13- SİL BAŞTAN

49 26 29
                                    

Selam canlarım, birtanelerimmmm💖💗💕💗💗💖💕💖💗 size bolca kalp yolluyorum. Umarım beğenirsiniz bölümü

Vote ve yorumları eksik etmeyelim💖💗💖💖💖💖💖💖

Birde şey diyeceğim; kitap için bir sayfa açtım. Kitabın editlerini yapıyorum, soru cevap yapıyorum lütfen oraya da destek olalım canlar eğer isteyen varsa oradan hesabınızı geri takipte yaparım🎀

Sizi seviyorum 🫶

——————————

Karşımda iki kişi vardı. Biri küçüklüğüm diğeri ise Demir. Bana doğru koştu küçük kız Seren sarıldı bana "ailen nerede?" diye sordu benden uzaklaşarak "bilmiyorum" dedim "onları bıraktın mı?" dediğinde destek ister gibi Demir'e baktım, güven vererek bakıyordu gözlerime "hayır Seren bırakmadın onlar bıraktı seni" küçük kız Demir'i duymuyor muydu? O yokmuş gibi davranıyordu "onlar beni bıraktı benim suçum değildi" dediğimde küçük kız benim üstüme geldi ve bana vurmaya başladı "hepsi senin yüzünden!" yumruklarına karşılık veremiyordum "sen öldürdün aileni! Sen yaptın" başımı iki yana sallayıp Demir'e baktım "ben yapmadım" Demir yaklaştı bana "sen yapmadın Seren, senin suçun değildi" ben yapmamıştım beni suçlayamazdı küçük kızı ittim geriye doğru o anda kızın kalbinde bir silah patladı ve ortalık kapkaranlık oldu. Demir bana sarıldı "senin suçun değildi"

Gözlerimi araladım. Neredeydim ben? Açabildiğim kadar açtım gözlerimi ancak canım acıyordu, gözlerim yanımda bekleyen Demir'e kaydı elimi tuttuğunu hissediyordum. Beni gördüğü an gözleri parladı "Seren" dedi büyük mutluluk ve telaşla "doktor" diye bağırdı içeri birisi girdi "Murat, doktoru çağır uyandı" tepki veremiyordum güçsüz hissediyordum "Seren gözlerini açık tut uyanık kal" dedi Demir bana hayranlıkla bakarken. Neler oluyordu?

Çok geçmeden içeri birileri girdi doktor büyük hızla beni incelemeye başladı ardından "günaydın Seren hanım" dedi gülümseyerek. Kendimi biraz daha iyi hissettiğimi düşündüm ve Demir'e döndüm "yatağı kaldırır mısın?" dediğimde yattığım yatağın arkasını kaldırdı ardından beni kırılmasından korktuğu bi biblo gibi kaldırıp yatağa sırtımı yasladı. Etrafıma baktığımda karşıda bekleyenleri gördüm Yeşim abla, Alp, Kadir, Ceren, Hazal, Erdem yan yana dizilmiş duvara yaslanmış biçimde beni izliyordu. Hafifçe başımı yana çevirdiğimde pür dikkat beni izleyen Demir'i gördüm biraz arkasında da Murat vardı.

Beynimi zorladım biraz. En son hatırladıklarım evde yaşadıklarım ardından arabada ağlamam ve büyük bir sarsıntı. Kimse arkamda durmamıştı, benim kaza yapmamın sebebi onlardı belkide ben suçsuzken beni yargılamışlardı. Demir'e bakarak konuştum "sen hariç herkes çıksın odadan" dediğimde Demir Yeşim ablalara baktı "Seren-" dedi Yeşim abla söze girmesine izin vermeden kestim sözünü "herkes çıksın dedim!" sesim ne kadar uğraşsamda yüksek çıkmıyordu. Herkes çıktı odadan sadece Demir ve ben kalmıştık, Demir yanımdaki koltuğa oturdu

"Neler oluyor?" dediğimde bana baktı "hatırlamıyor musun?" dedi gözleri kızarmıştı "en son kaza yaptığımı hatırlıyorum sadece" dediğimde bana baktı ardından yaklaştı bana ve bir anda sarıldı "canın acıyor mu sarılınca?" diye sordu "hayır" dedim. Acıyordu. Omzumun ıslandığını hissettim "çok korktum, sana bir şey olacak diye çok korktum benden önce gidemezsin Seren" hiçbir şey anlamıyordum. Kaza yapıp hastaneye getirilmiştim bu belliydi ama detaylar?

Geri çekildi Demir "hadi anlat Demir, ne oldu?" dediğimde gözyaşlarını benden saklamak ister gibi yukarı baktı Demir sonra başını indirdiğinde gözlerime baktı "kazadan sonra bulduk seni her türlü tehlikeye karşı takip ediyordu adamlarım seni bulduk hasteneye getirdik beş ay geçti Seren, beş aydır komadasın" kaşlarımı çattım beş aydır komada mıydım? "Ve-" Demir'in konuşmasını kesen içeri giren doktordu Demir ayağa kalktı "evet Seren hanım çok iyisiniz ama benim bir kaç kontrol yapmam gerekiyor" dedi ve bacağımdan battaniyeyi yukarı sıyırdı. Demir'e baktım destek ister gibi "hissediyor musun?" dedi doktor "neyi?" hiçbir şey hissetmiyordum doktor bacağıma iğne gibi bir şey batırdı "şimdi hissediyor musun?" başımı iki yana salladım "Demir hissetmiyorum" dedim Demir'e bakarak, yanıma gelip elimi tuttu "sakin ol" doktor iğneyi bacağımın farklı noktalarına batırıyordu ancak hissetmiyordum. Doktor Demir'e baktı "dışarıda konuşalım Demir bey" dediğinde hemen atladım söze "hayır dışarda arıda konuşmayacaksınız burada konuşun ne oluyor?" tüm gücümle sesimi yükseltmeye çalışmıştım. Doktor Demir'e baktığında Demir başıyla ona onay verdi "Seren hanım üzgünüm ama kısa süreli bir felç yaşıyorsunuz şuan" dediği an kaşlarımı çattım "na-nasıl yani" dedim kekeleyerek "kısa süreli bir şey fizik tedavi ile bir kaç ayda eski halinize döneceksiniz" Demir'e baktım "bir kaç ay yürüyemecek miyim?" dediğimde Demir gözlerini kapattı ve elimi varlığını hissettirecesine sıktı "ben buradayım Seren" doktora baktım "üzgünüm Seren hanım ama atlattığınız kaza o kadar büyük ki bununla kurtulduğunuza şükretmelisiniz" ardından Demir "çıkabilirsiniz" dedi

TEK BAŞINAWhere stories live. Discover now