22

5.9K 575 315
                                    


İyi okumalar...

Taehyung arabayı öyle hızlı sürüyordu ki Jungkook'un ağlamalarını dahi duymuyordu.

Çünkü alfa omeganın ona ihanet ettiğini hissettiği gibi gözleriyle de şahit olmuştu buna.

Eğer Taehyung orada olmasaydı Eunwoo mühürlü eşini öpecekti...

"Dur artık korkuyorum!"

Direksiyonu sağa kırıp yolun kenarında ani fren yaparak durduğunda Jungkook korkuyla çığlık attı.

Taehyung'un kızıl gözleri kendisine öfkeyle bakarken emniyet kemerini çıkarıp arabadan indi. Derin derin nefesler alıyordu, gözleri yaşla doluydu. İçten içe omega bir şeylerin yanlış olduğunu biliyordu. Ama büyünün etkisinde olduğu için aklı karışıktı.

Taehyung arabadan aşağı indi ve omeganın karşısına geçti. Öfkeliydi, kendine çok kez Jungkook yapmaz demişti... Jungkook hayatının aşkı, o senin eşin. O hayattaki tek doğrun alfa, diyordu.

"Beni aldatıyor muydun?" diye sordu dişlerini sıkarak.

Jungkook gözlerini kaçırdı ardından öfkeyle ona yeniden döndü ve, "Burada asıl aldatan biri varsa o da sensin Taehyung. Bana hesap soramazsın."

"Ben seni aldatmadım! Babam yüzünden evlenmek zorundaydım ama yapmadım. Yapmıyorum! Tek istediğim sensin anlamıyor musun?"

"Umrumda değil. Ben artık seni istemiyorum."

Taehyung karnına tekme yemiş gibi geriye doğru sendeledi. Omegası, eşi onu istemiyordu. Mühür bağı zedelendikçe ikiside acı çekiyordu.

"Jungkook yapma. Bak ben büyük bir yanlış yaptım tamam. Seni kırdım, seninde kafan karıştı. Bana öfkeliydin, haklısın. Bu yüzden o adama -"

"O adam benim ruh eşim Taehyung."

Taehyung darbe üstüne darbe alıyordu adeta. Duyduklarına inanamıyordu. Biricik aşkı, omegasının nasıl ruh eşi olabilirdi?

"Yalan. Böyle bir şey mümkün değil. Tanrım delireceğim saçmalamayı bırak artık."

"Yalan değil. Bu mühürden kurtulup onunla evleneceğim. Sende gidip aileni ve şirketini kurtarabilirsin."

Taehyung öfkeyle arabanın camına yumruk attığında Jungkook korkuyla gözlerini kapadı. Çünkü Taehyung'un kendisine vuracağını sanmıştı.

Çok geçmeden gözlerini açan omega kırılan camları ve kanlar içinde kalan Taehyung'un elini gördü.

" Ne yaptın sen? Taehyung elin.. Hemen hastaneye gitmemiz lazım." diye uzandığında Taehyung elini çekti. "Bırak! Umrundaymış gibi davranma. Sözlerin kadar yakmadı canımı cam kesikleri."

"Çok kanıyor.."

"Biliyor musun Jungkook, seninle mühürlenmenin hayatımın tek doğrusu olduğunu düşünmüştüm. Birine tüm herşeyinle bağlanmanın o kadar korkutucu bir şey olmadığını anlamıştım seni tanıdıkça. Ama sonunda aşkın beni darmadağın edeceğinden bi habermişim."

"Sus, dayanamıyorum artık." dedi omega. Acı katlanarak artıyordu her dakika. Göğsü sıkışıyor, boğazında oluşan yumru nefesini kesiyordu. Mühür bağı giderek ikisinide tüketiyordu. Bundan kurtulmak istedi, bu acıyla yaşamak istemiyordu omega. Aklına Eunwoo'nun mühürü bozmak için verdiği o şey geldi. Arka cebinde duran, küçük bir paketteki toz taneleri...

Taehyung ise Jungkook'un yapacaklarından habersiz sürekli çalan telefonunu küfrederek açıp kulağına yaslamıştı.

"Taehyung şükür açtın şu telefonu."

Patron Çıldırdı - Taekook-Where stories live. Discover now