Komutanım

Gizli Görev

Heloooo ben geldimmm nasılsınız gününüz nasıldı? Umarım iyi geçmiştir fazla uzatmadan iyi okumalar dilerimmmm.

-------------------------------

"Zeyno kalk hadi göreve hazırlanmamız gerek" bu kimdi abi ne görevi izinliyim ben ya

"Ne görevi olm izinliyim ben git başımdan Allah Allah sabah sabah" huysuz mırıltımla kendi sesimi bile zor duymuştum karşımdaki kişinin duyması zaten mümkün değildi.

"Asker!" Gelen gür sesle ödüm bokuma karışırken hemen ayağı kalkıp daha gözümü açamadan esas duruşa geçtim.

"Emredin ko-" gözümü açmamla sözüm yarıda kaldı çünkü karşımda bir orangutan edasında Cenk duruyordu.

"Cenk ya benden kaç ya da dayağımın tadına bak hangisi" dişlerimi sıka sıka söylediğim şeyler gözlerinden korku geçse de geri adım atmadı.

"Görevde zaten karşılaşıcaz hem sen bana kıyamazsın, kıyamazsın değilmi?" Sözlediği şeylerle yüzümde şeytani bir sırıtma belirirken Cenk geri geri gidiyordu.

"Üssüne saygısızlıktan tutanak tutayımmı sana şimdi asker!" Gür ve ciddi sesimle gözlerinde tamamen korku olan Cenk ne yapıcağını şaşırmış bir şekilde şaşkınca bana bakıyordu.

Buda hep kanıyor ama

"K-komutanım ben şey ben görev var diye çabuk kalkın diye öyle yaptım valla billa o yüzden yaptım." Korku dolu sesiyle gülümsemem arttığında daha fazla kendimi tutamayarak kahkaha attım.

"Olm şu tipini görmen gerekiyordu altına sıçıyordun" kahkalarımın arasında söylediğim şeyle kaşlarını çatmış ellerini beline koymuş bana bakıyordu. Onun bu tipi daha çok komik gözükürken kahkaha dozum artmıştı.

"Ya Zeyno ayıp ya hiç mi utanmıyorsun" alıngan sesiyle söylediğiyle daha çok gülerek kendime baktım.

"Yo valla utanmamışım" diyerek devam ettim. "ayrıca burda benim değil senin utanman gerekiyor." Diyerek güldüğümde kaşlarını da çatmıştı. Gülmem durduğunda yanına giderek elimi omzuna koydum.

"Hadi hadi durma öyle hazırlan ayrıca bunun bedeli ağır olucak asker" dedim ve lavaboya doğru yürürken arkamdan "hehe" diyerek kafasını kâle almadım anlamında salladığından emin olduğum için arkama dönmeden seslendim.

"Bugün beni kâle almadığında içtimada da ben seni kâle almam asker" söylediğim şeyle bana şaşkınca baktığından emindim. İçtimada ağlatıcaktım onu

"Kaç gözü var lan bunun ama avcı kadın sonuçta mal Cenk..." Diyerek kendine söylenmeye devam ederken ben lavaboya gelmiştim. Elimi yüzümü yıkayıp duşa girdim. Ardından duştan çıkıp odama geldiğimde Cenk benim arkamdan duşa girdi.

Odama tekrar geldiğimde dün aldığım sırt dekolteli siyah, dizimin biraz üstünde biten elbisemi giyip altına siyah şort giymiştim. Tabiyiki bir olay olduğunda rahat olmak istiyordum. İpli ayakkabımı da giydiğimde. Cenk'in duştan çıktığına dair kapı sesi gelmişti.

"Hadi giyin sende ben saçımı ve makyajımı yapıyorum hazırlanıp çıkalım." Diye içeri doğru seslendiğimde

"Tamam" diye onay gelmişti bende o sırada dudağımı kahverengi bir dudak kalemiyle çerçeveledikten sonra üstüne gloss geçmiştim bunları tabiyiki de biliyordum makyajla işim yok evet ama sivil hayatımda dudak kalemini ve gloss sürmeyi severdim. Maskara da sürdüğümde saçımı da sıkı bi at kuyruğu yapmıştım ve işim bitmişti.

Parfümümü sıkarken kapı çalmıştı tam odadan çıkıyordum ki Cenk'in "ben bakarım" lafını duyunca vazgeçtim tekrar Parfümümü elime alıp sıktım sonra şık bir çantamı alıp içine lazım olabilecek şeyleri koyduktan sonra beylik tabancamı da koymayı unutmamıştım.