4.

369 41 68
                                    

Evet medyadaki mükemmel varlıklarla evliyim.

Ficteki grubun şarkılarını Måneskin'in şarkıları olarak hayal edelim lütfen😸

Bölüm yazmaya aşırı üşeniyorum ben😭

---

Yaklaşık iki saattir buradaydık ve ben aşırı sıkılmıştım. Yanımda oturan Jeongin dikkatle karşısındaki gruba bakıyordu -her gidelim dediğimde karnımı yumruklayıp beni susturuyordu-

Artık üçüncü kez ayağa kalkıp etrafta gezinmeye karar verdim. Diğer ikisine de gezmeyi teklif ettiğimde kıçlarını kaldırmaya bile yeltenmediler. Üçüde aşık olmuş gibi pür dikkat adının Stray olduğunu az önce öğrendiğim grubun pratiğini izliyordu. Üçlüye 'tamam knk' bakışı atıp sahne arkasına yöneldim.

Bu gün resmen samimiyet kurduğum kısa koridora geldiğimde rastgele bir odaya girip biraz kestirmek için her şeyi yapabilecekmiş gibi hissettim.

Hemen koridorun sonundaki odaya girip içeriye göz gezdirdim. Burası enstrümanların saklandığı bir odaydı. Hayatımda ilk defa bu kadar entrümanı yan yana görüyordum galiba.

Odanın sol tarafında bulunan üçlü koltuğu gördüğümde gözlerimden kalpler çıktığına emindim. Sanki hemen uzanmazsam koltuk oradan yok olacakmış gibi koltuğa doğru ilerledim.

Koltukta kıvrıldığımda kendimi yatağımda olduğumdan bile rahat hissettim. Göz kapaklarım ağırlaşmaya başlayınca kendimi yavaş yavaş uykunun kollarına bıraktım...

-Chan

O kadar fazla prova yapmıştık ki artık parmak uçlarım kıpkırmızı olmuştu. Bunları düşünürken bir süre sonra bakmadan çaldığım gitarın telleri yaptığım yüksek baskıya dayanamayıp kopmuştu.

Ağzı açık bir şekilde bana bakan üçlüye 'bıktım hepinizden' bakışı attım.

"At gibi gitarın üzerinde tepinirsen bu olacaktı zaten" diyen Minho Jisungun yanına(?) oturmaya gitti.

"At asil bir hayvan en azından. Biz bu tepinişe öküz diyelim bence" diyen Hyunjin sanki çok komik bir şey söylemiş gibi gülmemizi bekledi.

"Ben gitarı değiştirmeye gidiyorum" deyip cevap beklemeden yanlarından ayrıldım.

Sahnenin arkasına ilerlediğimde koridorun ortasında durup mal gibi duvara bakarak estrümanların hangi odada olduğunu hatırlamaya çalışıyordum.

Sonunda beynimi çalıştırıp tüm odalara tek tek bakmaya başladım. Son kapıya gelip içeri baktığımda bir sürü enstrümanı yan yana görüp içeri adımladım. Gitar bulmak için adım atmaya yeltendiğimde sol taraftaki koltukta kıvrılıp uyuyan küçük bedeni fark ettim. Onu burada görmeyi beklemediğimden olsa gerek afallamıştım.

Kaşlarını çatarak uyuduğu üçlü koltuğun sadece yarısını kaplayan beden giydiği, kendisine oldukça bol olan eşofman takımıyla o kadar tatlı bir görüntü ortaya çıkarıyordu ki.

Kollarını sanki kendini ısıtmaya çalışıyormuş gibi etrafina saran Seungminin üşüdüğünü anlamak zor değildi. Aklıma üzerimdeki deri ceketim geldiğinde düşünmeden çıkardım. Onu uyandırmamak adına sessizce yanına gelip ceketimi üzerine örttüm.

Gitar arayışıma devam etmek için odada gezinmeye başladım. Kendime en uygun gitarı bulduktan sonra koltuktaki bedene son bir kez bakıp odadan çıktım.

Diğerlerinin yanına geldiğimde neden bu kadar geç geldiğimle ilgili söyleniyorlardı.

"Amına koyayım sanki nereye gitti biraz daha geç gelseydi parkta 60 üstü teyzelerle çekirdek partisine katılacaktım." diyerek boş muhabbet başlatan Changbin konuşmasını yaptı.

"Çok komikti bir daha olmasın" deyip Changbine boş bakışlarla baktım.

Bu mükemmel sohbet sonrasında bir süre daha provaya devam ettik.

...

Artık çalmaktan hissetmediğim parmaklarımı havaya kaldırarak acıyan gözlerle iki elime baktım.

"Gitsek iyi olur gibi" deyip kendini koltuklardan birine atan Hyunjinin ilk haklı konuşmasıydı bu.

Herkes onaylayan mırıltılar çıkarırken arkadan hafifçe dağılan saçlarıyla Seungmin geldi. Elinde benim ceketimle hepimize tek tek bakarak ceketin sahibini arıyordu.

Şaşkın gözlerle etrafına bakınan Seungmine doğru ilerledim. "Hava soğuk ceket sende kalabilir" dedim ama o bunu kabul etmemiş olacak ki anında itiraz etti.

"Hayır hyung olmaz bu senin ceketin değil mi" diyerek ceketi bana uzatınca, alıp kendim giydirmek için aramızdaki mesafeyi biraz azalttım.

"Üşütebilirsin kalın giyinmen gerekiyor" derken ceketimi omuzlarına bıraktım.

Dikkatlice her adımımı izleyen Seungmin bir şey demeden kafasını onaylarcasına salladı.

Arkamı döndüğümde sanki ilk defa insan görüyormuş gibi bakan 6 kişiden en 'zekisi' konuştu "Keşke bize karşı da bu kadar centilmen olsan hyung. Aşık olmuş halin çok tatlı"

Bunu söyleyip arkasına bakmadan kaçmaya başlayan Hyunjinin arkasından "Sıçtım ağzına şimdi" deyip bende koşmaya başladım...

15 dakika sonra

-Seungmin

Yanımda oturan Hyunjine her baktığımda biraz önceki yaşanan olay aklıma geliyor ve gülmemek için yanaklarımı ısırıyordum.

Jeonginin apartmanının önünde durduğumuzda Jeongin arabadan inmeden önce "Bu gün için teşekkürler hyung" deyip arabadan indikten sonra arkasından bizde indik.

Arabadan inip son bir kez arkamı döndüğümde Chan ile göz göze geldim. Yüzüne ufak bir gülümseme yerleştirip el sallayınca gülümseyerek karşılık verdim.

---

Bölüm burada biterr
Komple bölümü hiç sevmedim :/
Çok hızlı ilerlemesini istemiyorum ama çok yavaşta istemiyorum.
İlk bölümlerden fazla yakınlaşma yazmak garip olabilir daha yeni tanıştılar yani.

Chanın Seungmini ilk kez gördüğü günü de yazmak istiyorum ne diyorsunuz?

Stray Kids biasınız kim?

Skz talker izlerken bir yerde durdurdum ve böyle bir 'detay' buldum🤡

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Skz talker izlerken bir yerde durdurdum ve böyle bir 'detay' buldum🤡

Luminary | ChanminWhere stories live. Discover now