⧼ 18-Özür Çiçekleri ⧽

1.3K 200 152
                                    

•

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Salak çocuk işte, tam bir salak yani. Hayır, her şey güzel gidiyorken ne diye sen bana öyle bir cümle kuruyorsun ki? Zaten ben hiçbir şeyi unutamayan bir insanım, şimdi kalkıp nasıl affedeceğim ben bunu? Hepsi aynı bu erkeklerin gerçekten de ona inanarak ben başta hata-"

"Ada, yeter lan! Çocuğu sevmememe rağmen ben bile dayanamadım kızım!"

"Kızım falan da deme bana Berke, deme kızım!"

Berke Can, soru işareti dolu bakışlarıyla bakarken Pırıl yanına yaklaşarak sessiz bir şekilde fısıldadığını düşünüyordu ama sağ olsun, hepimiz duymuştuk.

"Anısı var Berkoş, söyleme onu."

Gözlerimi devirip önümdeki kek karışımını hırsla çırpmaya devam ettim.

Baver'le tartıştıktan sonra sinirden yerimde duramayacak haldeyken bir gece kulübüne gitmek için bizimkileri yanıma çağırmıştım ama geldikleri zaman da kendimde hiç o modu bulamadığım için evde kalmaya karar vermiştik.

Berke Can ve Pırıl yanımdayken Çağrı'nın finalleri yaklaştığı için gelememişti.

Şimdi de mutfakta ben kek, kurabiye yaparken ikisi de oturmuş beni izleyerek yaptıklarımdan yiyorlardı.

Telefonumun çaldığını duyduğumda heyecanla elimdeki çırpma telini kabın içine bırakarak ellerimi üstümdeki önlüğe sürdüm ve hızla içeri gidecekken aniden oluğum yerde durdum.

Berke Can, elindeki kurabiyeyi ağzına sıkıştırıp zar zor konuşmaya başladı. "Açsana telefonu, niye durdun?"

Omuz silktim. "Çalsın, beklesin biraz."

Telefon çalmaya devam ederken dayanamayıp hızla içeriye gidip telefonumu aldıktan sonra ekranda gördüğüm isimle suratımı asıp hayal kırıklığıyla mutfağa geri döndüm ve görüntülü aramayı yanıtladım.

"Prensesim, selam!"

Teyzemin coşkulu sesine ruhsuz bir şekilde karşılık verdim. "Selam teyze."

Arkasındaki kalabalıktan biraz uzaklaşıp daha sakin bir yere geçti. "Ayol bu ne hâl ya, biraz canlanır mısın lütfen Ada! N'oluyor sana, anlat bakayım hemen!"

Dudağımı bükerek kek harcını tekrar elime alıp karıştırmaya başladım. "Baver'le tartıştık."

"Şu Kürt çocuk?"

Başımı aşağı yukarı salladığımda teyzem, büyük bir kahkaha attı. "Kız sen onunla hâlâ konuşuyor muydun? Ben değiştirmişsindir diye düşündüm."

Elimdeki kabı sinirle tezgaha vurdum. "Ya neden herkes bana her gün başka biriyleymişim gibi davranıyor!"

Teyzem elindeki kokteylinden bir yudum alıp tekrar bana döndü. "Şekerim sen de az değilsin şimdi, konuşturma beni. Neyse, anlat bakayım neler oldu?"

Berçem | TextingWhere stories live. Discover now