürmezdi. Yine de haber vermek için küçük bir kağıda not yazıp yatağın yanında ki komodinin üzerine koydu.

Küçük olan uyandığında yabancı bir evde olduğunu görüp de paniğe kapılabilirdi. Lazım olan eşyalarını da alıp sessizce evden çıktı.

Arabasına atlayıp hızlıca gideceği yere sürdü. Bu sefer bir şirkette halledecekti işini, riskliydi evet ama adam neredeyse şirketten hiç çıkmıyordu.

Bazı zamanlar eve bile gitmeyip şirkette kalıyordu ve Jeongguk'un zamanı yoktu. İşini bir an önce bitirip parasını almak istiyordu.

Arabasını bir kaç sokak aşağıya park edip yürüyerek şirkete girdi. Şapkasını ve kapüşonunu başına geçirdi, eldivenlerini giydi ve içeri girdi. Kapıda ki güvenlik ağzını açıp kim olduğunu soramadan onu bayıltıp kenara bıraktı.

Sessiz ve temiz bir şekilde hallederdi işini.

Diğer çalışanlarla birlikte asansörler yukarı kata çıktı, ofisini bulup kapısının önünde bekledi içeriden ses gelmeyince yavaşça içeri girdi.

Odanın içinde kimse yoktu. Zaten birazdan gelir buraya gelecekti, deri sandalyeye oturdu ve sırtını kapıya döndü. Beklerken telefonunu açıp evde ki kameraya girdi. Küçük olanın hala uyuyor olduğunu gördüğünde tebessüm edip telefonunu kapattı.

Her an peşine birisi takılabilir, evine birisi girebilirdi bu yüzden her zaman tetikte olurdu. Yaşamak için bunları yapmak zorundaydı.

Kapının önünden gelen seslerle adamının geldiği anladı, silahını hazırladı ve kapının açılmasını bekledi.

Kapı açılıp geri kapandı, asım sesleri yaklaşırken yavaşça sandalyesini kapıya doğru döndürüp adamla yüz yüze geldi.

"Siktir! Sende kimsin buraya nasıl girdin?!" Jeongguk sandalyeden kalkıp silahını adama doğrulttu. Adam elindeki silahı gördüğünde ellerini havaya kaldırmış derince yutkunmuştu.

Silenced  ●Taekook●Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu