47

1K 90 1
                                    

Berzan kendini daha iyi hissetmenin huzuruyla yatakta heyecanla sevdiğinin gelmesini bekliyordu. Birazdan yine gidip güzel bebeklerini görecekti o yüzden seviniyordu. Çok küçüklerdi ama sağlıklı olmaları yetiyordu. O kadar yediği içtiği sanki bebeklerine değilde kendisine yaramıştı ama yapacak bir
şeyi yoktu.

Kendisi yürümek istiyordu ama Demir ısrarla kendisini beklemesini istemişti. Sevdiği fazla inatçıydı o yüzden itiraz etmek gelmiyordu içinden. Heyecanı yüzünden yerinden kalkıp pencereye doğru ilerledi.

Artık beli de ağrımıyordu ve eski hareketlerine kavuşmuştu. Gök yüzü bulutluydu ama güzeldi. Soğuk olsun istemiyordu, bebekleri hasta olursa olmazdı. Onları hasta görürse dayanamazdı..

"Berzan sana ne dedim ben? Niye kalktın"

Duyduğu sesle aniden kapıya doğru döndüğünde nefes nefese içeri giren sevdiğini gördü. Bebekleri için bişeyler almaya gitmişti ve heyecandan koştuğu belliydi.

"İyiyim ben artık. Gidelim görelim bir an önce. Heyecandan yerimde duramıyorum"

Sevgilisi elindeki çantayı yatağa koyduğunda ona doğru gelip beline sarıldı. Böyle sarılmayalı aylar olmuştu ve ikisi de özlemişti. Sevdiği artık utanmıyordu. Bebekleri doğduğu için rahattı biliyordu. Demir onun boynuna burnunu sürttüğünde heyecanlı bir iç çekti.

"Berzan.. sana böyle sarılmayı özledim."

Berzan boynuna vuran nefesle kollarını onun beline doladı. Kendisi de çok özlemişti. Aylardır yakındı ama uzaktı. "Ben de öyle." Sevdiği boynuna bir kaç öpücük bırakıp kollarını ayırdı. Şimdi daha güzel öncelikleri vardı. İkisine ait
güzellikleri içindi her şey.

"Bebeklelerimiz için kıyafet getirdim. Senin seçtiklerini almadım çünkü onlar fazla büyüktü ben de mecburen yeni almak zorunda kaldım. Evde istediğimiz gibi giydiririz onları"

"Olur tabi olur. Gidelim mi artık. En azından giyinirken görelim"

Bebekleri her hangi bir hastalık kapmasın diye yaklaşıp dokunmuyorlardı. Oğlanlar iyiydi ama kızları daha minicikti. Onların sağlığı için biraz ayrı kalmayı göze alırdı. Eve gidince bol bol kucağında tutup
hasret giderecekti.

Beraber odadan çıktıklarında yavaş adımlarla bebeklerinin yanına yürüdüler. İçinde garip bir mutluluk,
değişik duygular vardı. Baba olmanın böyle güzel olduğunu bilmezdi. Çok iyi hissediyordu. Artık onlar için yaşayacak ve her şeyi yapacaktı. Demir de onun gibiydi. Hatta ondan daha iyi bir babaydı. Her şeyi düşünüyordu bebekleri için.

Büyük camların olduğu yere geldiklerinde yine istemsiz dolan gözleriyle içeriye baktı. Onların yanında
olup dokunamamak canını acıtıyordu ama sağlıklı olmaları için başkası mümkün değildi. Demir elindeki çantayı hemşireye verdiğinde onun yanına gelip elini tuttu.

"Berzan çok güzel değiller mi. Keşke kucağımıza alabilsek. Ama çok minikler"

Berzan o an kıpırdanan bebeklerini izlerken gülümsemesine engel olamadı. Sevdiğinin elini yine istemsizce sıkarken "çok güzeller" dedi. Aynı anda üç bebeğe sahip olmak çok farklı hissettiriyordu.
aylar öncesinde daha bu adam bile hayatında yokken şimdi bir anda beş kişilik bir aile olmuştu.

"Şuan küçük oldukları için anlayamıyoruz ama çok merak ediyorum kime benzeyecekler. Bana
benzeyen olmazsa kıskançlığımdan çatlarım ona göre. Umarım benzeyen vardır Berzan"

Sevdiği onun elini sallarken Berzan yine gülmeye başladı. Acayip bir kıskançlığı vardı bu adamın. "Sabır ya. Sanki benim elimde mi. Çocuksun çocuk"

SENSİZ ASLA (BxB) mpregWhere stories live. Discover now