Anika iyiden iyiye Türkçeyi öğrenmişti. Azra ve Su' yu kendi ailesi olarak görmüş benimsemişti. Uc ayı gecmisti yanlarına geleli... Sanki hep buraya aitmiş yillarca buraya gelmeyi beklemis gibi hissediyordu.
Sabah siradan baslamis. Kahvalti sonrasi bahceye cikmistik. Bugun pazardı ve planımız evde kalmaktı. Azra ablanın karnının büyümesi doğumun yaklaşması hareketlerini kısıtlıyordu. Cabuk yorulması da baska bir husustu. En uygun plan buydu. Sıcaklar yerini son baharın derinliğine birakmisti yavas yavas.. Azra ablanın sabahtan beri keyfi olmadığının farkindaydim ama yinede ses cikartamamistim.
Bir sure sonra Azra ablanin ciglgiyla mutfaktan cikmis doğumun başladığını anlayinca once ambulansı sonra karlos abiyi aramistim. Ambulans gelene kadar Su' yu giydirmis . Hazırda olan çantayı da alip evden cikmistik.
Dogum iki saat sonunda gerçekleşmiş. Azra kollarında kizi toprakla gelmisti. Aman yarabbi bu kucuk kiz babasinin minik bir kopyası gibiydi. Bu gece hastanede kalmis. Sabah haldir huldur açılan oda kapıyla uyanmışlardi. Odada iki beşik vardi. Hastane aylar öncesinden ayarlanmış. Kayıtlara gore Azra sisteme ikiz bebek annesi olarak gecmisti. Bir kac saat icinde hastaneden çıkmış ve eve gelmişlerdi. Ama bu geliş uzun surmemis bebek gece fenalaşıp nefesi kesilmiş ve tekrar hastaneye dönmüşlerdi. Annika ve Su evde Karlos ve Azra ise bebekle hastanedeydi. Sabaha karsi doktor gelmis gerekli testlerin yapıldığını ve ufaklığın anne sütüne alerjisi oldugunu soylemisti. Bu haber Azra'yi cok üzmüştü. Her annenin hayali değilmidir bebegini beslemek... Onemli olan bebegin iyi olmasıydı. İsmi ablasıyla uyumlu olsun istedigi icin kizinin adini Toprak koymuştu.
Doğumun uzerinden birkac gun gecmis Karlos artik dönme karari almisti. Onunda bir isi vardi. Azra ona saygi duymuştu. Tabi en kisa zamanda tekrar gelme sozu alarak yollamıştı. Birde zarf vermisti eline eger gelirse ona ver diye.....
Eminmisin diyerek almisti genc adam zarfı eminim demisti sevecenlikle....
Öte yandan Karlos'u elinden kaçıran Menderes cildirmisti. Sag kolunun boğazına yapışmış bulun lan onu bana diye kükremisti. Kemal durumun hassasligini bildigi icin alttan almis. Karlos'un kapısına adam dikmişti. Sonuçta illaki dönecekti birkac gun sonra masa toplanacaktı.
Düşündüğü gibi de olmus birkac gun sonra gece saatlerinde Karlos beyin evine döndüğü haberi gelmisti. Saati önemsemeden Abiyi aramis haber vermistim.
Menderes gelen telefonla saati önemsemeden giyinmis ve cikmisti evinden geldiği ev artik su yolu olmustu genç adama....
Arabadan iner inmez kapiya dayanmış kırarcasina vurmaya baslamisti. İçerden hay sikeyim aq sabahı bekleyemedinmi diye söylene söylene acmisti kapiyi genc adam. Artik daha anlayışlı olma karari almisti bu herife karsi kardesi hala seviyordu bu mendeburu ve onun hatrına yapabilirdi bunu.... Birazda Su dan sonra az cok babalığı anlamis kızından uzak kaldığı icin üzülüyordu ona
Kapiyi acar acmaz sabahı hekleyemedinmi diye cikişmişti. Menderes onu duymamis gibi Azra nasil dogum yapti degilmi bebekler nasil dedi.
Sakin ol şampiyon Azra iyi evet dogum yapti. Kizlarin iyi sadece.....
Sadece ne. Lan diye kükredi genc adam.
Su yani buyuk olan kizin yaklasik 4.5 kilo doğdu maşallahı var. Sağlığı gayet yerinde.... Ama Toprak oda kucuk kizin oluyor ablasından dolayi pek besin alamamış 2 kilo 200 gr. Dogdu basta doktor anne sutuyle toparlayacagini soyledi ama malesef anne sutune alerjisi cikti. Biraz ufak falan ama sagligi yerinde.... Bu arada Azra ile uzun uzun konustum. Seneye kadar toparlanmasini ve en gec sene sonunda donmesini soyledim basta diretse de sonunda kabul etti cocuklar toparlaninca isinin basina donecek ve burdaki hastanelerle irtibata gececek dondugunde kendi isini yapacak malum iki cocukla barlarda calismasi hos olmaz. Genc adam herseyi sessizce dinlemis akli Toprak'da kalmisti okadar minik olmasi canini yakmisti.
