15.Bölüm

8 3 0
                                    

Kırmızı bölgeye girdiğim gibi kıyafetlerim değişmişti. Herkes aynıydı. Tanınmamak daha kolay olmuştu.

Uzun bir koridoru yürüyordum. Bazıları değişik bakıyordu yüzüme. Bunun nedenini birkaç kişiye bakmamla anlamıştım.

Kırmızı bölgedeki herkesin sağ kaşının çaprazında siyah bir yıldız bulunuyordu. Bende olmaması da buraya ait olmadığımın gösterirdi.

Basit mantık ama mahveder.

Koridorun bitmesine yakın karşımda aniden duran bir adam vardı. Gözlerimi ona çevirdim.

Karşımda gördüğüm kişiye tepki veremedim.

Turan karşımda duruyordu. Yıllar önce beni ölüme terk eden ve bir başıma bırakıp, ihanet eden o adam bana bakıyordu.

Hiçbir mimik oynatmadan sadece baktım.

O beni gördüğünde yüzündeki ifadesini değiştirdi. Sırıtmaya başladı, sonra gülmeye ve bu çok geçmeden büyük bir kahkahaya dönüştü.

Ani değişimiyle sinirle bakıp elini kaldırdı.

"Atın şunu işkence odasına! Hemen!"diye bağırdı.

Bu kadar çabuk yakalanmayı beklemiyordum doğrusu. Belimden kavradığım silahı çıkarıp Turan'a isabet ettim. Omzundan aldığı darbeyle koridora yaslandı.

Çağırdığı adamlara da teker teker sıkmamla hepsi altolmuştu.

Ama bu sadece beş dakika kazandırırdı. Beş dakika içinde Vera'yı bulmam gerekiyordu. Sıktığım tabancada uyutmaya yarayan bir tür vardı. Sadece hayaletlere işleyen. Susturucu da bulunduğundan başkaları gelmemişti.

Silahı belime geri koyup hızla koridoru bitirdim.

"Siktir."dedim koridorun ardından gördüğüm mekanla. Büyük bir alan, bir sürü kapı. Hangisine girmem gerektiğini bilmiyordum. Ve kapıların üzerinde okuyamadığım türden yazılar vardı.

Etrafta kimse olmadığından odaların önünde durup kapıları inceledim.

İşkence odasındaki kapının kolu genelde sökülmüş ve yıpranmış olur. Diğer odaların aksine oraya her gün biri girdiği için.

Ve en önemlisi o odanın kapısının arkasından gelen ses hiçbir zaman yanıltmaz. Çığlık sesleri...

6.kapıya geldiğimde kapının kolunu gördüğüm an bu odanın işkence odası olduğu apaçık ortadaydı.

Kapıya başımı yasladım. İçeriden ses geliyordu. Can çekişme sesi gibiydi. Vera... Orada şuan işkence çeken kişi Vera olabilir miydi..?

"Barlas..."diye bir ses duydum kapıyı açacakken. Bu ses onun sesi miydi? Aradığım kişinin sesi miydi? Neden tınısı farklıydı. Kokusu burnuma ilişmiyordu. Neden?

Arkamı döndüm, benim geldiğim koridorun başında Vera duruyor bana ufaktan el sallıyordu. Aramızda iki metre ya var ya yoktu. Çoğu kapı dipdibe olduğundan bu mesafe azdı.

Vera'ya doğru yürümeye başladım.

Elindeki izlere baktım. Yırtılmış pantolonu, kanayan derisi... İşkence odasından fırlamış gibiydi ki öyleydi de.

Yaklaştım, önünde durduğumda gözlerini bana çevirdi.

"İyi misin?"dedim gözlerine bakarken.

"İyiyim desem inanır mısın?"dedi soruma soruyla karşılık verip.

"İnanmam."dedim.

Gülümsedi ve elimi tutup koridora girdi.

|Hayat Üçgeni|Where stories live. Discover now