Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Medya:Eren~Alisa
Hilale tokat attıktan sonra o gün hastane full bizi konuşmuştu.Şu an Sude ile oturmuş sude'nin hilale saydırmasını dinliyordum.
"Bak ben o kızın çıkışta ağzına sıçmıyor muyum? Ya sen kimsin de benim kankama gelen çiçeği alıyorsun bir de onun üstüne onu çöpe atmaya kalkışıyorsun sonra birde gelmiş diyor ki son bonloro hok otmoyorson kaç yoldor onu ben seviyorum (sen bunları hak etmiyorsun kaç yıldır onu ben seviyorum) ya bu adam seni sevse sana gelir ne gurursuz birisin sen on-"
"Ayyy yeter sude içim daraldı ya."dedim sözünü kesip.
"Ee ama haksız mıyım?"diyince derin bir nefes aldım."Haklısın Sude ama ne yapalım gidip dövelim mi?"
"AAAA ÇOK MANTIKLI HADİ DÖVELİM."diyince gülerek ona baktım ama o gayet ciddiydi.
"Sen ciddisin."
"Niye ciddi olmayayım ki bak aşkım şimdi planı anlatıyorum hilal hastaneden çıktığından onu takip edeceğiz ve bir yerde sıkıştıracağız sonra iki döveriz olur biter."
"Sude bizim sevgililerimiz asker farkında mısın böyle bir şey yaptığımızı duyarlarsa biz biteriz."
"Amannnn sanki nereden duyacaklar lütfen Alisa lütfen bak fazla dövmeyeceğim söz sadece saçını falan yolarım bence bunu çok haketti."en sonunda dayanamayıp kabul ettim bunu yapmak çok keyifli olacaktı.
Birkaç saatlik çalışma sonrasında mesai bitmiş ve sude ile hilal su'nun peşine takılmıştık birkaç kilometre sonra hilal issiz bi araya girmiş bizde peşinden girip ona seslenmiştik.
"Hilal su bekle gülüm nereye böyle."dedi sude.
"Sizene."dedi hilal.
"Aaaaa nasıl bizene gel bakayım buraya."diyip hilalin üstüne atlaması bir oldu.
Sude hilalin saçına yapıştığı gibi hilal de onun saçını çekmeye başladı.O an bu yaptığıma pişman olmuştum yanlarına gidip onları ayıracakken hilalin karnımdaki tekme atması son oldu ve buda damlayı taşıran son nokta olmuştu sudeyi yana itip bu sefer hilalin saçlarını ben tuttum ve aşağıya doğru çektim.
"Bak kızım bu sana ilk ve son uyarım bu saatten sonra seni ne benim yakınlarımda göreceğim ne de erenin yakınlarında ANLADIN MI BENİ."hilal ağladığı için cevap veremiyordu.Birden siren seslerini duymamızla Sude ile aynı anda birbirimize döndük.
"İşte şimdi sıçtık."dedik aynı anda polis arabası bir süre sonra yanımızda durdu ve bir andan kendimi karakoldan bulduk.
Polis abi bizi sorgu odasına almış soru soruyordu bizde bir bir anlatmaya başlayınca polis zar zor ciddi kalarak ifademizi almıştım.
"Kızlar arkadaşınız sizden şikayetçi olmuş."demişti sude ve ben hızla birbirimize dönmüş ve polise "telefondan birini arayabilir miyiz?"demiştik.
"Olmaz ama yakınlarınıza haber vereceğiz."demişti.
"Ailemiz burada yaşamıyor."diyince polis derin bir nefes alıp bize dönmüştü."Arkadaşını falan da mı yok."demişti biz de dururmuyuz hemen atlamıştık."Var var onları arayın gelirler."dedikten sonra eren ve Berkin telefon numaralarını bizden almış ve sonra bizi nezarete yollamıştı.
Yarım saat sonra nezarin kapısı açılmış ve içeri eren ve Berk gelmişti ereni görmemle hemen ayağa kalktım Berk hızlı adımlarla yanımıza gelip sudeye sarıldı.Eren ise yavaş yavaş yanımıza geldi ve yüzüme bakmaya başladı.
"Hilal şikayetini geri çekti çıkabilirsiniz buradan."dedi.
"Yine şanslısınız yırttınız."dedi Berk ve sude'nin elinden tutup çıkışa yürüdü."Sude bugün bende ona göre yenge."dedi ve ikisi birden nezaretten çıktı.
"Bir şey demeyecek misin?"dedim erene bakarak.
"Diyeceğim diyeceğim ama ilk eve gidelim."dedi sesinden bile kızgın olduğu belli oluyordu bizde nezaretten çıktık ve erenin arabasına bindik.O çatık kaşlarıyla arabayı sürerken ben ise dolu gözlerimle ona bakıyorum hiç hayal ettiğim gibi olmamıştı ben gelir kollarını açar bana sarılır sanmıştım.Bir süre sonra lojmanım önünde durunca kapıyı açıp indim ve eren ile birlikte eve çıktık.Eve girer girmez eren kendini daha fazla tutamayıp konuşmaya başladı.
"Telefonda biri beni arıyor ve Alisa hanım kavga etti diyor.Sen nasıl böyle bir şey yapabilirsiniz hadi sudeyi anlarım ama sen böyle birisi değilsin ya sana bir şey olsaydı."
"Eren kendimi kaybettim ben aslında onları ayıracaktım sonra hilal bana tekme a-"demeden eren sözümü kesti.
"O sana tekme mi attı."dedi bende onaylar gibi başımı salladım.
"Nerene tekme attı."diyince elimle karnımı tuttum ama tutmam ile elimi çekmem bir oldu çünkü acımıştı.Eren kolumdan tutup oturma odasına götürüp beni koltuğa yatırdı ve karnımı açtı karnımın bazı yerleri morarmış bazı yerleri kızarmıştı beyaz tenli olduğum için tekme hemen etkisini göstermişti.
"Çok acıyor mu?"dedi eren gözlerimin içine bakarak başımı iki yana salladım ama pek inandırıcı olmamıştı eren birden eğilip karnım üzerine bir öpücük kondurdu.
"Eren ne yapıyorsun."
"Öpüyorum güzelim hem öpünce geçmez mi?"diyince gülmeye başladım.Eren gülerken dudaklarımı dudaklarının arasına aldı.Biraz öyle durduktan sonra beni koltuktan kaldırıp kucağına oturttu bir süre sonra benden ayrıldı ve boynuma bir öpücük kondurdu ve şu cümleyi kurdu.
"Ti amo, dottore, e ti amerò per il resto della mia vita"
