10(KAPILAR AÇILDI)

306 37 35
                                    

Merhaba, keyifli okumalar dilerim

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen

Herşey tamamiyle hayal ürünüdür!

Yorumlarınızı bekliyorum

(Oy vermeyi unutmayın)

"Gidebilirmiydim, onu burada bırakıp gitmeye kalbimin gücü yetermiydi"

Gözlerimi daha açmamışken onu yanımda hissetmiştim, karşımdaydı, uzanıyordu. Ne zaman gelmişti bilmiyorum, ama gelmişti ve ben onu iliklerime kadar hissediyordum. Bir şey merak ediyorum, o da beni özlüyormuydu. Gözlerimi yavaşça araladığımda etrafında oluşan ışık çemberinden onun sis bulutu olan halini görebiliyordum, onu böyle görünce aklıma kitapta okudukları geldi. Canım yanıyordu, onu neden bu hale getirmişlerdi, hangi cani, kime ne yapmıştıda böyle bir zulümü haketmişti. Hala uyku halindeydim, bir süre boyunca yanımdaki sis bulutuna sesizce baktım.
"Kırdım mı seni...?" Sesim bu soruyu sorarken çocuksu bir edada çıkmıştı. Duvarda bir yazı belirdi, "kırdın beni..."
İşte şimdi canım yanmıştı, kırmıştım onu, kırmak istemeyeceğim son kişiyi kırmıştım, ben bunu nasıl yapmıştım.

"Ama sana kırgın olmama rahmen ben, sana karşı koyamıyorum gece güzeli" dedi. Sanki düşüncelerimi okumuş gibi.
Bana karşı koyamıyordu, peki ben, ben ona karşı koyabiliyormuydum. Kalbime söz geçirebiliyormuydum. Suratımda sıcak bir gülümseme oluştu, bu gülümsemenin nedeni ruhtu. Biliyordu, onun yüzünden böyle gülğmsediğimi, ama aynı zamanda canımın nasıl da yandığını. Elimi kaldırdım ve sis bulutuna uzattım, sanki ona dukunuyormuşum gibi hissetim. Keşke dedim o an keşke sana gerçekten dokunabilsem. Ama bu mümkün değildi, değilmi. Gözlerim doluyordu onu böyle gördükçe, ben ona dokunamasam da o bana dokunabiliyordu, yüzüme düşmüş saçlarımı geriye doğru itti ve yanağımı narince okşadı, tüy gibiydi. Karnımda uçuşan şu lanet gelesi kelebekler bir türlü dur durak bilmiyordu ya! Ödüm kopuyor diyorum burada anlayacak diye, ama yok ne zaman beni dinledi ki! Bir süre daha bu şekilde durduktan sonra daha fazla kendimi tutamadım, göz yaşlarıma engel olamıyordum.

Yataktan kalktım oturur bir pozisyona gelip arkamı ona döndüm, istemiyordum, göz yaşlarımı gördün istemiyordum. Evet, ağlıyordum, ona ağlıyordum, ne zamandan beri acısı benim acım olmuştu, bilmşyorum ama benim canım fazlasıyla yanıyordu. Karşıma gelmişti, ve sanırım önümde diz çökmüştü. Sulu gözlerimle ona bakıyordum, göz yaşlarım durmak nedir bilmiyor, akıyordu. "Canın, çok yandımı" diye sordum dudak büzerek. Sesiz kaldı soruma karşılık o sustu, ama ben susmadım, ağlaya ağlaya konuştum. "Söylesene! Çok canın yandımı, yaktılarmı canını?" Diye sordum tekrar ama o sessizliğini korudu. Tekrar konuştum. "Neden? Ruh, neden sana bunu yaptılar" dedim hıçkıra hıçkıra. Göz yaşlarım sanki bir barajdan akarcasına akıyordu. O esnada duvarda bir yazı belirdi. "Öğrenirsen canın daha çok yanar" dedi. Zaten yanıyordu canım, daha ne kadar yanabilirdi ki. Söylesin işte, meraktan ölmemeden daha iyiydi. "Söyle" dedim. Bir yazı daha belirdi duvarda. "Kıyamam ki, sen bana mı ağlıyorsun" dediğinde kafamı aşağı yukarı evet anlamında salladım. O an bir yazı daha belirdi. "Ağlama, ben ağlamadım sende ağlama" Ne yapabilirdim, göz yaşlarım durmuyordu ki.

Küçük bir çocuk gibi ağlayıp gözlerimi kırpıştıra kırpıştıra ona bakıyordum. "Neden diye sordum" dedim, ısrarcıydım, bilmek istiyordum ya! Benle baş edemeyeceğini anmayınca duvarda uzun bir yazı belirdi. "Neden biliyormusun, sevdim diye, onu sevdim diye, onu sevmem suçmuydu, onu sevmenin bedeli bu kadar ağırmıydı, onu sevmemi istemiyorlardı, ama ben sevdim, ve onlar bunu öğrenince işte seninde öğrendiğin gibi bedenimi benden aldılar" okuduklarım karşısında ağzım açık kalmıştı, hıçkırıklarım kesikmişti, çok olmuş bir şekilde duvarda yazanları defalarca okudum, bunu beklemiyordum. Bu kadar ağırmıydı, birini sevmenin bedeli bu kadar ağır olamazdı, ona bunu yapmamış olsunlar, kim kaldırabilir böyle bir yükü, sadece sevmiş, sevdiği için mi bedensiz bir ruh. Kafamı iki yana salladım, göz yaşlarım tekrardan yuvalarından ayrılmışlarıdı. "Bu kadar ağır olamaz" dedim, hıçkırıklarımın arasından.

SIRTIMDAKİ HANÇERWhere stories live. Discover now