22

1.9K 170 38
                                    

"Ay evet bu renk yine, çok kısa istemiyorum Esra Abla. Bir de küt olmasın bu sefer. Stiletto istiyorum. Kaba gösterdi ellerimi önceki. Çok kullanmadan çıkarttırmak zorunda kaldım."

Agah beni çıkışta gelip almış ve çok da hareketli geçmeyen bir araba yolculuğundan sonra tırnakçıma gelmiştim. Ben klasik yaptırdığım rengi seçerken Agah da yanımdaydı ve beni dinliyordu.

"O stiletto dediğiniz şey ayakkabınız değil miydi en son, ayakkabı mı çizdireceksin tırnağına?"

Bana yaklaşık sessizce kurduğu cümle sonucu dudaklarımdan bir kahkaha dökülmüştü.

"Ya o tırnak modelinin de ismi. Hani oluyor ya ucu sivri, uzun olanlar. Ben yaptırınca göreceksin zaten."

Onaylayarak başını onayladı. Esra abla tekrar yanımıza geldiğinde önce törpülemeye başlamıştı, bir yandan da sohbet ediyorduk. Bize kahve söylemişti.

"Ee, bizim kızı iki saat burada bekleyecek kadar seviyorsun o zaman delikanlı?"

Kurduğu cümle karşısında içtiğim kahve boğazımda kalırken hafifçe öksürdüm.

Esra abla çevredeki en iyi tırnakçılardandı. Senelerdir tanıştığımız ve bu senelerde ben birçok kez tırnak yaptırdığım için buna dayanan samimiyetimiz de vardı.

"Seviyorum," dedi Agah cevap niteliğinde.

Midemde garip bir his oluştuğunda tekrar Esra ablaya döndüm.

"Alya hiç bahsetmedi senden. Yeni mi tanıştınız?"

Esra abla resmen sorgular gibi sorularına devam ederken araya giremiyordum çünkü girersem soruları yanıtlamak zorunda kalan ben olacaktım ve buna hiç niyetim yoktu.

Yapılan elimi kendime çekip çenemin altına koyduğumda Agah'a dönüp sevimlice gülümsedim. Buraya benimle geldiyse maalesef ki çekecekti.

"Yeni tanıştık, ilişkimiz de yeni. Biz netleştirmeden söylemek istememiş olabilir."

Benden ses seda çıkmazken Esra abla da daha fazla sorgulamadan işini bitirmek üzereyken Agah hafifçe doğruldu ve izin isteyerek birkaç dakikaya geleceğini söyledi.

"Kapmışsın taş gibi çocuğu, saygılı da duruyor. Hayırdır kız, neden hiçbir şey anlatmadın bana? Darılırım valla."

Gülerek kurduğu cümlelerle ben de farkında olmadan güldüm.

"Çok yeniyiz, ondan sanırım Esra abla. Diğer gibi saklamam senden biliyorsun beni. Buraya dedikodu yapalım diye yaptırdığım tırnağa bir şey olmadan yeniletmeye geliyorum ben. Aşk olsun."

Nefessiz kurduğum cümleyle Esra abla gülümsedi.

"Aşk olmuş, Alyam. Sana söyleyebileceğim tek şey eski hatalarından ders çıkarman. Sana ilgisiz mi davranıyor, koy tekmeyi. Zaman mı ayıramıyor, git zaman ayıranı bul. Sakın kendini suçlama hiçbir şey için. O ismi lazım olmayan çocuğun da hiçbir şekilde aklını kurcalamasına izin verme."

Esra abla Berk'i ve olayları biliyordu. Onun yanında ilişkimiz esnasında ilgisizliğinden bahsetmiştim, son olarak da aldatıldığımı biliyordu.

Söylediklerine herhangi bir şey söylemedim ve sadece gülümsedim.

Tırnaklarımın da bitmesiyle ellerime baktım, çok güzel gözüküyordu.

Ben ayağa kalkarken Agah da yanıma ulaşmıştı. Ayakta yan yana dururken yüzüne bakmak için kafamı hafifçe yukarı kaldırdığımda göz göze geldik. Anlık olarak alt dudağımı dişlerimin arasına alıp hafifçe ısırdığımda dikkati dudaklarıma kaydı.

sadece bir oyun? | texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin