"Denk değiliz. Sen dere kenarında açan çiçeksin, ben o gürül gürül akan derenin kendisiyim."
•
053***: Ders notu falan istiyorsun herhalde ama yanlış kişiye yazdın, not yok bende
Ada: Nasıl ya, sen moda tasarım dördüncü sınıflardan Efe değil misin...
Çokça eğleneceğinizi düşündüğüm bir kurguyla geldim. Genelde hislerimde yanılmam, umarım bu sefer de öyle olur :)
Keyifli okumalar. 🤍
|10.04.24|
🪷
•
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•
Arabamı park edip indikten sonra yan koltuktaki pembe çantamı elime alarak hızla indim ve her zaman buluştuğumuz mekana doğru ilerledim.
Her adımımla topuk seslerim mekanda yankılanırken birkaç bakışı şimdiden üzerime çeksem de havaya diktiğim çenemi bir an olsun indirmeden önüme bakarak ilerlemeye devam ettim.
Bizimkilerin yanına geldiğimde çantamı boş sandalyelerden birine bırakarak ben de hızla ceketimi çıkarıp başka bir sandalyeye oturdum.
"Hayırdır, ne bu şiddet bu celal güzellik?"
Berke'ye gözlerimi devirip etrafıma bakınarak garsonu bulmaya çalıştım. "Of bir dur Berk ya, zaten sinirlerim tepemde!"
Sonunda garsonla göz göze geldiğimde hafifçe elimi kaldırdım. "Pardon!"
Garson hızla masamıza geldiğinde sipariş vermeyen sadece ben olduğum için hızla isteğimi söyledim. "Ben bir bol sütlü, vanilya şuruplu, iced cappuccino alabilir miyim?"
Garson beni onaylayıp yanımızdan ayrıldığında karşımda oturan Pırıl, bakışlarını bana çevirdi. "Aşkım kötü bir şey mi oldu? Ay söylesene artık!"
Derin nefes alarak uzun tırnaklarımı masaya vurdum. "Babam bu yıl Milano'daki defileye gidemeyeceğimi söyledi! İnanabiliyor musunuz ya, resmen gidemiyorum Milano'ya!"
Çağrı, hafifçe gülümsedi. "Yavrum her yıl gidiyorsun zaten o defileye, bir kreasyonlarını da kaçırsan bir şey olmaz bence. Hem Erdal amcam neden izin vermedi?"
Dudağımı büküp mırıldandım. "Geçen yılki olaylardan sonra bu yıl gidemeyeceğimi söyledi işte."
Sonra söylediğimle Çağrı sırıtmaya başlarken Berke Can, kahkahayı basmıştı.
"Valla Erdal amcam çok haklıymış Adacığım!"
Berke'nin söylediğiyle Pırıl, onu sertçe dürtüp bana döndü. "Kuşum üzülme ya, biz de başka bir yere gideriz."
Çağrı da rahatça arkasına yaslandı. "Aynen öyle. Bizim için de fırsat oldu işte bu yıl birlikte bir şeyler yaparız. Hem Milano sarmaz, biz bu yıl bir Vegas yapalım."
Düşen yüzüm Çağrı'nın söylediği şeyle anında ona dönmüştü. Hızla yerimde doğruldum. "Ay gider miyiz cidden Çağ!"
