KRAMPUS'UN GECESİ (TAMAMLANDI)

YARATIK AVCILIĞI ZORDUR

Uzun zamandır aklımda, doğa üstü yaratıkların mitoloji ile birleştiği bir hikaye vardı. Onları avlayan karakterin bakış açısını kalemime yansıtarak bu eseri oluşturdum. Umarım okuyacak olanlar beğenir, yıldız ve yorumlarını eksik etmezler :)

Herkese sihirli günler, keyifli okumalar efenim :)

--------------------------------------------------------------------------------------------------------

"Boşluğun içinde sarkaç gibi sallanır düşünceler,

Nerede arasam da bulamadığım cevapların soruları beynimi deşer..."

Andrei, çalar saatin bir sivri sinek vızıltısı gibi kulağının dibinde ötmesine tepkisiz kalamadı. Komodinin üstünden alıp, yatak odasının köşesine fırlatmasıyla çalar saat önce boğuk bir ses çıkardı sonrada sustu. Yataktan kalkıp ayağına batmaması için parçaları söylene söylene topladı. Yıllardır envayi çeşit yaratık avladığından sinirleri harap olmuştu. Birileri aksi bir laf konuşsa oracıkta yüzlerini dağıtır, karakolluk olurdu. Kendini uzun zamandır alkol şişelerinin dibinde arıyor, bu onu daha da öfkeli hale getiriyordu. 

Kahvaltı için kaldığı apart dairenin lobisine indiğinde Dorin onu bekliyordu. "Bir dakika konuşmamız gerek, sakin bir yere geçebilir miyiz?" dedi. Andrei elini savsaklar edasıyla yukarı kaldırıp "yılın bu zamanı nereden bulacağız öyle bir yer? İstersen odama çıkalım ha?" dedi tek kaşını havaya kaldırarak. Dorin'in yüzü ekşidi "İki dakikaya benimle park alanında buluş" dedi asabi bir tavırla. Andrei, genç kadını on adım geriden takip etti. Konuşmak için park alanının kuytu bir köşesini seçtiler. 

Dorin, geçen sene yine yılbaşı arifesinde yaşanan tuhaf cinayetleri hatırlattı ve aynı olayların tekrar başladığını söyledi. Kurbanların sırtı oyularak açılmış, kaburga kemikleri omurgadan ayrılmış, oluşan aralıktan akciğerler dışarı fırlamış şekilde ağaca asılarak melek süsü izlenimi verilmiş, kanları çekilmiş, iç organların yarısı yenilmiş, yarısı toprağa saçılmıştı. Andrei "Ama bu Vikinglerin kan kartalı ritüeli. Düşmanlarına gözdağı vermek için yaptıkları bir işkence türüdür." dedi ciğerlerindeki soğuk havanın buharı, dudaklarından dökülen sözcüklere karışırken. Dorin "Ne yani şimdi bir Viking mi arayacağız? Ben bunun insan işi sıradan bir cinayet vakası olamayacağını, bu kadar vahşi bir şekilde ancak devasa bir yaratığın saldırabileceğini düşündüğüm için seninle buluştum. Hoia Baciu ormanındaki ağaçlarda insandan beş kat büyük ayak ve pençe izleri bulduk"

Andrei gri gözlerini kısmış, aklındaki fikirler birbirine karışmış gibi hayretle çenesini kaşıyordu. Üç sene evvel Dorin, doğa üstü olayların yaşandığı Romanya'nın en tekinsiz ormanı Hoia Baciu da, satanist tarikatının kanlı eylemlerini Andrei ile birlikte çökertmiş, perilerin saldırısı ihbarlarını yine bu adamla değerlendirmişti. Çözdüğü davalar başarılı olduğu için yerel polislikten gizli servis dedektifliğine atanmıştı. Kurbanların başına kabuslar da bile görmediği müsibetler geldiğini idrak ettiğinde, tek başvurduğu adres Andrei idi.

Andrei "Sen departmanına geri dön, ben bu konuyla ilgili araştırma yapacağım. Biraz uzun sürebilir. Seni arayacağım"

Dorin "O kadar bol vaktimiz kaldığını sanmıyorum. Bir hafta sonra Noel tatili başlayacak. Kim bilir kaç kişi vahşice katledilecek bu süre zarfında." dedi.