Sinir Krizi

ASİSTANIM

Bir soğuk uzay parıltısıyla anılıyorsun artık...

                                                                                              İSMET ÖZEL

Yıllarca sırf istediğim meslek için canla başla çalışmıştım. Babam ban sana yazılımcılık çok yakışır dediğinden beri yazılım dışında başka meslek düşünmemiştim. Çok salaklık yapmışım keşke düşünseymişim. Şaka yapıyorum tabii ki de mesleğimi çok seviyorum. Sadece sorun bende çünkü birisi bana şart koşarsa, yapamazsın dediğinde ya da kafama takmam için sürekli konuşursa onu yapmadan uyumazdım bile.

 Bu inatçılık huyumu ortaokulda keşfetmiştim. Bir tane kız gelip bana kalın olan bir kitabı vermişti. Kitap kurdu hadi bakim bunu da bir günde bitir de görelim demişti. Hiç unutmuyorum belki de hayatım da hiç o kadar hızlı kitap okumamıştım.

 Kız bana 2 veya 3. ders de vermişti ben 6. ders de kızın önüne kitabı fırlatmıştım. Kız bana mal mal bakarken cevabım sadece benimle oyun oynama olmuştu. Keşke daha çok laf söyleseymişim.

Bunun ne işi var burda!

 Şakamı! 

Şakaysa hiç komik değil!

 Şu an karşım da... Karşım da...  Karşım da... 

YİĞİT KARACAHAN var. Neden burada, ne için geldi. Dayanamayıp Mert'e dönüp 

" Bunun ne işi var burada!" 

"Niye ki"

"MERT! BENİ DELİRTME BUNUN NE İŞİ VAR BURADA!"

"Kızım sakin ol. Ayrıca şu an onun şirketindeyiz sakinleş lütfen"

"MERT SAKİN FALAN OLAMAM! BENİ İŞE ALMAYAN SİZİNDE ARKASINDAN SÖVDÜĞÜNÜZ ADAM BU BEN ŞİMDİ YÜZSÜZCE İSTENMEDEĞİM YERDE DURMAM DUYDUN MU BENİ"

Bu dediklerimden sonra Mert donup kalmıştı Yiğit ise hiç bir şey olmamış gibi bakıyordu. Mert birde Yiğit'e baktığın da gözlerini kapatıp açtı. Mert biden rahatlamış ifadeyle bana döndü.

"Aşkım hadi beni dinle imzala şu sözleşmeyi sonra konuşalım olur mu?"

Sinirlerim şuan horon tepiyordu ben istemiyorum dedikçe bu bana hala yap diyordu. Aslında olayın sonunu biliyordum Mert Nisaya göz kırpacak Nisa ağlamaya başlıyıcak ben de onun ağlamasına dayanamıyıcağım için kabul edicektim ama gardımı almam lazım.

"Nisa sakın ağlama yoksa hepinizi gebertirim."

Nisaya sanki ağla demişim gibi hemen göz yaşlarını bıraktı.

"Kızım sınama beni..." dememle ağlamaları hıçkırıklara dönüştü. Sanki gebericekmiş gibi ağlıyordu daha dayanamadım çünkü onun gözlerinden düşen her damla göz yaşı beni bitiriyordu.

"OFFFF TAMAM BEE!" Dememle.

Kabul ettiğim anda Eymen oflamaya başladı. Nolduğunu az çok tahmin ediyordum ama bişey demiyicektim. Nisa hemen timsah göz yaşlarını sildi. Mert de hiç bir şey olmamış gibi hemen elin de hazırla bekleyen sözleşmeyi uzattı. Sinirlensem de Nisa'nın ağlamasına dayanamazdım. Hiç bir şey olmamış gibi sözleşmeyi imzaladım.

İmzaladıktan sonra Mertle Yiğit bize birşey demeden oda dan çıktılar. Bense Eymenin kollarının altına sığındım. Ağlamıyordum ama yorulmuştum Eymen yorulduğumu anlamış olucak ki bana sormadan kucağına aldı. Bir şey demeden odadan çıktık. Nisa durumu anlamış olucak ki elini telefona götürdü tahminen Mert'i arayacıktı. Çok önemsemedim erken uyandığım için uykum vardı. Kafamı Eymenin göğsüne yasladım.