-47-

4.7K 246 36
                                    

Merhabalaaar nasılsınız??

Hemen bölüme geçelimm, oy ve yorum yaparsanız sevinirim.

İyi okumalar...

"Yalnızlık paylaşılmaz, paylaşılırsa yalnızlık olmaz."

MASAL ÖZTÜRK'DEN

Sabah uyandığımda ilk bir kaç saniye kendime gelmeye çalıştım. Üzerimdeki ağırlıkla başımı yan tarafa çevirdiğimde Bora başını göğsüme koymuş bir eli belime sarılı ve bir bacağı benim bacaklarımın üzerinde yatıyordu.

Kafese almış gibi duruyordu şu an. Kendimi yastık gibi hissetmiştim.

Bir elimle saçlarını okşarken diğer elim kısa olan sakalları üzerinde geziyordu.

Bora başını hafifçe kaldırıp "saat kaç?"dediğinde telefonumu alıp saate baktım. Telefonu geri bırakıp saçlarıyla oynamaya devam ettim.

"Daha 7 bile değil uyu sen."dedim.

Başını boynuma koyup öptükten sonra tekrar uykuya dalmıştı. Kaç dakika öyle durdum bilmiyorum ama ferahlatıcı ve bana en başından beri huzur gibi gelen kokusuyla bende tekrar uyumuştum.

.

.

.

Tekrar uyandığımda Bora yanımda yoktu saate baktığımda bayağı uymuş olduğumu gördüm.

İçerden gelen seslerle oraya gittiğimde Bora mutfakta yemek yapıyordu. Bakıştığım sırt kaslarına kısa binlr göz gezdirip yanına gittim ve arkasından sarıldım.

"Günaydın."dememle yaptığı işi bırakıp "günaydın güzelim, hadi sen geç masaya bende şu omleti bitireyim."derken usta bir şekilde omleti ters çevirmesiyle dudağımı helal olsun der gibi büzdüm.

Bora dudağımı küçücük öpüp "büzme yavrum şu dudaklarını."dediğinde söylediği şeyi es geçip "hani yemek yapmayı bilmiyordun sen."dedim.

"Omlet bu omlet bunu da yaparım o kadar beceriksiz değilim."demesiyle gülüp tabakaları çıkardım.

Ben masayı hazırlarken o da omleti bitirmişti. Birlikte güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra "Kars'ta yapacak bir şey yok ya."dedim sitemle.

Evet burayı yazan bendim ama bu kadar sıkıcı olacağını düşünmemiştim. Ben Ankara'ya sıkıcı derdim daha da sıkıcı yerler varmış demek ki.

"Yok, yani olsa dükkan senin ama gerçekten yok."demesiyle güldüm.

"Yaz geliyor zaten, yazın tatile gider miyiz?"dedim.

"İzin alabilirsem ya da görev olmazsa gideriz ama zaten bir kaç ay sonra balayına gideceğiz."diyerek göz kırpmasıyla hiç bozuntuya vermeden "nereye gideceğiz balayına."dedim.

Yanıma yaklaşıp beni bir kolunun altına aldı. Saçlarımı önümden çekip boynumda kendim yer açtı ve bir kaç kez öperek "ne önemi var? Sen, ben, balayı müthiş."diyerek boynumu öpmeye devam ederken "nereye istersen oraya gideriz."dediğinde "sen nereyi istiyorsun peki."dedim.

Bir kere daha boynumu öptükten sonra başını omzuma koydu ve "bana İnan farketmez. Sen seç gidelim."demesiyle düşündüm.

Borayla nereye gitmek isterdim. Her yere. Kısa ve netti cevap. Ama görev ve izin sorunu olduğu için aklımdaki gibi bir kaç şehir birden gezemezdik.

"Ege'ye gidelim."demele başını sallayıp "güzel yer."dedi.

"Ama ev ayarlayalım, mümkünse tatil köyü falan balayı gibi önemli bir tatili otelde geçiremeyiz."demesiyle başına hafifçe vurup "Sevgilim sen önceden bu kadar şey değildin ne oldu sana?"dedim.

GidiyorumWhere stories live. Discover now