Bazen ev sadece dört duvar ve bir kapıdan ibaret değildir.
Bazen evin sandığın yerde yapayalnız hissedebilirsin kendini. Evin sandığın yerden her fırsatta kaçmak isteyebilirsin. Sana mutluluk vermez hiçbir şey orda, yavaşça söndürür yaşam sevincini. Etrafındakiler anlayamaz, sen sadece duvarlara anlatabilirsin derdini.
İşte o zaman ağlarsın, o "ev" in duvarları bunu sır olarak saklar sonsuza dek.
Her zaman eksiktir bir yanın, kayıpsındır aslında, ait olduğun yeri arıyorsundur.
Ama bazen de, birinde bulursun ait olduğun yeri.
Gülüşünde bulursun bazen evini,
Kollarının arasında,
Kalbinde.
Onun her bir zerresine ait hissediyorsundur artık kendini, bu aitlik duygusu sarmıştır kalbini. Bu duygu sıcacıktır, öylesine güzeldir ki ağlamak istersin bazen. Bu sefer gözyaşların sır değil, sevgi tomurcukları misalidir...
O kişi seni senin evine kabul ederse kalbin sonunda tatlı bir heyecanla atmaya başlar. Mutluluk okunur gözlerinden, yaşamı sevgiyle kucaklarsın, kayıp yapboz parçalarını bulmuşsundur artık.
Etmezse, işte o zaman bütün dünya acımasız bir siyaha bürünür. Kalbin belki de atmak istemez bir daha.
Ama bu nadiren olur, çünkü ait olduğumuz kişiyi seçen kalbimiz, çoğu zaman doğru seçimi yapar.
Ve ben, ben 23 yaşında, hala ait olduğu yeri bulamamış, o günkü, o yaralı küçük kızım.
Ne zaman ait olduğum yeri bulabilirim bilemem, ama çabuk olsa iyi olur.
Ben Shin Yeorin. Memnun oldum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Home Sweet Home//Bang Chan
Fanfiction"Bazen ev sadece dört duvar ve bir kapıdan ibaret değildir. "