🤍 LEYLA 🤍

🤍 LEYLA 🤍 11.BÖLÜM

🤍 LEYLA 🤍 11.BÖLÜM

Bölüm Şarkıları; Britney Spears- Toxic
Sezen Aksu- Rakkas

🤍

"Tamam ben hiçbir şeye karışmıyorum. Yalnızca şunu diyorum Ali İhsan, Kemal ve Ceyda olmazsa ne bu düğünün yapılmasına izin veririm, ne de başka bir şeye. Ateş'in babasının güzel günlerinde yanında olması gerekiyor. Hem sonra elalem ne der? Zaten gelin kaynana davalık oldular diye bütün herkesin diline düşmüşüz."

🤍

11.BÖLÜM

Sinirle salona girdiğimde Ateş "Senden izin alacak yaşı çoktan geçtik Civan Civanbey! İşte orada duracaksın. Karşında sekiz, dokuz yaşlarında sessizce bastırdığın o çocuk büyüdü çoktan. Sana sormuyoruz düğünümüze kimleri çağıracağımızı. Sende gelmeyebilirsin inan hiç umurumda değil." Diye öyle bir yüksek tonda sıraladı ki sözcüklerini.

Sinirden küpüydü şu an Ateş.

Haklıydı da. Bu adam ne saçmalıyordu böyle.

Boğazımı temizlediğimde beni fark ettiler.

Dayanamadım ve konuya direkt bende bodoslama olarak daldım.

"Civan amca bakın saygı çizgimi aşmayayım diyorum ama yeter artık. Sizde yerinizi bilin lütfen, gelmeyebilirsiniz torununuzun düğününe gerçekten umrumuzda olmaz! Siz bu lafları söyleyerek zaten tarafınızı açıkça belli ediyorsunuz." derin bir nefes alıp devam ettim.

"Ateş'in babası dediğiniz adam acaba hayatında bir kere bile babalık yapmış mı bu çocuğa? Siz kendinizi Ateş'in hayatında çok önemli bir yere sahip olarak görüyorsunuz ya, Ateş'e diğer torunlarınıza yaptığınız gibi bir kere dedelik yaptınız mı? Ciddi anlamda soruyorum bunu vicdanınız rahat mı gerçekten? Siz sadece para kaynağını sağlayıp onu bu koca dünyada yalnızlığa mahkûm etmişsiniz yıllarca! Başka ne dedeliğinizi, ne sevginizi gördü Ateş sizin. Gelmeyin ya gerçekten gerek yok, böyle yapacaksanız hiç gelmeyin. Siz kendinizi kandırıyorsunuz yalnızca Ateş'in ailesi olduğunuzu iddia ederek!"

"Elalem ne der. Gerçekten de tek sorunumuz bu değil mi? Elalemin gerçekleri konuşması, Ceyda'ya karşı sessiz kalmamamız size battı değil mi? Bu eski kafalardan ne zaman kurtulursunuz bilmiyorum ama yeter. Herkes istediği gibi at koşturamaz, bu hayat Ateş ve benim hayatım, bizim kararlarımız gerisi kimseyi ilgilendirmez." Civan amca mosmor olmuştu, mosmor.

Benden bu lafları duymayı beklemediği aşikârdı.

"Gelin kaynana davalık oldular dedikodularını unutturmak, sizin tek sorununuz bu ve ele güne iyi aile pozu kesmek değil mi? Herkes istediğini düşünebilir inanın umrumda değil, bunları biz değil o kendini çok akıllı sanan gelininiz yapmadan önce düşünecekti." artık insanı patlama noktasına getiriyorlardı, bende ne yapayım içimde ne var ne yok söyledim.

Son sözlerimi de "Benim kayınvalidem Sevgi hanım, sizin bu ettiğiniz lafları, oğluna yaptıklarınızı gördükçe mezarında ters dönmüştür eminim. Ben bundan sonra hayatımın hiçbir anında ne Ceyda Civanbey'i ne de Kemal Civanbey'i görmek, isimlerini dahi duymak istemiyorum! Sizde madem onların tarafındasınız ve bizim üzerimde baskı kurmaya çalışıyorsunuz, bu kapıdan içeri girmeyin Civan amca. Bizi böyle saçma sapan şeylerle tehdit edip, bastıramayacağınızı bilmeniz gerekirdi. Bilmiyorsanız da artık öğrenmiş oldunuz. Tercih sizin." söyledim ve Ateş'in elinden tuttuğum gibi onu da beraberimde, peşimden sürükledim.

Odama çıktığımızda Ateş bana, sımsıkı sarıldı.

Öyle bir sarılmıştı ki, çölde tek bir su damlasına kavuşmuş bir insan gibiydi.