PERİLERİN CADILARLA DANSI

56 23 51
                                    

Bölüm Şarkısı : Health – Unloved / Andrei'nin şarkısı

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

"Dünyada yaşamak sadece bir deneyimdir..."

Andrei ormanın karanlığına ilerlerken, hiçbir kadının onu sevemeyeceği düşüncesiyle cebindeki antik mücevhere dokunuyordu. Karşısına sadece pis yaratıkların çıktığı bu habis işi yalnız başına üstlenmeliydi zaten. Dorin'in ciddi halinden uzaklaşarak bazen ona karşı iltifat ve şirinlik etmesine reaksiyon göstermek istemiyordu. Bu kadını önemsiyordu, başına onun yüzünden talihsizliklerin gelmesi, kalbini param parça ederdi.


Aylardan Aralıktı, mevsim iyiden iyi soğumuştu artık. Ağızlarından çıkan buharlar bunun bir göstergesiydi. Üstelik erkenden güneş batmaya başlamıştı. Gecenin o lacivert gölgesinin üzerlerine çökmesi an meselesiydi. "Artık avcı klübelerinden birine girmenin zamanı. Baksana yakında hava kararacak."


Dorin işaretlediği haritayı sağa sola yatırarak yönü gösterdi. "Bu taraftan olmalı" dedi. Yolun sonuna geldiklerinde ormanı aydınlatan peri ışıklarını ve onlarla konuşan çirkin, kambur, yaşlı bir kadın gördüler. Andrei, Dorin'in kolundan çekti, geniş gövdeli bir ağacın arkasına sipere geçtiler. Andrei fısıltıyla "Bu kadın bir cadı olmalı. Periler yalnızca cadılarla ve şeytani varlıklarla konuşup, talimat alırlar. Hepsi cehennemi bir hiyerarşinin parçasıdırlar. Hiçbirine güvenilmez. İnsanlar onların yardımsever olduklarını düşünürler. Ama çocuklarını kaçırıp kendilerine hizmetkar yapana kadardır." Dorin "Yani periler insan çocuklarını mı kaçırıyor?" Andrei "Sadece bu da değil. O çocukların yerine benzerlerini yerleştiriyorlar ancak onlar da peridirler. Değiş-tokuş gibi bir şey yani. Yaptıkları iyiliğin karşısında küçük bir bedel." Dorin " Peki o peri çocuklarına ne oluyor?" Andrei "Ne olacak, büyüdüklerinde insanlara suç işlemeyi teşvik ediyorlar. Gittikleri her yere kaosu ve kargaşayı da götürüyorlar. Bir keresinde, peri bozması bir hergeleyi haklamıştım. Sana verdiğim altın-gümüş karışımı hançer işlerini bitirir. Eğer fazla yaklaşırlarsa saplamaktan çekinme."


Cadının kulakları adeta bir alıcı gibi fısıldaşmaları duymuştu. "Hey, ordakiler! Çıkın ortaya, ne haltlar karıştırmaya geldiğinizi biliyorum. Amacım dövüşmek değil, size yardım edebilirim. Krampus'u bende sevmem. İnsanlardan fayda sağlamak yerine katletmeyi savunanlarla işim olmaz benim. Sadece kendi halinde yaşlı ve sakat bir kadınım ben. Otacıyım yani bir şifacı. Buradaki perilere şifalı otların nerede olduğunu soruyordum. İnanmazsanız, kendiniz gelin bakın. Yerlerini gösterdiler."


İkisi de mahcup bir şekilde ağacın arkasından çıkmak zorunda kaldılar. Cadının söylediği gibi Pixilerin ışıksal polenleri, şifalı otların üzerlerine dökülmüş, parıl parıl parlıyorlardı. Yaşlı kadın öfleye pöfleye eğilerek elindeki küçük orakla bitkilerin saplarını köklerinden ayırıyordu. "Gelip şu kadına azıcık yardım edin! Eğildiğimde doğrulamıyorum." Kaplumbağaların kabukları üzerine düşerek debelenmeleri gibi, doğrulmak için mücadele eden kadını Andrei düzeltti.


Titreyen elini Andrei'ye uzatarak "Benim adım Bel. Sizinkiler Andrei ve Dorin'dir heralde."


Dorin şaşırarak "Nerden bildiniz?" diye sordu. "Benim küçük kuşlarım önceden geleceğinizi kulağıma fısıldadı. Bazı şeyleri doğru bilirim. İçime doğar. Küçüklüğümden beri böyle olduğum için köy beni dışladı ve bu lanetli ormanın içine sürdüler. Şimdi şu kutu kadar klübe de yaşıyorum."

KRAMPUS'UN GECESİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin