Düğün/Bölüm-10

296 33 27
                                    

Herkese kooocamaaan bir merhaba 👋🏻
Nasılsınız?
Umarım iyisinizdir. Yıl biterken yayınlamak istemiştim bölümü ama talihsiz bir kazaya maruz kaldığım için bu saatte yayınlamak zorunda kaldım.

Torpil patlatmak mı denir, atmak mı doğrusu her ne ise onun bacağıma gelmesi ve bacağımda büyük bir delik açması yüzünden bayağı sancılı bir gece geçirdim. Bazılarının eğlencesi, bazı insanların acısı olabiliyor maalesef. Böyle şeyleri sevmediğimi de dile getirmek isterim. Yahu ne oluyor o şeyi patlatınca anlamışta değilim. 🙄

Velhasıl güzel dostlarım, sizlere güzel bir yıl dilerim. Mutlu, huzurlu, sağlıklı ve bol eğitimli.

Her zaman dile getirdiğim bir yazıyla, cümlelerime son vermek istiyorum. Siz hiç kimsenin malı değilsiniz. Unutmayın. Kendi düşünceleriniz ve davranışlarınızla ilerleyemeyeceğiniz her yoldan uzaklaşın. Sevildiğinizi hissetmediğiniz yerde durmayın. Güçlü olun. Biliyorum güçlüsünüz. Bunu gösterin olur mu?

Ne demiş Emre Fel "Yarın ola, gündüz ola, günler bana dermanım ola."

Mutlu yıllar ve iyi okumalar. Sizi seven Meyusunuz.

Bölüm Şarkısı:Emre Fel/Yarın Ola

Nişan sorunsuz bir şekilde bitmiş, sonraki iki hafta düğün telaşıyla geçmişti. Hasan Ali kimseye söz hakkı vermemiş, düğünü Süreyya'nın istediği şekilde ayarlamaya çalışmıştı.

Bir organizasyon şirketi ile anlaşmış, kumsalda sadece yakın akrabaların davet edileceği bir düğün olacaktı.

Kumsala bir plato yapılmış, tahta sandalye ve masalar beyaz örtülerle süslenmişti. Hazan, Piraye ve Vera mavi mini elbiselerinin altına beyaz spor ayakkabılar giymiş, Müzeyyen hanım ise, Süreyya'nın isteği üzerine kırmızı giymişti.

Süreyya'nın gelinliği fazla kabarık değildi. Eteği fermuarla açılıyor ve altında after elbisesi yer alıyordu. Nikahtan sonra, gelinliğin altını çıkarmayı düşünüyordu.

"Ablam gelin oluyor. Sıra da bana geliyor."

Kemal beyin bakışları Vera'ya döndü.

"Sıra sana gelmiyor. Otur şu tezini yaz."

Vera dudaklarını büzdü. Annesine baktı.

"Anne evlenebilir miyim?"

"Evlen kurtulayım senden."

Kemal bey bu sefer eşine baktı.

"Ben kurtulmak istemiyorum kızlarımdan Semiha hanım."

"Al kızlarının turşusunu kur."

Piraye babasına döndü.

"Benim boyumda turşu bidonu bulur musun baba?"

"Bulurum ben kızım."

"Ablamlar ne zaman gelir? Ben çok sıkıldım. Dayım da tip tip bakıyor oradan. Babacığım bu adam niye geldi?"

"Zengin düğünü görsün dedim. Görgüsüz adam."

Vera güçlü bir kahkaha attı.

"Alem adamsın babacığım."

Öte yandan, gelin arabasında Hasan ve Süreyya gergin bir bekleyişin içindelerdi. Nikah memuru gelip yerini aldıktan sonra kumsala ineceklerdi.

Süreyya düşünceliydi. Nişan günü Hasan'ın söylediği cümle sürekli aklındaydı. Daha sonra çoğu kez anlamını sorsada düzgün bir cevap alamamıştı. Artık en yakın arkadaşının ona aşık olduğunu düşünmeye başlamıştı.

MeyusOù les histoires vivent. Découvrez maintenant